İran'dan Kürt Kartı!

İran Kürdistan Partileri İşbirliği Merkezi üyesi olan dört örgüt, Oslo'da, İran devlet yetkilileriyle bir görüşme gerçekleştirdi.

İran'dan Kürt Kartı!

İddiaya göre görüşmeye, devlet dışı bir sivil toplum kuruluşu olarak çalışan Oslo merkezli NOREF (Norwegian Centre For Conflict Resolution) aracılık etti.

İran rejimine karşı silahlı mücadele yürüten dört Kürt örgütünün Oslo’da İran devletiyle masaya oturduğu iddia edildi. İddiaya göre görüşme, Oslo merkezli NOREF isimli sivil toplum kuruluşu aracılığıyla yapıldı.

İran’da rejime karşı silahlı mücadele yürüten ‘İran Kürdistan Partileri İşbirliği Merkezi’ (Navendî Hewkarîy Hîzbekanî Kurdistanî Êran) isimli bir yapı var. 2018 yılı başında kurulan bu yapı içinde İran Kürdistan Demokrat Partisi, Kürdistan Demokrat Partisi, İran Kürdistan Emekçileri Topluluğu, Kürdistan Emekçileri Topluluğu ve Kürdistan Mücadele Örgütü yer alıyor. PKK ile aynı çizgide olan PJAK ile görece daha bağımsız olan Hüseyin Yezdanpenah liderliğindeki PAK (Kürdistan Özgürlük Partisi) ise temsil edilmiyor.

İRAN DEVLET YETKİLİLERİYLE GÖRÜŞME

Bu hafta başında Farsça yayın yapan bazı ajansların geçtiği bir haberde, İran Kürdistan Partileri İşbirliği Merkezi üyesi olan dört örgütün, Avrupa’nın bir kentinde İran devlet yetkilileri ile bir görüşme gerçekleştirdiği iddia edildi. İddiaya göre görüşmeye, devlet dışı bir sivil toplum kuruluşu olarak çalışan Oslo merkezli NOREF (Norwegian Centre For Conflict Resolution) aracılık etti.

Görüşmede yer alan dört Kürt örgütü şunlar: İran Kürdistan Demokrat Partisi, Kürdistan Demokrat Partisi, İran Kürdistan Emekçileri Topluluğu (KOMELE), Kürdistan Mücadele Örgütü.

Böylesi kritik bir süreçte yapılan bu görüşme, ‘İran rejimi ile Kürtler arasında bir çözüm süreci mi başlıyor?’ sorusunu akla getirdi. Görüşme her ne kadar Kürt medyası tarafından yeterince rağbet görmese de, Farsça yayın yapan bazı ajanslarda geniş yer tuttu. Görüşmenin Oslo’da yapıldığı söylense de bu bilgi teyit edilmiş değil. Ayrıca henüz ne İran tarafından ne de görüşmeye aracılık ettiği iddia edilen NOREF tarafından herhangi resmi bir açıklama yapılmadı.

KOMELE LİDERİ DOĞRULADI

Yapılan ikili görüşmede ismi geçen İran Kürdistan Emekçileri Topluluğu’nun (KOMELE) Genel Sekreteri Ömer İlhanzade, İran yetkilileriyle görüşme gerçekleştirdiklerini doğruladı. İran Kürdistan Partileri İşbirliği Merkezi’nin de dönemsel genel sekreteri olan Ömer İlhanzade, görüşmeyle ilgili DW Farsça’ya bazı açıklamalarda bulundu.

Açıklamasında, geçen 1-1,5 yıl içinde uluslararası alanda tanınan kişilerin ve kurumların kendileri ile temasta olduklarını ifade eden KOMELE lideri şunları söyledi: “Onlar Doğu Kürdistan için barışçıl bir çözüm yolunun bulunmasını istediler. Biz de olumlu karşıladık ve müzakerelere hazır olduğumuzu ifade ettik. En sonunda da bu görüşmeler oldu.”

MÜZAKERELER İÇİN ÜÇ ŞART

Yapılacak müzakereler için şartları olduğunu belirten Ömer İlhanzade, “Birinci şartımız, müzakerenin aleni ve açık olmasıdır. İkinci şartımız, müzakere Kürdistan meselesini esas almalı, Kürdistan meselesi resmi olarak tanınmalı ve (İran) İslam Cumhuriyeti Rehberi (Ayetullah Hamaney) ve güçleri tarafından deklare edilmeli. Üçüncü şartımız da, uluslararası saygın bir gücün müzakerelere gözlemci olarak katılmasıdır.”

Yapılanın bir ‘müzakere’ olmadığını, sadece müzakere zeminini oluşturmak için bir “görüşme” olduğuna dikkat çeken İlhanzade, “Neticede müzakere için adımlar atılmalı hazırlıklar yapılmalı. Biz olumlu cevap verdik ve karşı taraf da bu meseleyi bizimle konuşmayı kabul etti” ifadelerini kullandı.

Atılan adımların ve yapılan hazırlıkların uluslararası güçlerin baskısıyla gerçekleştiğini kaydeden Kürt lider, Kürt partilerinin İran ile yapılacak müzakereye olumlu cevap vermelerinin, Kürtlerin taleplerinde ve Kürt partilerinin siyasetinde bir değişiklik olduğu anlamı taşımadığını da belirtti. Ömer İlhanzade her ne kadar Kürt partileri olarak ayrı ayrı Avrupa ülkeleri ve Amerika ile görüştüklerini dile getirse de, İran Kürdistan Partileri İşbirliği Merkezi olarak son yapılan görüşme konusunda bu ülkelerle bir iletişim kurmadıklarını vurguladı.

BİRÇOK KÜRT LİDER KATLEDİLDİ

Kürtlerin “Doğu Kürdistan” olarak adlandırdıkları İran Kürdistan bölgesinde İran devletine karşı silahlı ve siyasi mücadele yürüten Kürt partileri, birçok kez çözüm için müzakere talebinde bulundu. Ama bu taleplerin çoğu rejim tarafından kabul görmedi. Hatta bu taleplerin sahibi Kürt liderlere suikastler düzenlendi ve öldürüldüler. En bilinen örnek ise dönemin İran Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP-İ) genel sekreteri olan Dr.  Abdurrahman Qasimlo… Dr. Qasimlo, İran İslam Devrimi’nin gerçekleştiği 1979 yılında Ayetullah Humeyni’den görüşme talep etti fakat bu talep olumsuz karşılandı. Nitekim Dr. Qasimlo Kürtler adına otonom bir yönetim istiyordu ve bu da İslam Devrimi’nin lideri tarafından şiddetle reddediliyordu.

Neticede Dr. Abdurrahman Qasimlo ve iki arkadaşı (Abdullah Gaderi Azar ve Fazıl Resul) 13 Temmuz 1989 tarihinde Viyana’da İran yetkilileri ile görüştükleri müzakere masasında katledildi. Dr. Qasimlo’dan sonra KDP-İ genel sekreterlik görevine gelen Dr. Sadik Şerefkendi de 17 Eylül 1992’de 3 arkadaşı ile birlikte Almanya’nın başkenti Berlin’de bir suikast sonucu katledildi.

İran rejimi tarafından öldürülen bir diğer  isim de Komele’nin kurucusu olan ve “Kak Fuad” olarak da bilinen, Fuad Mistefa Sultani’dir. Fuad Mistefa Sultani, İslam Devrimi sonrasında İran yönetimiyle diyalog başlatan Kürtlerdendi ancak Humeyni’nin 19 Ağustos’ta verdiği “cihad fetvası” ile Kürtler ve rejim güçleri arasında çatışmalar başladı. Radikal Kürt sol hareketin önemli bir ismi olan Sultani, 31 Ağustos 1979’da  Kürdistan Eyaleti’nin Meriwan kentinde İran güvenlik güçleri ile girdiği çatışmada hayatını kaybetti.

Aynı şekilde İran Kürtlerinin İslamî kanadında da rejim tarafından katledilenler oldu. Örneğin, Sünni bir Kürt alim olan Nasir Subhani, İran rejimi tarafından gözaltına alındı ve Nisan 1990’da Kürdistan’ın Sine kentinde idam edildi. Subhani, Kürtler için federal bir yönetim talep ediyordu. Kürtlerin belki de en önemli dini liderlerinden olan Ahmed Müftizade de, 1982-1992 yılları arasında cezaevinde tutuldu. 1988 yılında ‘Kur’an Okulu’ isimli bir örgüt kuran Müftizade, İran İslam Devrimi sırasında önemli rol oynayan ve Kürtler adına rejimle müzakerede bulunan biriydi. Ahmed Müftizade Kürtler adına otonom bir yönetim talep edenlerdendi.

Kaynak: Diyarbakır Söz