Mesleği kaldırımlara düştü

Diyarbakırlı çömlek ustası Mehmet Özkalkan, Sur ilçesinde 1 Aralık 2015 tarihinde terör örgütü mensuplarına yönelik başlatılan operasyonlardan sonra çömlekçiliğin unutulmaya yüz tuttuğunu ifade ederek, Diyarbakır tarihinin tozlu sayfalarına girmemek için çaba harcadığını söyledi.

Mesleği kaldırımlara düştü

Muhammet YILDIZ/Mehmet Can TUNÇ

Diyarbakır’daki tek çömlek ustası olan Mehmet Özkalkan, geriden gelen usta olmaması nedeniyle mesleğin bitmesinden korkuyor. Çömlekçilik geçmişinin neredeyse insanlık tarihiyle yaşıt olduğunu vurgulayan Diyarbakırlı çömlek ustası Mehmet Özkalkan, gazetemize konuştu.

 “BEN ÖLÜRSEM MESLEĞİM ÖLÜR”

Türkiye’de kendisinden iyi çömlekçi olmadığını iddia eden Özkalkan; “ 5’nci nesil çömlekçiyim, bu işi yapıyorum. Türkiye’de çömlekçiği benden iyi yapan yoktur. ‘Ben Ölürsem Mesleğim Ölür’ çünkü benden başka bu mesleği yapan yok. Ben ölmedim ama gördüğünüz gibi mesleğimiz ölme aşamasına geldi, kaldırımlara düştü” ifadelerini kullandı.

Özkalkan sözlerini şu ifadelerle sürdürdü; “Önce ki iş yerim tarihi Sur ilçesinin içindeydi. Yaşanılan olaylar yüzünden buraya taşındım. Sur içinde bulunan iş yerimin içinde yaklaşık 10 bin tane çömleğim bulunmaktadır. Diyarbakır Valisinden ve Sur kaymakamımızdan yardım bekliyorum. İş yerimi tahliye etmek için, çünkü bütün malzemelerim orada kaldı. Yardım bekliyorum yetkililerden çünkü bu meslek bitmeyecek bir meslektir. Birde Diyarbakır’ın tarihini yansıtan bir meslektir. Bu olaylar epey bizi etkiledi sadece çömlek mesleğini değil birçok mesleği de bitirme noktasına geldi. Şimdi buraya taşındım burası da bodrum katı kimse görmüyor, bu yüzden de mesleğimiz bitmek aşamasına geldi. Bildiğiniz üzere bizim meslek açık alanda olacak bir meslek bu yüzden düşünün bir aydır kiramı bile çıkaramıyorum. Eski iş yerimde herkes beni tanıyordu, çevrem vardı, Diyarbakır dışına ve yurt dışına bile satış yapıyordum. Ama gel görün ki bu olaylardan dolayı bitmiş durumdayız.

İŞYERİNİ TAHLİYE EDEMİYOR

Bundan önce ki iş yerimin olduğu yer tam polis barikatlarının olduğu yerde olduğundan dolayı giremiyorum. Ama çevre esnafların iş yerleri hepsi açık durumda ve çalışıyorlar. Bir tek benim iş yeri kapalı ve tahliye edemiyorum iş yerimi. Tahliye için başvuru yaptım, bekliyorum” diye konuştu.

“DİYARBAKIR’DA YAPILAN KARA ÇÖMLEK”

Çömleklerin şu anda her yerde satıldığını ifade eden Özkalkan, “ Kara çömlek şu an da AVM’ler de olsun, seyyar satıcılarda var, pazarlarda var hepsinde bulunmaktadır. Bunlar Çanakkale, Nevşehir, Aydın ve Kütahya’dan gelen mallardır. Ama bunların satmış olduğu kara çömlek gerçek kara çömlek değildir. Kara çömlek Diyarbakır’ın dağ ve taş toprağında yapılıyor. Türkiye’de de bunu üstüme yapanı tanımam açıkça ve net söylüyorum. Piyasada bulunan çömlekler hepsi yapay çömleklerdir. Burada bulunan çömlekler hepsi el yapımı ve Diyarbakır toprağında yapılmıştır. Diğerlerinin yaptığı ise kalıba bırakıp hazırladıklarıdır. İnsan sağlığıyla oynuyorlar” şeklinde konuştu.

“5’NCİ NESİL ÇÖMLEKÇİLERİNDENİM”

Özkalkan, “Ben kendimi bildim bileli bu mesleği yapıyorum, 5’nci nesildenim. Diyarbakır’da önceki yıllarda yapan çömlek ustalarından bazıları şunlarıdır; Keje Usta, Hibe Usta, menderes ustadır. Tabi saymış olduğum isimler hepsi vefat etmişlerdir, bir tek ben kaldım.

“BENDEN SONRA MESLEĞİ SÜRDÜREBİLECEK KİMSE YOK”

Özkalkan, “Eski iş yerimin bulunduğu yer yaklaşık 150 senelik ama şimdi ise bitmek üzere. Benden sonra bu mesleği sürdürebilecek kimse yok. Çocuklarım var ama onlara öğrete bilmem içinde geniş bir atölye olması gerek. Onu da maddi imkânlarım olmadığından dolayı yapamıyorum. Ben bile şuanda çömlek yapamıyorum. Zamanımı sizinde gördüğünüz gibi hediyelik Diyarbakır temsili karpuzları boyuyorum ve onları hediyelik eşyacılara satıyorum. Eğer atölyem olmuş olsaydı daha güzel şeyler çıkarmış olurdum hem Diyarbakır kültürünü tanıtmak amacıyla hem de kendi mesleğimi devam ettirmek amacıyla çok güzel olurdu” diye ifade etti.

“MESLEĞİMİZ KALDIRIMLARA DÜŞTÜ”

Özkalkan, “Gördüğünüz gibi tarihi çömlekçilik mesleği kaldırımlara düşmüş durumdadır. Buradan sayın vali ve kaymakamımızdan yardım eli uzatmalarını bekliyorum. Çünkü bir mesleğin yok olması demek yaşamın kültürü de bitmiş demektir.

Kaynak: Diyarbakır Söz