Görüş Bildir

Silopi'de sonra operasyon hazırlıkları Nusaybin son dakika operasyon ile tamamlanacak

Şırnak Silopi ve Cizre'de süregelen operasyonlara ek olarak; Kobani’den tünellerle bölgeye sızan teröristlerin etkisiz hâle getirilmesi için hazırlıkların tamamlandığı ve her an Mardin Nusaybin ve Hakkari Yüksekova'ya kayabilir. Nusaybin ve Yüksekova son dakika operasyon

Silopi'de sonra operasyon hazırlıkları Nusaybin son dakika operasyon ile tamamlanacak

Şırnak Silopi ve Cizre'de süregelen operasyonlara ek olarak; Kobani’den tünellerle bölgeye sızan teröristlerin etkisiz hâle getirilmesi için hazırlıkların tamamlandığı ve her an Mardin Nusaybin ve Hakkari Yüksekova'ya kayabilir.  Nusaybin ve Yüksekova son dakika operasyon

Silopi ve Cizre'de tamamen biten, Sur'da ise bitme aşamasına gelen terör operasyonlarının rotası, Mardin'in Nusaybin ve Hakkâri'ninYüksekova ilçelerine çevriliyor. Güvenlik birimleri, gerekli hazırlıkları yaptı.

350 MİLİTAN VAR

Buna göre, operasyonlar önce Nusaybin'de ardından Yüksekova'da başlayacak. İstihbarat raporlarına göre Nusaybin'de bin civarında hendek ve barikat var. Ayrıca Suriye sınırından Nusaybin'e gizli yeraltı tünelleri açılmış durumda. İlçede 350 civarında da silahlı militan olduğu değerlendiriliyor.

EN SIKINTILI YER NUSAYBİN

Hükümete sunulan raporlarda, TSK'nın aldığı tedbirler ile teröristlerin Kuzey Irak'tanTürkiye'ye sızmasının büyük oranda önüne geçildiği belirtiliyor. Türkiye kırsalında ise, şehirlere indikleri için hemen hemen terörist unsur kalmadı. Şu anda en sıkıntılı yer sınırdaki Nusaybin. Kobani'deki PYD-PKK unsurları, Nusaybin'e giriş-çıkışlarını gizli yeraltı tünellerinden yapıyor. Bu nedenle yeraltı tünellerine yönelik harekat öncelikli olacak. Operasyon yapılacak mahalle sayısının 3 olduğu belirtildi.

ARAP KÖKENLİLERİ GÖÇE ZORLUYORLAR

Nusaybin'de PKK, Arap kökenli nüfusu tehditle göçe zorluyor. Bu baskılar nedeniyle son dönemde 70 bin olan ilçe nüfusu 40 bin civarına inmiş durumda.

Öte yandan terör örgütünün Nevruz'a yönelik provokasyonlarının önüne geçmek için güvenlik birimleri alarm verdi. Kutlamalara getirilecek bir yasağın eylemleri daha da artıracağı bildiriliyor. Hükümetin, Nevruz kutlamalarını "sıradanlaştırma stratejisi" izleyeceği kaydediliyor.

(Kaynak: Türkiye)

İpek yolu üzerinde Suriye ile sıfır noktasında bulunan Nusaybin, Dicle Nehri ile Fırat Nehri arasındaki havzanın yaniMezopotamya'nın kuzey kısmında bulunmaktadır. MÖ 4500 yıllarında Subarular tarafından kurulan şehir, MÖ 3000 yıllarında Sümer kralı Lugazakis tarafından “Nırbo” olarak adlandırılmış ve Çağ-Çağ deresinin batısında yeniden inşa edilmiştir. Tarih süresince yukarı Mezopotamya'nın en büyük şehri olarak sürekli yer almıştır.

Kuruluşundan Sümerlerin yıkılışına kadar (MÖ 2850) Sümer imparatorluğuna bağlı kalmıştır. MÖ 2850-2300 yılları arasında Akadlar , MÖ 2300-2060 Yılları arasında Akad-Sümer imparatorluğu, MÖ 2060-1800 yılları arasında Babilliler, MÖ 1800-1305 yılları arasındaMitanililer, MÖ 1305-715 de Asurlular, MÖ 612-330 Yılları arasında Med-Persler, MÖ 330'da Selefkuslar (Selevkoslar), MÖ 130-MS 50 yılları arasında Abgar krallığı, sonra da Romalıların hakimiyetine girmiştir. MS 637 yıllarına kadar şehir sürekli Romalılar ile Sasaniler arasında el değiştirmiştir. MS 637 yılında İslam orduları hakimiyetine giren Nusaybin, sıra ile Emeviler, Abbasiler,Mervaniler, Eyyubiler, Selçuklular, MS 1258'de Hulagu hanın eline geçmiş, daha sonra Karakoyunlular, Artukoğulları ve Akkoyunlular, daha sonra da 1516 yılında Osmanlı İmparatorluğuna geçmiştir.

Nusaybin'in ilk kurulduğundaki adı bilinmemektedir. Ancak Sümerler döneminde “Nırbo” denilmiştir.

Babilliler şehre Armis veya Nisibis, Huri-Mitaniler Nabila, Kenge, Nas-ü-bina, Asurlular Meppin-Suba, Romalılar Antimosya, Süryaniler Nasibina-Sarbo, Sasaniler Ahvaz , Araplar Nasibeyn, Kürtler ise Nisebin, Cumhuriyet döneminde de Nusaybin adını almıştır.

Görülüyor ki 5000 yıldır hep aynı isim kullanılmıştır.

Tarihi süreçte birçok önemli olaya tanıklık eden şehir, en parlak dönemini MÖ 130 yıllarından başlamak kaydı ile MS 637 yılları arasında yaşamıştır. Hıristiyanlık dininin yayılması ile şehirde her türlü eğitimi veren bir fakülte kurulmuş ve eldeki tarihi verilere göre bulunulmuş? 2000 öğrenci bu üniversitede eğitim görmekteydi. En parlak dönemini ise mor efrem döneminde yaşayan okulun bir Yönetmeliğinin olduğu bilinmektedir.

Tarih içinde çok sayıda farklı devletin yönetimi altına girmesiyle beraber Nusaybin birçok kültürel ve toplumsal değişikliliğe maruz kalmıştır. İslamiyet öncesi/Roma zamanında bu bölgelerde çoğunlukla Süryanilerin kaldığı bilinmektedir.[19] Bununla beraber bu coğrafya Kürtlere de ev sahipliği yapıyordu. İslamiyet'in yayılışıyla beraber tüm İslam Alemindeolduğu gibi bu coğrafyaya da birçok Müslüman Arap gelmiş, buralara yerleşmiş ve İslamiyet'i anlatmıştır. Bunun etkisiyle beraber Kur'anı Kerim'in de Arapça olması, buralarda hızlı bir Arapça öğrenme ve daha sonraları araplaşma olarak sonuç vermiştir.Ancak yaşanan göçler ve demografik değişiklikler neticesinde,günümüz itibariyle Nüfusun büyük bir çoğunluğunu Kürtler teşkil etmekte olup geri kalan nüfus Araplardan ve Süryanilerden oluşmaktadır.

Kent değişik bir sosyal yapıya sahiptir. Eski yerli nüfusun çoğunluğunu kayıp etmiştir. Sınır kapısı olması, son yıllardaki mahalleden kente göçler dolayısıyla kentin sosyal yapısı tamamen değişmiştir. Bu değişiklikler ister istemez beraberinde büyük sorunları da getirmektedir.

Şehir başta da belirtildiği gibi E-90 Karayolu üzerindedir. Bu nedenle ulaşım imkanları iyi bir konumdadır. Karayolu haricinde şehrin içinden geçen ancak uzun süredir uluslar arası ulaşıma kapalı bir demir yoluna sahiptir. Diyarbakır'a mesafesi 152 km, Mardin'e 56 km, Batman'a 139 km, Şanlıurfa'ya 220 km, Gaziantep'e ise 360 km'dir. Zaho'ya uzaklığı 140 km, Kamışlıya ise 1 km kadardır. Kent tamamen düz bir alana kurulmuştur. İlçe sınır şehri olması dolayısı ile yerli turist bakımından oldukça şanslıdır. Hafta sonları genelde çevre il ve ilçelerden gerek ticaret için gerekse de mesire için çok sayıda yerli turist gelmektedir. Özellikle BEYAZ SU olarak tarif edilen Midyat-Nusaybin arasındaki sulak bölge son yıllardaki çalışmalardan sonra muhteşem dinlenme alanlarına dönüşmüştür.

Kaynak: Diyarbakır Söz

Etiketler:

Editor Hakkında

Muhabir