Siyasiler kapsam dışı!

İnfaz indirimiyle ilgili düzenlemeleri içeren 3'üncü Yargı Paketi ile birlikte 100 bin kişiye tahliye yolu açılırken, siyasi tutuklular kapsam dışı bırakıldı.

Siyasiler kapsam dışı!

Kamuoyunda “af” beklentisi yaratan 3’üncü Yargı Paketi üzerinde AK Parti ve MHP arasında uzlaşma sağlandığı iddia edilirken, önceki gün itibariyle kesinleştiği belirtilen pakete, CHP'nin de destek vermesi bekleniyor. Kapasitesinin çok üzerine çıkan cezaevlerinde, koronavirüsü tehlikesiyle birlikte yaklaşık 100 bin kişiye tahliye yolu açılacak.

HESAPLAMA NASIL YAPILACAK?

Paketin kapsamı şöyle: “Mevcut yasada infaz kurumunda geçirilmesi gereken süreden üçte iki oranında yapılan indirim, yarı oranına yükseltildi. Mevcut kanunda 1 yıl olan denetimli serbestlik süresi de 1 Mart 2020’den önceki cezalarda 3 yıl uygulanacak. 1 Mart 2020 sonrası suçlarda ise bir kişinin infaz kurumunda geçirmesi gereken süresinin yarı oranında düştükten sonra, geri kalan cezasının beşte biri denetimli serbestlik olarak düşülecek, beşte dördünü hapiste kalacak. Örneğin 1 Mart 2020 öncesi hüküm almış kişinin infaz kurumunda geçirmesi gereken süre 6 yıl ise cezası önce yarıya indirilip 3 yıla düşecek, 3 yıl da denetimli serbestlik olduğu için hapisten salınacak.

Bu kişi 1 Mart 2020 sonrası hüküm almışsa, 6 yıl yarıya inecek, kalan 3 yılın beşte biri olan 7 ay 6 gün denetimli serbestlik olarak inecek; 2 yıl 4 ay 24 gün hapis yatacak. Veya 20 yıl cezası olan mahkum eğer 1 Mart 2020’den önce hüküm almışsa, infaz kurumunda kalması gereken süreden yarı oranın indirilecek, ceza 10 yıla inecek; bundan da 3 yıl denetimli serbestlik düşülecek ve yatması gereken süre 2 yıla inecek. Bu tarihten sonraki suçlarda ise denetimli serbestlik beşte biri olarak uygulanacak.

Buna göre 20 yıl ceza alan kişinin cezası yarı oranın indirilip 10 yıla düşecek, bunun denetimli serbestlik için getirilen beşte biri olan 2 yıl düşülecek, 8 yıl hapiste kalacak.

CEZA ALAN HERKES İÇERİ GİRECEK

Düzenlemenin bu hale gelmesindeki amaç, mahkeme kapısından salıverilme olayına son vermeyi amaçlıyor. Buna göre diyelim ki bir kişi bir ay bile hapis alsa cezaevinde kalacak; önce cezası yarı oranında düşürülüp 15 güne inecek, bunun da beşte biri olan 3 gün denetimli serbestlik olarak uygulanacak ve 12 gün hapis yatacak. Oysa daha önce bir yıldan az ceza alanların hepsi paraya çevriliyor ve hapishane yüzü görmeden mahkeme kapısından ayrılıyordu.

ELEKTRONİK KELEPÇEYLE EV HAPSİ

Ayrıca örgüt yöneticisi olmamak kaydıyla 60 yaş üstünde bakıma muhtaç durumda olan veya sürekli hastalığı bulunanlar tam teşekküllü hastaneden rapor almak kaydıyla cezalarını evlerinde çekebilecek, bu kişiler için denetimli serbestlik bir defaya mahsus olmak üzere 4 yıl uygulanacak. 65 yaş için 1 yıl, 70 yaş için 2 yıl, 75 yaş üstü ve hamileler için 4 yıla kadar kalan cezanın evde çekmesi hükmü de getirildi. Eğer cezasının bitmesine 4 yıl kalmış ve 75 yaşına ulaşmış ise infaz süresini evinde tamamlayacak. Bunun için elektronik kelepçe yöntemi uygulanacak.

Bir yeni düzenleme de infazın geriye bırakılmasına ilişkin; mahkumiyeti 10 yılın altında ise 6 ay infaza ara verilebiliyordu, bu süre bir yıla çıkacak.

KAPSAM DIŞI BIRAKILANLAR

Paketle getirilen infaz indiriminden yararlanamayacaklar ise şöyle: “Terör suçları, örgütlü terör suçları, kasten adam öldürme, cinsel istismar, kadına ve çocuğa şiddet, soykırım suçları, insanlığa karşı işlenen suçlar, insan üzerinde deney suçu, organ ve doku ticareti, reşit olmayana cinsel istismar, çocukların cinsel istismarı suçu, devlet topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymaya veya devletin bağımsızlığını zayıflatmaya veya birliğini bozmaya veya devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik fiiller, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs, TCK’nın 76’ncı maddesinde düzenlenen (Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence, eziyet veya köleleştirme, kişi hürriyetinden yoksun kılma, bilimsel deneylere tabi kılma, zorla hamile bırakma, zorla fuhşa sevk etme) suçların tamamı her türlü eziyet, işkence, Atatürk aleyhine işlenen suçlar ve Orman Kanunu’na aykırı suçlar.”

Kaynak: Diyarbakır Söz