Yıkmak kolay yapmak zor!
Diyarbakır'da incelemelerde bulunan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, KCK Yürütme Konseri Başkanı Murat Karayılan'ın ateşkes ilan ettiklerini dair açıklamasını iyimser ve olumlu bulduğunu söyledi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, incelemelerde bulunmak amacıyla geldiği Diyarbakır'da beraberinde Ak Parti Milletvekilleri ve Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak ile birlikte yoğun bir gezi programı içerisinde bulundu.
KARAYILAN’IN ATEŞKES İLANI
Bakan Mehdi Eker, KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan'ın ilan ettiği 'ateşkes' kararıyla ilgili soruları yanıtladı. Murat Karayılan'ın açıklamalarını iyimser ve doğru bulduğunu dile getiren Bakan Eker, "Karayılan açıklama yapmış. Bizde iyimser değerlendiriyoruz. Sonuçta süreç tasavvur edildiği gibi, planlandığı gibi silahların bırakılmasına ve barışçıl bir siyaset dilinin oluşmasına doğru gidiyor. Bu yönde beyanatlar veriliyor. Tabii, uygulaması zaman içerisinde görülecek bir şey. Ama bu idrak, algı ve tasavvur, bu ifade, bu söylem bile kendi başına umut rüzgarları, iyimserlik rüzgarları estiriyor. Bu Diyarbakır'ın da bölgedeki diğer kentlerinde hatta bütün Türkiye'nin de atmosferine yansıyor. Olumlu bir havaya iyimserliğe bırakıyor yerini. Bu da tabii Türkiye için sevindirici. Çünkü akan kan Türkiyenin kanıydı, dökülen göz yaşı Türkiye'nin göz yaşıydı. Kaybedilen güç Türkiye'nin gücüydü" dedi.
ŞİDDET BİTTİĞİNDE POTANSİYEL ORTAYA ÇIKACAK
Sorunun bir çok komplikasyonunun bulunduğunu belirten Bakan Eker, "sadece yanan yüreklerin, dökülen göz yaşının, sönen ocakların acısı, sızısından ibaret değildi. Diyarbakır'daki on binlerce işsiz veya bölgedeki binlerce işsiz aslında yatırım imkanı bulunmasına rağmen, istihdam yaratabilme imkanına rağmen, hükümetin bir çok teşvik politikalarına rağmen, yatırımların teşvik edilmesi, kamu yatırımlarına dönük çok iyi adımlar atılmasına rağmen bunlar bir türlü istihdama kalkınmaya dönük gelişmesine, bölgenin kalkınmasına ekonomik ve sosyal sorunların çözümüne dönüşmüyordu. Çünkü bütün sorunların anası bir sorundu ve her şey onun gölgesindeydi.
DİYARBAKIR’A İVME KAZANDIRACAK
Ne kimse Diyarbakır'ın hazinelerinden, tarihsel zenginliğinden, kültürel derinliğinden, ne de Diyarbakır'ın etrafındaki arkeolojik buluntularının insanlık tarihine ışık tutan değerlerinden, peygamber kabirlerinden bunlardan haberdar değil. Varsa yoksa tek gündem vardı. Şiddet, terör, eylem, çatışma. Bütün buradaki medyanın İstanbul'a Ankara'ya dünyaya verdiği tek haber Diyarbakır'la bölgeyle ilgili bunlar. Başka diğer haberler hep bunun gölgesinde kaybolup gidiyor. Bu nasıl gelişecek. Zaten potansiyel kapasite imkan var. Bir tek ortamı zehirleyen şiddet ve terör havası dağıldığı anda bütün bu kapasite potansiyel yatırım teşvik projeler hayata geçer. Onun için insanlar umutlu. Onun için heyecanla, çoşkuyla herkes bunu karşılıyor. Türkiye, Çok acı çekti. Çok zarar gördü, çok sıkıntı çekti" dedi.
DİYARBAKIR YETERİ KADAR İSTİFADE EDEMEDİ
Geçen yıl nisan ayında açıklanan teşvik paketinden bir çok bölgenin, ilin yeteri kadar faydalanmasına rağmen Diyarbakır'ın terör ve şiddet nedeniyle bundan istifade edemediğini de kaydeden Bakan Eker, ""Bundan sonra en önemli adım yatırımların, başlayan alt yapı çalışmalarının hızlandırılması ve bölgeye yatırımcıların ekonomik manada gelmesi gerekiyor. Çünkü Teşvik paketi var hala yürürlükte, geçen yıl nisan ayında açıklandı. Şu ana kadar bundan bir çok bölge, şehir istifade etmesine rağmen Diyarbakır bundan yeteri kadar istifade etmedi. Tek sebebi vardı. Bu huzur ortamının tesisiyle, şiddetin son bulması, terörün son bulmasıyla birlikte bu harekete geçer. Zaten ortada projeler ve imkanda destekte var. Engelleyenler vardı. O atmosfer buna mani oluyor engelliyordu. Bu hava dağıldığında yerini daha iyi bir havaya bıraktığında zaten kendiliğinden yürür" diye konuştu.
ÇOK KONUŞMAMALIYIZ, YIKMAK KOLAY YAPMAK ZORDUR
Sürecin gelişimiyle ilgili herkesin çok konuşmaması gerektiğini de belirten Bakan Eker, "Burda tabii bundan sonraki sürecin daha sağlıklı daha kolay olması içinde hepimize çok iş düşüyor. Belki çok konuşmamamız lazım. Belki her aklımıza geleni söylememiz lazım. Türkiyenin hassasiyetlerini dikkate almamız lazım. Sözlerimiz ve davranışlarımızla birbirimizi kıracak yanlış algılara götürecek, birbirimizin hassasiyetlerine dokunacak sözlerden, davranışlarından kaçınmamız lazım. Sadece konuşması gerekenler konuşsun, konuşması gerektiği ve ne kadar konuşması gerektiği kadar konuşsun. Az konuşalım. Yıkmak kolay, yapmak zordur. Bir söz söylersiniz yıkarsınız, insanların yüreğini kanatırsınız gerek yok. Geriye dönüp acılara bakmayalım. Olabildiğince bu acıları unutalım. Umutla yeni bir gelecek inşaa edelim. Ama çok konuşursak bu şunu dedi, o onu dedi dediğimizde bunları yarıştırdığımızda birbirimze işimizi bırakıp laf yetiştirmeye kalkıştığımızda o zaman sürece zarar verebilme ihtimalimiz var. Hassas olmak lazım. Dikkatli yürümek adım atmak lazım. Herkes 75 milyonun tamamının hassasiyetini dikkate almak zorunda. Doğu'dan konuşuyorsak batının, batıdan konuşuyorsak doğunun hassasiyetini dikkate almamız lazım. Hayırlı konuşacaksak konuşalım, hayırlı konuşmayacaksak konuşmayalım" dedi.
BAŞBAKAN EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR CESARET SERGİLİYOR
Türkiye'nin çok önemli tarihsel bir süreçten geçtiğini, Başbakan Erdoğan'ın ise tarihte eşi benzeri çok öz görülebilen büyük bir cesaret örneği sergilediğini de kaydeden Bakan Eker, şunları söyledi: "Çok büyük bir cesarettir bu. Yani, bunu ancak kendini bir millete, gayeye adamış bir siyasi şahsiyet yapabilir böyle bir lider yapabilir. Konjoktürden bağımsız kendini evrensel değerlerle milletin geleceğine, insanlığın ortak değerlerine adamış bir meseleyi çözecek huzur ve barışı birlik ve beraberliği tesis edecek bir projeyi hayata geçirebilecek kadar fedekarca kendini ortaya koyabilecek birisi.
Onun için hepimiz ona yardımcı olmalıyız. İnsanların acılarını kaşımak, onu provake etmek kışkırtmak kolay. Nereden konuşursanız konuşun fark etmiyor. Ancak unutmayacağız bir meseleyi çözerken yeni bir meseleyi yaratmayacağız. Hassas olmalıyız. Çünkü, eğer sonuca odaklanmışsak, sonuçta neyi hedefliyoruz silahlar sussun siyaset konuşsun diyoruz. Meselelerimizi siyaset yoluyla konuşalım. Çatışmayalım, uzlaşalım. Entegrasyon hangi süreçte ne şekilde olacaksa, ekonomik siyasi, olabildiğince birbirimize entegre olalım.
Ortak geleceğimizi birlikte inşaa edelim. Ama bunun için bu süreci sağlıklı bir şekilde atlatmamız lazım. Silahlı unsurların çekilmesi, eylemsizlik hali bununla ilgili açıklamalar yapıldı. Ondan sonra silahlı unsurların Türkiye'nin dışına çıkması. Ondan sonra Türkiye'nin normal demokratikleşme ve sivilleşme programları var. Yeni bir anayasa yapıyor. Sistemini restore edecek. Kardeşlik, hukuk tesis edilecek, eşit vatandaşlık tesis edilecek. Zaten bunu yaptığımız zaman Türkiye'de mesele kalmaz. Kürt, Türk, Arap, Çerkez kim varsa eşit vatandaş olup, herkes sevgi bağıyla, aidiyet duyguları güçlenmiş olarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaya razı olduğu bir ortamın oluşması meseleyi zaten bitirir."
İÇKALE’DEKİ RESTORASYONU İNCELEDİ
Beraberinde Bakan Yardımcısı Kutbettin Arzu, Vali Mustafa Toprak ve AK Parti İl Başkanı Aydın Altaç ile Sur ilçesindeki tarihi İçkale bölgesine gelen Bakan Eker, burada devam eden restorasyon çalışmalarını inceleyerek yetkililerden bilgi aldı.
ŞEHRİN DOKUSUNU DEĞİŞTİRECEK
Eker yaptığı konuşmada, Diyarbakır'da 2002 yılından bu yana yoğun olarak süren çalışmalar sayesinde şehrin tarihi dokusunun yeniden gün yüzüne çıkarıldığını belirterek, bu sayede Diyarbakır'ın hak ettiği şöhreti yeniden yakalayacağını söyledi.
Diyarbakır'ın son çeyrek yüzyılda hep bir meseleyle anıldığını ifade eden Bakan Eker, şöyle konuştu:
''Artık Diyarbakır medeniyetlere beşik olma vasfıyla, tarihe, edebiyata, tarıma ve sanata yaptığı katkılarıyla tanınacak. Diyarbakır'da peygamberlerin kabri var ama kimse pek bilmiyor. Diyarbakır'ın bir tarafı ön plana çıkarılmış, herkes sadece onu biliyor. Diğer bütün özellikler ve güzellikler kaybolmuş durumda. İnşallah çözüm süreciyle bunlar da tekrar gün yüzüne çıkacak, Diyarbakır tekrar görkemli günlerine kavuşacak. 2002'den sonraki süreçte Diyarbakır'daki tarihi eserlerin restorasyonu için harcanan para yaklaşık 50 milyon liradır. Bu çok önemli bir miktardır. Bu şehir çok büyük bir cazibe merkezi olacak. Çözüm süreci, Diyarbakır'ın kalkınmasına çok çok büyük ivme kazandıracak. Çünkü bütün sorunlar bir sorunun gölgesinde kaldı. Kimsenin güzelliklere bakacak, diğer meseleleri çözecek takati aslında yoktu. Diyarbakır, çözüm süreci nimetlerinden istifade edecek. Sur içi bölgesinde başlatılan 'Kentsel Dönüşüm Projesi' sayesinde sivil mimari yapılar da kente kazandırılacak.''
12 BİN YILLIK TARİH VAR BURADA
Bismil Körtiktepe'deki kazı alanında yapılan çalışmalarda 12 bin yıllık eserlerin bulunduğunu hatırlatan Bakan Eker, ''Burada 12 bin yıllık tarih var. Körtiktepe'de ve çevredeki diğer yerlerde bulunun eserler, tarihi İçkale'de açılacak müzede sergilenecek. 2 sergi salonundan oluşan müze kompleksi oluşturuluyor'' dedi.
Diyarbakır Havaalanı'na yeni terminal binasının yapılması çalışmalarına da değinen Eker, bu yeni terminal binasının 1,5 yılda tamamlanacağını bildirdi. 10 uçağın aynı anda yer hizmeti alabileceği şekilde oluşturulacak terminal binası sayesinde Diyarbakır'ın bölgenin uluslararası uçuşlar açısından da merkezi haline geleceğini vurgulayan Eker, bunun kente büyük katkısının olacağını kaydetti.
Vali Mustafa Toprak ise tarihi İçkale'deki 9 yapının toplam 20 milyon liralık harcamayla restore edileceğini belirterek, çalışmaların 2013 yılı içerisinde sona ereceğini söyledi.
PARTİ DARIŞMA MECLİSİNE KATILDI
Bakan Eker, AK Parti Kayapınar İlçe Başkanlığınca Kaplan City Salonu'nda düzenlenen ''Danışma Meclisi Toplantısı''nda yaptığı konuşmada, AK Parti'nin kurulduğu andan itibaren Türkiye'nin birlik ve beraberliğini sağlamak ve Kürt meselesinin çözümü için çaba sarf ettiğini söyledi.
PAMUK DESTEK FİYATINI AÇIKLADI
Toplantının çıkışında pamuk destek priminin yükseltilmesiyle ilgili gazetecilerin sorusunu yanıtlayan Bakan Eker, kilogram başına 46 kuruş olarak verilen pamuk destek priminin, 50 kuruşa yükseltildiğini söyledi.
Pamuk üreticisinin desteklenmesi açısından bu kararı aldıklarını belirten Eker, ''Pamuk primini 46 kuruştan 50 kuruşa çıkardık. Artan maliyetlere karşı çiftçinin desteklenmesi maksadıyla böyle bir karar aldık. Zaten pamuk üreticileri de bugünlerde üretimle ilgili kararını verecek. Bu nedenle bu bilgi onlar açısından önemli'' dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz
