Bir mahkumiyet bilmecesi!

Diyarbakır’da kendisine ait olmayan bir arazide kenevir yetiştirdiği suçlamasıyla yargılanıp, hapis cezası verilen Salih Yıldız (70), cezasını yattıktan sonra arazinin kendisine ait olmadığı ortaya çıkınca yeniden yapılan yargılamada bu kez beraat etti.

Bir mahkumiyet bilmecesi!

Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde yaşayan 70 yaşındaki emekli korucu Salih Yıldız, Jandarmanın Kulp ilçesi Ağıllı Mahallesi’nde 15 Ağustos 2007 tarihinde yaptığı operasyonda, arazide ele geçirilen 60 bin kök Hint keneviri bitkisini yetiştirmekten sorumlu tutularak gözaltına alındı. Jandarma Komutanlığı’na ihbarda bulunan ve tanık olarak dinlenen dönemin mahalle muhtarı İsmail Ayçiçek, söz konusu arazinin Diyarbakır’ın Lice ilçesinde yaşayan Yıldız’a ait olduğunu söyledi.

Muhtar İsmail Ayçiçek alınan ifadesinde “Köylüler arazinin Salih Yıldız’a ait olduğunu söyledi” derken, Salih Yıldız ise ifadesinde arazinin kendisine ait olmadığını, Ağıllı Mahallesi’ne sadece bir kez akraba ziyareti için gittiğini ve kendi arazisinin söz konusu tarladan 300 metre uzak bir mesafede olduğunu beyan etmesine rağmen hakkında Diyarbakır 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde “Hint keneviri ekmek” suçlamasıyla dava açıldı.

‘GÜVENLİK’ GEREKÇESİYLE KEŞİF YAPILMADI

Yargılama sırasında Ayçeiçek’in avukatı mahkemeden keşif talebinde bulundu. Talebi kabul Diyarbakır 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin keşif işlemi için güvenliğin sağlanmasını istediği Kulp Jandarma Komutanlığı, “güvenliğin sağlanamayacağını” yanıtı verdi. Bu yüzden keşif işlemi yapılamadı.

TANIK BEYANIYLA 4 YIL 2 AY CEZA

Keşif işlemi yapılmaksızın sürdürülen yargılamada sonucunda mahkeme, Yıldız’ın üzerine atılı “Hint keneviri ekmek” suçunu işlediğine kanaat getirerek 4 yıl 2 ay hapis cezası verdi. 2009’da temyiz için Yıldız’ın avukatının Yargıtay’a gönderdiği yerel mahkeme kararı, 2011 yılında onandı.

ARAZİ BAŞKASINA AİT ÇIKTI

Yargıtay’ın kararından habersiz bir şekilde yaşamını sürdüren Yıldız, 2016 yılında gözaltına alınıp tutuklandı. Yıldız, 1 yıl 9 ay 38 gün cezaevinde yattıktan sonra Tapu Kadastro İl Müdürlüğü’nden gelen bir belge davanın seyrini değiştirdi. Kulp ilçesinde 2010 yılında yapılan kadastro çalışmalarında tapusuz alanların tapu tescil işlemleri yapılırken bölgeye kadastro ekipleri gönderildi.

Muhtar Ayçiçek’in “Yıldız’ındır” dediği arazinin yine muhtarın beyanıyla Ali Ertaş’a ait olduğu tapu belgeleriyle ortaya çıktı.

Tapudaki kaydın bulunması ardından Yıldız’ın avukatı Abdulkadir Yıldırım, ortaya çıkan yeni delillerle birlikte yeniden yargılanması için kararın çıktığı Diyarbakır 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne yeniden yargılama talebinde bulundu. Mahkeme, olayın Kulp’ta gerçekleştiği nedeniyle yeniden yargılama talebini kabul etmedi.

YENİDEN YARGILANMA VE BERAAT

Avukat bunun üzerine Kulp Asliye Ceza Mahkemesi’ne başvurdu. Hakim, başvuruyu değerlendirerek yeniden yargılama talebini kabul etti. Bu süre içinde infazını tamamlayan Yıldız, 1 yıl denetimli serbestliğe tabi tutularak 29 Eylül 2019 tarihinde serbest bırakıldı. Yıldız, denetimli serbestlikle bırakılmasının ardından Tapu ve Kadastro İl Müdürlüğü’nden gelen tutanaklarda arazinin Salih Yıldız’a ait olmadığı ortaya çıkınca Kulp Asliye Ceza Mahkemesi’nde Ekim ayında görülen duruşmada beraat kararı çıktı. Hakim, suç konusu ekinlerin bulunduğu arazinin sanığa ait olmadığı anlaşıldığından ve sanık lehine yeniden karar verilmesi gerektiğinden Yıldız hakkında verilen mahkumiyete ilişkin hükmün iptaline, sanığın her türlü şüpheden uzak, kesin somut delillerin bulunmaması sebebiyle beraatine karar verdi.

SAVCILIK İTİRAZ ETTİ

Kulp Cumhuriyet Başsavcılığı ise, Asliye Ceza Mahkemesi’nin beraat kararına karşı keşif yapılmadığı gerekçesiyle İstinaf Mahkemesi’ne itiraz etti.

2007’DEN BUYANA ARAZİNİN KENDİSİNE AİT OLMADIĞINI SÖYLÜYOR

Denetimli serbestlikle bırakılan ve şu an 70 yaşında olan Salih Yıldız, söz konusu arazinin kendisine ait olmadığını söyledi. Yıldız, “Davanın İstinaf’ta sonuçlanmasıyla muhtar hakkında şikayette bulunacağım” dedi.

AVUKAT SAVCININ İTİRAZINA TEPKİ GÖSTERDİ

Yıldız’ın avukatı Abdulkadir Yıldırım da savcının beraat kararına itiraz etmesine tepki gösterdi. Yıldırım, “Müvekkile olay yerinde keşif yapılamadan ceza verildi. Yeterli delilin toplanması için tarlada keşif yapılmalıydı. Daha sonra gerekiyorsa ceza verilmeliydi. İlk ceza verilirken keşif yapılmamış olmasına rağmen savcılık karara itiraz etmedi. Yeterli somut delil olmadan sadece tanıklar dinlenerek hüküm verildi. Ancak sonraki süreçte tanık olarak dinlenilen kişiler aynı arazinin 20 yıldır kendilerine ait olduklarını beyan ederek tapu talebinde bulundular. Savcılık bu sefer kesin keşif yapılmada beraat kararının verilmesine itiraz etti” dedi.

Kaynak: Diyarbakır Söz