Burmalı kimlik kazandı!

Diyarbakır kadayıfı artık coğrafi işaret menşei haritasında yer alacak. Turizm açısından Diyarbakır'ın ekonomisine büyük katkı sağlayacağı ifade ediliyor.

Burmalı kimlik kazandı!

Diyarbakır’ın kendine has bir tadı olan burma kadayıfı Türk Patent Enstitüsü (TPE) tarafından tescillendi. Diyarbakırlı kadayıfçılar karardan duydukları memnuniyeti dile getirerek, tescilin kent ekonomisi ve turizm açısından olumlu bir gelişme olacağını kaydetti.

Diyarbakır Valiliği öncülüğünde Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO), Dicle Üniversitesi (DÜ) ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünce, 2014 yılında burma kadayıf için TPE'ye yapılan coğrafi işaret menşei başvurusu olumlu sonuçlandı. Tescillenen Diyarbakır’ın burma kadayıfı artık Kültür ve Turizm Bakanlığının coğrafi işaret menşei haritasında yer alacak. Diyarbakırlı kadayıfçılar bu durumun kent için özellikle ekonomik açıdan iyi bir gelişme olduğuna dikkat çekti.

Ünlü Kadayıfçı Sıtkı Usta’nın oğlu Mehmet Altunbay, 20 yıla yakındır bu meslekle uğraştığını ifade ederek, “Babamdan aldığım mesleği icra etmeye çalışıyorum. Tescillenme sürecinde elimizden geldiğince Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğüne, Valiliğe bilgi açısından desteklerde bulunduk. 50 yıldır babam bu mesleği yapıyor. Kadayıf bundan sonra hak ettiği yeri inşallah bulacak” dedi.

“Bir sonraki adım dünyaya tescillemek”

Bir sonraki adımlarının burma kadayıfını dünyaya tescillemek olacağını dile getiren Altunbay, “Şuana kadar bölgesel coğrafi işaret olmadığı için gelen yerli ve yabancı turistler Diyarbakır’da sadece karpuzu biliyorlardı. Bundan sonra coğrafi işaretli olduğu için herkes görecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın haritasında yer alacak. Ekonomik açısından inşallah güzel günler bekliyor. Eski günler geride kaldı. Umuyoruz daha güzel olacak. Amerika’ya, Almanya’ya, Hollanda’ya buradan gelen vatandaşlarımız paket yaptırıp gönderiyor. Paketlemeyi ona göre yapıyoruz. 10 gün kalsa bile herhangi bir sıkıntı olmuyor. Şuanda Türkiye’de tescillendi. Bir sonraki adımda Diyarbakır’ın kadayıfı dünyada tescillenecek. Kadayıfın malzemeleri her şeyi aynı bile olsa Diyarbakır’da ustalık farkı var. Kadayıf yüzyıllardan beri Diyarbakır’da yapıldığı için kadayıf Diyarbakır’ın” diye konuştu.

“Kadayıfın iyisi Diyarbakır’da yenir”

Kadayıfı ile ünlü Saim Usta’nın işletmeciliğini yapan Osman Daşçı, tescilden duyduğu memnuniyeti aktararak, “Yerli ve yabancı turistler geldiğinde daha emin ellerde tatlı aldıklarının farkında olacaklar. Bugün kadayıfın iyisini Diyarbakır’ın dışında hiçbir yerde yiyemezsiniz. Çünkü Diyarbakır’a has bir şey bu. Tescillenmesi bizi gerçekten çok mutlu etti. Bir dönem telefonda siparişlere bakıyordum. İsmini yeni duyduğumuz ülkelere bile sipariş gönderiyorduk. Bu Diyarbakır’ı hatta Türkiye’yi şereflendiren bir durumdur bizim için” ifadelerinde bulundu.

Kadayıfçı Levent Usta’dan Sadık Börü, tescili yıllardan beri beklediklerini vurgulayarak, “Heyecanlıyız, mutluyuz. Zaten olması gereken bir şeydi. Fıstıklısı, cevizlisi, peynirlisi, ince parmak kadayıfı çeşitlerimiz var. Yüzde 70-80’i dışarı gidiyor. Yurt içi yurt dışı paketleyip gönderiyoruz. Bozulma yok. 1 hafta 10 gün pakette kalabilir” dedi.

Vatandaşlar memnun

Tescilden memnuniyet duyduklarını ve bu kararın Diyarbakır için olumlu bir gelişme olduğunu aktaran vatandaşlardan Mazhar Tanrıverdi, şunları kaydetti:

“Bence Diyarbakır denince akla gelen ilk şey burma kadayıf. Hem kendimiz yiyoruz hem de misafir geldi mi ikram etmek için alıyoruz. 2-3 günde bir mutlaka kadayıf yerim. Kan şekerimin düştüğünü düşündüğüm zaman özellikle aklıma gelen ilk şey burma kadayıf olur.”

Ender Budak ise Diyarbakır’ın kendine özgü bir kadayıfı olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:

“Diyarbakır için gerçekten olumlu bir gelişme. Zaten Diyarbakır kadayıfını uçakla seyahat edenlerde ve dışarıdan gelenlere baktığımız zaman görüyoruz. Diyarbakır’ın kendine özgü bir kadayıfı olduğu Türkiye’de dilden dile dolaşıyordu ama bunun tescillenmesi de Diyarbakır için artı bir kazançtır. Aslında bu kentte çok şeyin tescillenmesi gerekiyor. Bu bir başlangıç olur umarım.”

Kaynak: Diyarbakır Söz