Hani Avukat olacaktın?

Şerima Sancar'ın annesinden yükselen çığlık; "Sen okumak istiyordun. Okuyup, avukat olacaktın. Senin ne işin var orada kızım?"

Hani Avukat olacaktın?

PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 108 aile, HDP binası önündeki oturma eylemini 183'üncü günde de sürdürdü.

'KIZIM SEN AVUKAT OLACAKTIN'

2012 yılında lise 1'inci sınıf öğrencisiyken kaçırılan kızı Şerima (21) için Van'dan gelerek 15 Ocak'ta oturma eylemine katılan Nazlı Sancar, avukat olma hayali kuran kızından 8 yıldır haber alamadığını söyledi. Anne Sancar, kızı Şeyma'nın 13 yaşındayken eli kolu bağlanarak zorla dağa kaçırdığını belirterek, şunları söyledi:

​"Kızım beni duyuyorsa, görüyorsa, çıksın gelsin. Artık dayanacak gücüm kalmadı. Benim kızımın elleri kalem tutmak istiyordu. Silah tutmak istemiyordu. Kızım senin hayallerin vardı. Sen okumak istiyordun. Okuyup, avukat olacaktın. Senin ne işin var orada kızım? Beni görüyorsan çık gel kızım. Sensiz artık dayanamıyoruz. Seni çok merak ediyoruz. Gel teslim ol kızım. Ceza da yok. Sizi kandırıyorlar. Yalan söylüyorlar size. Askerler sizi öldürür diyorlar. Yalan kızım. Devlet kimseyi öldürmez ki. Evlatsız olur, devletsiz olmaz kızım. Çık gel. Orada birbirinizin elini tutun, çıkın gelin."

KIZIMI HDP'DEN İSTİYORUM

Kızı Yasmin’nin 13 yaşındayken 2015 yılında kursa gitmek için evden çıktığını ve terör örgütü yandaşları tarafından dağa kaçırıldığını iddia eden Keziban Yalçın, 4 yaşındaki oğlu Ahmet ile evlat nöbeti eylemine katıldı.

Kızının daha 13 yaşındayken kursa gitmek için evden çıktığını ve terör örgütü yandaşları tarafından dağa kaçırıldığını belirten anne Yalçın, “Kızım kaçırılmasından bir hafta sonra HDP il binasına geldim. Yaşlıca bir adam kızımın resmini istedi benden ve bana beş dakika sonra geleceğim diyerek bekledim. Aradan beş dakika geçtikten sonra yanıma geldi. Bana, ‘Kızın dağa gitmiş, kızın artık bizim kızımız' dediler. Ondan sonra kendisinden bir haber alamadım. Kızım gittikten 20 gün sonra beni aradı. Bana, ‘Anneciğim, ben bu gece kaçacağım babam sınıra gelsin’ dedi. Eşim sınıra gitti. Ertesi gün kızım tekrar aradı beni. ‘Anne sınırda yakalandık. Gelmemize izin vermediler’ dedi. Ondan sonra kendisinden bir haber alamadık” diye konuştu.

AİLELERİ TELEVİZYONDAN ÖĞRENDİM

Televizyonda aileleri gördüğünü ve eyleme katılmak için HDP il binasına geldiğini belirten anne Yalçın, "Kızımı istiyorum. Kızım çok küçüktü, daha 13 yaşındaydı. Biz kendi aramızda ona İnci diyorduk. İnci'm seni çok seviyoruz. Annen ve baban olarak seni çok özledik. Buda senin küçük kardeşin ve hiç görmediğin kardeşin Ahmet, o da seni görmeden çok özlüyor. Lütfen gel İnci, gözümüz yollarda kalmasın gözümüzü aydın et ve kaç teslim ol askerlerimiz" şeklinde konuştu.

Keziban Yalçın, konuşmasının ardından ailelerle bir araya gelerek eyleme katıldı.

MEVLÜDE ANNENİN TEPKİSİ

Gün boyu bekleyişini sürdüren annelerden Mevlüde Üçdağ, yaptığı açıklamada, evlatları için oturma eylemini sürdürmekte kararlı olduklarını söyledi.

"182 gündür bekleyişimizi sürdürüyoruz fakat Kürtler üzerinden siyaset yapan HDP yetkilileri bizi görmezden geliyor." diyen Üçdağ, evlat hasreti çektiklerini dile getirdi.

Beş yıldır görmediği oğlunu çok özlediğini ifade eden Üçdağ, "Oğlum o hainlerin elinden bir fırsatını bulup kaç, gel. Beş yıldır senden haber alamıyorum. Sana damatlık giydirmek istiyorum, kefen değil." diye konuştu.

Hakkari'nin Şemdinli ilçesinden oğlu Roşat Çifçi için gelen Necibe Çifçi de oğluna kavuşana kadar oturma eylemine devam edeceğini belirtti.

Oğlunun beş yıl önce dağa kaçırıldığını anlatan Çifçi, evladına, teslim olması çağrısında bulundu.

Çifçi, "Oğlum kaç, gel, askerimize yetiş. Orası senin yerin değil." ifadelerini kullandı.

Kaynak: Diyarbakır Söz