Görüş Bildir

BAŞİMAM, OLACAK MI BAŞKAN?

Adam'a bak…!

Ne imamlığı..

Ne vaizliği..

Ne dini bilgi sahipliği var..

Ne hutbe okur..

Ne cemaate vaaz verir..

Ne de, "fetva-i" bir kültüre sahip…

Ama ne hikmetse..

Nasıl bir garabet durum ise ki onu anlamış değilim.

Sadece sesi güzel…

Kur'an-ı Kerim'i "İbrahim Tatlıses" vari, okuyor diye!…

Bir de baba mirasyedisi…

Baba da, imam ya!?.

Bu kadar mı; "maharetli" olunur.

Anlamak zor…

Ne hikmetse tüm vasıfsızlığa rağmen; "başimam!..."

***

Vasıflığı mı?..

Olmaz mı; "bulunduğu kulvarın dışındaki "gayri ahlakı" durumların tümüne matuf…

Maşallahı var?...

Çok becerikli..

Siyasetçi mi; o biçim?.."

Sivil örgütçü mü; "o biçim?"

Proje üzerinden..

Dernek üzerinden..

Sosyal kamuflaj ustacıyla; "hortumlanmayan proje" yok..

Tabi; kâğıt üzerinde…

Kenter abla'nın himmetiyle..

Her dönemin, her konjöktöre göre; renk verir.

Yani bukalemun gibi…

***

Dedik ya Başimam!…

Ki, düne kadar..

O kentin en büyük, tarihi caminde; "işgalci" idi..

Şimdi, Yeri değişti..

Ama ne hikmetse; "geçici" yine orda tutuluyor..

Eee..

Buranın, nüfuzu yüksek..

Geleni-gideni..

Yüksek mertebeli olduğu için; "nüfuz" edici..

Taht, babadan oğluna geçer misali..

***

Gelelim yediği haltlara..

Zerre-i miskal;

Ne inancına,

Ne imanına,

Ne taşıdığı misyona,

Ne işgal ettiği makama,

Ne kurumsal kimlikle, üstlendiği göreve; uyduğu yok, riayet ettiği yok!..

Ki bunu ben demiyorum..

Müfettişler diyor..

Raporlar diyor..

Şikâyet edenler diyor…

Resmi evraklara geçen; ifadelerin bütünlüğü diyor?…

***

Ne diyorlar?…

İki bayanla; "yasak ilişkisi" varmış?…

Yani zina!...

İçki içiyormuş muş?..

İhale takip ediyormuş?

Caminin tuvaletinin işinde; gözü varmış?

Göz dikmiş?

Caminin bahşiş kumbarasının anahtarı kendinde imiş?

Paraları "çuka" ediyormuş?…

Cemaati, bölgedeki esnafı "söğüşlüyormuş", cami ihtiyacı var diye?

Camiye, Devlet-i Aliye'den birileri gelince uğruyormuş?

Yoksa gören, aşk olsun imiş?

Mesaiye gitmiyormuş..

Varsa yoksa; "siyasi nüfuzluların" sofrasında imiş?…

***

Altında son model araba..

Cip..

En klas, giyimle..

Açılışlar..

Törenler..

Sosyal etkinlikler…

Ve daha bilmem hangi aktiviteler; "hepsinde" var…

"Değirmenin suyu" nerden geliyor?

Meçhul..

Hangi nüfuz..

Hangi yetki..

Hangi makam temsiliyetiyle; onu protokol kesiliyor, bilen yok?..

Hikmeti mechuliyet imiş?

Kişiler hakkında..

Hele ki sevmedikleriyle ilgili…

Profesyonel bir "enva-i kuruma" gammazlığı varmış?

***

Hedefine aldıkları kişileri; gammazlarmış?

Klasik, suçlama..

Şu; PKK'lı..

Şu FETÖ'cü..

Şu Hizbullahçı..

Şu DEAŞ'ci..

Şu, "mafya, yeraltı adamı" diye; "fişlemediği ahali bırakmamış?…

Görüntü vermek..

nüfuzlu görünmek..

İşte devlet-i aliye ile; "birlikteyim"..

Bakanı..

Valisi..

Savcısı..

Hakimi.

Milletvekilisi; "selfiye" odaklı; tehditkar!?.

***

Hac ve Umre ziyaretleri..

En "popüler", magazinsel kimlikliğiyle gruplar oluştururmuş…

Seyahat acentelerine; "tur" organize edermiş…

"Komisyon" karşılığı..

Bazılarına da ortak imiş..

Adam başı; "yüzdelik"..

Kendisi de; "misafir…."

Babası da, acentelerin broşürlerinde sakal, sarık ve cübbesiyle "reklam yüzü?!"

Sığınılan bir cemaat var ya?

Dönem; enva-i kirlilikleri "cemaatle" sığınarak, kapatma moda ya..

Bu da böyle..

***

Velhasıl kelam!…

İşte bu becerikli(!)..

İş bitirici..

Uçkur sevdalısı,

Renk zengini "Başimam" yine nüfuz oyununa başvurmuş..

Eee…

Bulunduğu camiada; "ipliği pazara" çıkınca..

Yer değiştirme hasıl oldu..

Şimdi, "sofralarına" süs olduklarının, organizasyonuyla; "kayyum" yardımcısı yapılmak isteniliyor..

Yani, Belediye Başkan Yardımcılığı…

***

Ne gariptir ki..

Diyanet İşleri Başkanlığı da,

İl Müftüsü de..

İl Valiliği de,

O Belediyenin kayyum başkanvekili de,

Ki İçişleri Bakanı da,

Atamaya nüfuz olan eski Bakan'da tüm bu "rezalete" vakıf iken!…

Nasıl bir gaflet..

Nasıl bir delalet ki; rıza gösterici bir konumdadırlar…

Anlamak zor..

***

Biliyorum..

Diyeceksiniz ki..

Her haltı ediyorsa..

Bir de bu haltı yesin; ne olacak?

Zaten ülkenin hal-i vaziyeti beriberdan; "ha biri geldi, ha biri eksildi ne değişir ki?"...

İmam böyle ise..

Cemaat nasıl olmaz ki..

Diyorum ki, yol yakın iken;

İslam'i değerleri,

İnançları,

Cemaatin hakikat yüzünü,

Devlet-i aliyenin hikmetli vicdanını "zedeleyen" böylesi zehirli yarattıklara aman tanınmasın!?..

Çünkü vebali büyüktür..

Bizden söylemesi..

 


Bu Makale 1464 kere okunmuştur.