GEBELİK RİSK MİDİR?

 

Değerli okurlar bugün sizlere farklı bir pencereden seslenmek istiyorum. Aslında başılığı okuyan kişi ilk olarak ciddi bir risk varmış gibi algılar. Ancak durum hiçte öyle değildir. Dünyada yaklaşık 400 milyon hepatit B taşıyıcısı ve/veya kronik hepatit B hastası mevcuttur. Gebe kaldığınızı anladıktan sonraki ilk doktor muayenenizde bir takım kan tetkikleri istenir. Bunların arasında Hepatit B virüsü (HBV) için yapılan tetkik de yer alır. HBV’nin neden olduğu hastalık ciddi karaciğer hasarı yapabilen ve hatta ölüme kadar giden bir hastalıktır. Dünyada milyonlarca insan bu virüsü kanında taşımaktadır. Ancak çoğunda hiçbir bulgu yoktur. Hatta taşıyıcı olduklarının farkında bile değildirler. Eğer sizin kanınızda da HBV varsa yani taşıyıcı iseniz bu virüsü doğum sırasında bebeğinize de geçirebilirsiniz. Bu yüzden doğumdan hemen sonra bebeğiniz korunma amacıyla aşılanmalıdır. Hepatit B virüsü taşıyan annelerde erken doğum ve düşük doğum ağırlığı riski vardır. Bununla birlikte doğum sonrası anneden çocuğa geçiş korunma yapılmaz ise %90’ları bulmakta ve bu çocuklar ileride kronik taşıyıcı ve kronik hepatit B ile yüz yüze kalmaktadır. Doğumdan hemen sonra ilk 12 saatte bir omuzdan H-BIG (hiperimmun globulin G) diğerinden ise hepatit B aşısı yapılmalıdır. Bu uygulama ile %90 üzerinde korunma sağlanır. Anne sütü ile bulaş %5’lerde kabul edilir. Pratikte yok kabul edilebilir olmasına karşın meme başındaki çatlaklardan çocuğa bulaşın önemli olabileceğini savunanlarda vardır. Aşı uygulaması olamayan ülkelerde hepatit B’li annenin emzirmeyi kesmesi önerilmez. Hepatit B’li gebelerde sezeryan her ne kadar çocuğa bulaşı azaltabileceği varsayılarak önerilse de, aşılamalar ile birlikte normal doğumla sezeryan arasında doğum sonrası bulaşta fark yoktur. Dünya sağlık örgütü hepatit B’li annelerde sezeryan ile doğumu önermemektedir. Hepatit B li gebe anneden doğan bebeklere korunma için ne yapılmalıdır? Bu bebeklere ilk oniki saatte bir omuzdan H-BIG hiperimmunglobulin B diğerinden hepatit B aşısı yapılmalıdır. Aşılar doğumda, birinci ayda ve altıncı ayda olmak üzere tekrarlanmalıdır. Bu yaklaşımla >%90 üzerinde korunma sağlanır. HBeAg pozitif olan annelerde HBe Ag negatif olan annelere göre bulaş riski daha fazladır. Aşı ve pasif immunglobulin verilmediği takdirde bebeğe bulaşma oranı %90’ların üzerindedir. Bu çocuklar uzun süre kronik taşıyıcı olurlar ve bir süre sonra kronik hepatit B gelişme riski fazladır. Kronik hepatit B hastalarda siroz ve karaciğerinden ölme riski %15-25 oranındadır. Aşı olma imkânı olmayan az gelişmiş ülkelerde bebeklerin emzirmesi kesilmemelidir. Gebelik boyunca HBsAg pozitif olan anne adaylarının düzenli bir şekilde "İnfeksiyon Hastalıkları" uzmanının kontrolünde olmasını önermekteyim, zira gebelik gibi savunma sisteminin baskılandığı durumlarda bu tip kronik hastalıkların aktivasyonu gelişebilir.