Görüş Bildir

KALEMİN DİLİ

BAŞTAN AŞAĞIYA AHLAKSIZLIK!

Genç bir kadın..
Bir Gece vakti..
Elinde; pet şişesi..
Şişede de bildiğimiz su yok.
Ne mi var?
Pet şişe benzin dolu..
Çevresinde, insan topluluğu..
Bir hayli kalabalık..
Polis ekipleri de öyle..
Genç kadın, pet şişesindeki benzini üzerine döküyor.
Diğer yandan da…
Tehditler savurarak, "elindeki çakmakla" kendini yakacağını söylüyor…
***
Korku…
Endişe ve merak; yüksek bir trende…
Peki, genç kadının "isyanı" niye?
Bu soru…
Çevredekilerin sorusuyla, birden cevap buluyor.
Bana tecavüz etti.
Evleneceğim demişti…
Sonra…
Beni fuhuşa zorladı; "bu hayattan" kurtulmak istiyorum..
***
Polis, "kim bu?" deyince!
Genç kadın…
Bir dokun, bin ah işit misali.
Konuşmaya başlıyor…
Başından geçenleri, anlatıyor..
Nasıl aldatıldığını..
Ve sonrasında; nasıl fuhuş sektörüne yem edildiğini.
Ama!
Kimseyi de yanına yaklaştırmıyor.
***
Polise tepkisi…
Ya o adam buraya gelecek…
Ya da, kendimi yakacağım…
Uzun bir uğraş…
Karşılıklı geliştirilen diyalog derken nihayetinde genç kadın "intiharın" eşiğinden döndürüldü.
Benzin…
Çakmak…
Ve elindeki bıçak alındıktan sonra; "hastaneye" götürüldü..
Tedavi altına alındı..
***
Tabi ki, tüm bu gelişmeler…
Gecenin zaman dilimi içerisinde, yaşandı.
Ancak.
Derler ya; “gün ışıyınca hakikat daha bir kendini ele verir” diye.
İşte; 
24 yaşındaki İ.B'nin, yaşadığı dram da bir gün sonra daha net bir şekilde anlaşıldı…
***
Ajansa verdiği demeçte anlatıyor..
Diyor ki…
Hayatımı karartan…
Beni aldatıp, "meta" haline getiren kişi bir Sivil Toplum Örgütünün temsilcisi…
19 yaşında tanıştım…
Beni yanına, alıp işe başlattı.
Büro elemanı.
Arkadaş olduk. 
Evlenme vaadiyle, fırsattan yaralanıp; tecavüz" etti.
***
Sonra…
Olayın üzerinden üç ay geçti.
Baktım ki, "evlenmeye" yanaşmıyor.
Aldatıyor.
Şikâyet ettim.
Ancak kanıt bulunmadığı iddiasıyla; "şikâyetim sonuçsuz" kaldı.
Evden saklıyordum; "bekâretimi" kaybettiğimi.
Hatta "görücü" geliyordu, istemiyordum…
***
Üzerinden uzun süre geçti…
Yeniden; görüşmeye başladık…
Yine evlenme vaadi, vardı…
Beni derneğin Avrupa'dan sorumlu üyesi yapacağını söyledi.
Ama sonra her şey yalan çıktı.
Beni fuhuşa zorladı…
Batağa düştüm, elde-avuçta ne varsa, kaptırdım.
Dönüşüm de olmadı.
Kimsenin yüzüne bakamaz oldum.
8 aydır bu bataktayım.
Kurtulmak istiyorum…
***
Evet..
İ.B'nin kan donduran; itirafları özetle böyle..
Peki, hedefteki isim..
Yani Sivil Toplum Örgütünün temsilcisi olan, S.K ne diyor?
"S.K..
İ.B'yi tanıdığını inkâr etmiyor…
5 yıldır tanıyorum…
“Ama ne tecavüz ettim, ne de onu sattım" diyor..
Sadece ona yardımcı oldum…
İddiaları doğru değil…"
Tabi; bu ifadeler ajansa yansıyan beyanat..
***
 
İkisi için de; "hakikat" tartışılır noktada.
Ama!
Beni dehşete düşüren, vaziyeti; daha bir "iğrenç" duruma çeviren..
“Düşene bir tekme de sen vur” sözünü hatırlatan, şeytan-i mesele..
Bu Sivil Toplum Örgütünün, faaliyeti…
Ve taşıdığı isim…
***
STK'nın kısa adı; ASİF…
Açılımına dikkat edin…
Aile ve Sosyal İlişkiler Federasyonu, Diyarbakır Şubesi…
Vay be dedirten bir durum!
Kime güveneceksin?
Kime inanacaksın? 
"Mevzuu" tam anlamıyla "karanlık yüze" sahip..
Ha bu arada…
Şube Başkanı olan S.K adlı zevat da daha önce "faaliyetleriyle" ilgili basına yansıyan beyanatında şöyle demişti..
"Peygamberler ve sahabeler, evliyalar beldesi olan Diyarbakır'a kalıcı ve köklü hizmetler sunmak!”
***
Rezilce bir tablo…
Hem de, iki yönlü…
Dün bu federasyonla alakalı internette araştırma yaptım.
Neyin nesi diye?
Doğrusu, veriler, anlatılanlar pek tabi ki, S.K ile ilgili söylenenler.
Hiçte; "masumiyet" söz konusu değil.
Zaten; İ.B'nin anlattıkları da; göz ardı edilemez…
***
Daha 24 yaşında.
Gencecik.
Velev ki, "hatalar zincirine" kurban gitmişse de.
Kimse.
Kendini "deşifre" etmeye cesaret gösteremeyeceği gibi.
TV'lere…
Gazetelere de manşet olmak istemez.
***
Mevzu şu an için; "soruşturma" evresinde.
Yargıya intikal etti…
Bakalım; "ahlaksızlığın" boyutu nasıl ve sorumlusu kim olacak?
Ancak…
Söylenecek söz şudur ki; "toplum vahim derecede, insani ve vicdani" kayıpla, ahlaki çöküntü yaşamaktadır.
Vaziyet hiç de iyi değil…
***
EKMELEDDİN'İ SORAN VAR MI?
Azıcık da, siyaset…
CHP.
Ve MHP "oy karşılığı" olan aday arayışında…
Diyarbakır için de…
Ülkenin birçok ili için de; "elde mercek" aday arıyorlar.
Benden bir öneri.
***
Tabi ki, onlar için de bir vefa borcu…
Yahu.
Nerde sizin ortak mutabakata vardığınız, Cumhurbaşkanı adayı olan, Ekmeleddin..
Niye..
O'nu Milletvekilliğine "layık" görmüyorsunuz…
Ayıp yani…
***
Hemen…
Hiç zaman kaybetmeden…
Kapısına gidin…
İlk giden kapar…
Çünkü aldığım duyumlara göre, "kulağı" kapıda…
Kim çalacak diye…
***
Sezgin'e tavsiye.
Hemen git…
İkna et ve O'nu CHP kulvarına çek..
Ha bu arada, Diyarbakır'dan aday gösterirsen, inan ki karşılığını bulursun...
Nasıl olsa Diyarbakır'a da hal-i hazırda "adam bulmuş" değilsin…
Zaten gelen de yok…
 


Bu Makale 3755 kere okunmuştur.