Görüş Bildir

KALEMİN DİLİ

Yılmaz Meclis Başkanı

Evet.

Hesaplar, formüller, kulisler "duşa" geldi.

Özellikle; Baykal'ın.

Seçim sonrası, Erdoğan'la görüşmesi…

Ve bunun Meclis Başkanlığı'na delalet içerdiği söylenmesi...

Aynı zamanda CHP ile Ak parti'nin "seçim ittifakına" yorumlanması.

Hepsi boş çıktı.

***

AK Parti adayı İsmet Yılmaz.

4'üncü turda AK Partinin firesiz oylarıyla Meclis Başkanı seçildi.

Sonuç; hal-i hazırda "siyasetin seyrini" koordine eden, Ak Parti.

Muhalefet henüz seyrin rotasını eline geçirmiş değil.

Neyse.

Hayırlı uğurlu olsun.

***

Bu arada.

Yılmaz'ın teşekkür konuşması.

Ve muhtevasının; "yeni Anayasa" üzerine odaklı olması.

Önemli; pür dikkate değer idi.

Ama, Beştepe'yi yad etmeyi de unutmadı.

Tabi ki, tarafsız kalacağına dair "verdiği söz" de!

***

Şunu ifade edebilirim.

Meclis Başkanlığı seçiminde "iki parti" dik durdu.

Yani omurgalı tavır sergiledi; AK Parti ve HDP.

Adaylarının arkasında "durdular" fire vermediler.

Ama MHP ve CHP "git-gel" yaşadı.

Ki MHP'nin tavrı; AK Parti'ye "Meclis Başkanlığını" getirdi.

Tebrik etmek gerekir(!)

***

İki sille yedi.

Kim mi yedi?

Ekmeleddin İhsanoğlu.

Peş peşe iki sille.

Birincisi Çatı adaylığı evresinde.

Yani, Cumhurbaşkanlığı seçiminde.

Öyle ya Erdoğan yüzde 52 almış.

Kendisi de MHP ve CHP'nin desteğiyle yüzde 38 almıştı.

İlk yenilgisini böylece "cumhur" yarışında almıştı.

***

İkinci yenilgi ise ter-ü taze…

Daha dün yenildi...

Bu kez çatı adayı değil.

MHP'nin Meclis Başkanı "adayı" olarak.

İlk turda; 81 İkinci ve üçüncü turda; 80 oy aldı.

Ama yine de seçilemedi, yenilgi aldı.

***

Kısacası.

Ekmeleddin İhsanoğlu.

11 aylık Siyasi hayatında; "iki büyük" yenilgi almış oldu.

Eee.

Ne diyelim; "adam kendisi söylüyor, kimseye ihtiyacım yok" diye.

Bakalım kimseye ihtiyaç duymadan, siyasi hayatı nasıl güdecek.

Göreceğiz…

***

ERKEN SEÇİM Mİ?

El insaf…

"Bekâr’a karı boşamak kolay."

Daha seçimden çıkalı kaç ay oldu.

Ay bile dolmadı. Seçmen kararını verdi.

İlla ki; "koalisyon"

Ve illa ki; "uzlaşı" zemininde artık buluşun dedi.

Ötesi yok.

***

O'nun için… İlla ki; "bir koalisyonlu" hükümet olacak.

Şu veya bu parti önemli değil.

Partiler... Liderleri; "uzlaşacaklar."

Ne demişler; "el mahkûm."

Ama!

Biraz zaman, biraz ortam müsaitliği gerekli…

Dikkatimi çekiyor.

Özellikle; Medyanın bir kesimi ki hükümetin "karga" kılavuzları dâhil…

Yazarları…

"Kerameti kendinden menkuller."

Tek çare; "erken seçim" tutturmuş gidiyorlar.

"İşkembeden."

***

Bunlar değil miydi ki.

Seçmen'e tepeden bakan,

Kürtleri dışlayan,

"Kralım çok yaşa" diyerek, hakikatlerin üzerini örten.

İktidar sarhoşluğuyla "milleti" alaya alan…

"Paralel" diye; "28 Şubat'ı" uygulatan.

Ergenekon’u…

Darbecileri; "masum" gösterip, kumpas diye algı oluşturanlar.

***

Eee.

Bugün; "işte bu kılavuzların" getirdiği nokta hükümetin hali…

Şimdi de tutturmuşlar.

MHP olmazsa.

Ne CHP, Ne HDP ile koalisyon kurulmasın.

Hemen; "erken seçime" gidilsin.

Sanki onlar emir verdi; "her şey" olacak.

Yok artık öyle bir atmosfer…

Hiç düşünce üretmeden…

***

 

Şimdi; "erken seçim" dediğiniz, vaziyet oluşmuş mu?

Hayır.

Henüz oluşmuş değil…

Konuşan; "siyasetçi" bile yok.

Sormak istiyorum.

AK Parti'den…

CHP'den…

HDP'den…

MHP'den…

Herhangi bir milletvekili "Erken seçimden" söz etmiş midir?

Yok!

***

Hele ki; "son anketlere" göre.

Seçmende erken seçimin karşılığı henüz yok.

Mecliste de yok.

Ama "Koalisyonlu hükümet" noktasında karşılık var.

Ki ekseriyeti de şunu ifade ediyor.

Ülkenin selameti açısından; "AK Parti-CHP" koalisyonu gerek.

***

Tabi…

Henüz "yetkilendirme" evresi de başlamış değil.

Muhtemelen bugün itibariyle başlayacak.

Erdoğan, Davutoğlu'nu çağıracak.

Al diyecek; "Hükümet kurma yetkisi" sende.

"Git" çalışmanı yap.

Davutoğlu'da; "uzlaşı" zemini noktasında "liderler" turuna başlayacak.

Uzlaşma zemini aramak için.

Yani bir zaman var.

İki ayımız hatta daha fazla bir zaman da olabilir.

Şimdiden herkesin en son; "isteyebileceği" bir koşulu…

En öncelik diye "Dereyi görmeden paçaları sıvamak" gerçek dışı.

Kolay değil.

***

Unutmayalım.

Hiç bir milletvekili…

Yeni seçilen milletvekillerinin hiç biri…

Milletvekilliğin "nimetlerini" elde etmeden…

Makamın…

Verilen siyasi gücün; "geri dönüşünü" sağlamadan heba etmez.

O'nun için erken seçim lafını diyorum ki bir süreliğine rafa kaldıralım.

Çünkü şu an için bile; kaybedilen zaman bilinmelidir ki; "ülkenin ve bizim" cebimizden; maddi ve manevi bir kayıptır.

Eee.

Her seçimin de; "muazzam" bir külfeti olduğunu da unutmamak lazım.

KARGA KILAVUZLAR…

Hey…

Siz; AK Parti'nin "karga" kılavuzları.

"Erken seçim" diyorsunuz.

Sormak istiyorum.

Milletvekili "listelerini" nasıl oluşturacaksınız.

Ki herkes şunu iyi biliyor.

Özellikle, Güneydoğu illeri için ben ifade edeyim.

Hükümetin kan kaybetmesi.

AK Parti'nin.

258'e düşmesinin en büyük müsebbipliği; "Milletvekili" listelerindeki, çarpıklık…

Adamcılıkla alakalıydı.

Ağabeylerin "akçeli" organizasyonlarıyla; "liste" hazırlandı.

***

Ne demişler; "Yenilen pehlivan, güreşe doymazmış?"

Sizde öyle.

Şimdi; "kimi değiştireceksiniz, kimleri listelere" dâhil edeceksiniz.

Değiştirene; gerekçe ne diyeceksiniz.

Yeni gelene; "hangi güvenceyi" vereceksiniz.

Diyelim ki, sandıkta sonuç değişmedi.

Yine mi; erken seçim denilecek.

Hadi işinize.

Yani iki uçlu "kirli" bir değnek; sizinkini…

***

Bir de.

Seçmen'i hangi gerekçelerle "ikna" edeceksin.

Ya da hangi argümanları "seçim" malzemesi olarak kullanacaksın.

Beceriksizliği mi?

Yoksa "burnu havadarlığı mı?"

İşinize bakın.

Kim ne derse desin.

Hükümetin.

AK Parti'nin.

Tez elden; "karga kılavuzları".

"Kralım sen çok yaşa" soytarılarını; "kapı önüne" koymalı.

Yolsuzluğu.

Usulsüzlüğü.

Hırsızlığı, ihale takipçiliğini; "terk-i diyar" etmeli.

Olağan görenleri de; "saf dışı" etmeli.

***

Siyasal akılla.

Halka inmeli.

Sokağın tozunu yutmalı.

2002'de; "nereden iktidara" geldiğini, hatırlamalı.

Yoksa tarihin çöplüğüne gider.

Ki Türkiye siyasi hayatındaki tarihi çöplükte; "hangi partilerin" çürümeye terk edildiğini bilmeyen yok.

Onun için diyeceğim odur ki; "akıbeti" en taze olanlardan; Anavatan ve DYP olur.

Ki onlara doğru hızla gidiyor.


Bu Makale 8344 kere okunmuştur.