ÇAĞDAŞ EĞİTİM
Olması gerekenlerden biri de kızların eğitimidir. Kızlarımız okumalı, eğitim ve öğretimin en iyisini almaya layıktırlar. Ancak üzülerek belirteyim ki, insanlar tarafından istismar konuların başında gelir. Hele ideolojik saplantı içinde olan bazı dernek ve kişiler ise kendileri dışındaki tüm eğitimleri yok saymakta ve onlarla savaşmayı bir görev bilmektedirler.
Bazen "kızların okuması" için gösterdikleri çabaları öyle abartırlar ki, hayat-memat meselesi haline getirirler. Sanırsın ki kendilerinin dışında eğitim ve öğretimin olmadığıdır.
"idealist" olan bazı eğitim gönüllüleri ise, çabalarını kutsamakta, "manevi kızları" olarak kabul ettikleri kişilerin, farklı eğitim görmelerini kabullenememektedirler.
Adeta anne-baba yı yok hükmünde saymakta, çabalarını kıskanmakta, onların farklı bir eğitimi seçmelerine engel olmak için ise tüm çabalarını harcamaktadırlar. Çocuğun ve ya ebeveynin tercihleri ile ellerinden alındığında "kurtaramadık" edebiyatı yapmaktadırlar. Olayı öyle bir anlatırlar ki sanırsın ki Anne-babalar, çocuklarını İngiltere'deki pedofillere satmak için ellerinden almışlardır. (BM Çocuk Hakları Komitesi'nin raporunda, Afrika'dan kaçırılan çocukların büyük bir kısmının İngiltere genelindeki pedofillere satıldığı ve uzun yıllar seks kölesi olarak kullanıldıkları belirtiliyor.(1)
Aslında herkesin farklı bir biçimde yaptığı bir eğitimi kendileri yapınca kahramanlık taslamak ta; "kurtardık" dedikleri kızları da, sanırsın ki Medeniyetin beşiği olarak anlatıkları çağdaş ülkelerde ki fuhuş batağından kurtarmışlardır. (ABD’de yaklaşık 500 bin, İspanya’da 400 bin, İngiltere’de 100 bin, Almanya’da 70 ile 400 bin, Fransa’da 40 bin, İsveç’te bin kişi fahişelik yapıyor.(2)
Hele geçmişini bilmediğinden geçmişine düşman olan sözde "çağdaş eğitimciler" bir seferberlik ruhu ile kız çocuklarını batılılaştırmayı (Müsbet ilim değilde felsefi eğitimini kast ediyorum) bir eğitim ve özgürlük gibi algılamaları, bunu dışındaki tüm eğitimi yok sayıp köleleştirmek gibi lanse etmeleri bir başka garabettir. Sanırsın ki batıda her şey mükemmel, her yapılan insani. Aslında bakarsan bizdeki sözde çağdaşların anlattığı gibi olmadığı, insan onurunu (özelde kadınları) zedeleyen fahişeliği bir meslek haline getirmek için çabaladıkları bir bir gerçektir. (Pennsylvania Üniversitesi'nde görevli öğretim üyeleri, ABD'deki 300 ile 400 bin çocuk üzerinde yapılan araştırma sonucunda, çocukların yüzde birinin fahişelik yaptığı ya da pornografi gibi alanlarda çalıştığının ortaya çıkarıldığını kaydetti.(3)
Eğitim elbette çok önemli, hele "yuvayı dişi kuş yapar" misali ile kızların okuması daha da önemli. islam dininin kaynağı kitap, ilk emrinin "oku", "Alimin, Abid'den üstün" olduğu gerçeği ile "Peygamberlerin varisleri olan" Alimleri sevmekse elbette takdire şayandır.
Ancak okuldan öğretim verilirken çoğu zaman eğitim ihmal edilmekte, büyük bir tehlike olan cehalet öğretimle kaldırılmaya çalışılırken, milli ve manevi eğitiminin verilmemesi ile bir başka cehalet meydana gelmektedir.
Her seferinde gerici, yobaz, çağdışı... olarak nitelendirdikleri kendi özlerini inkar ve küçük düşürmeye çalışırken, model olarak sundukları Avrupa'nın masum olmadığı ve bir başka tehlikenin onları beklediğidir.
Evlenmeyi, yuva kurmayı hep sonraya bırakma veya önemsiz görme, fıtri olan ilişkileri de evlilik dışı gidermeye çalışma en fazla kadınları mağdur etmektedir. Hele yaşı ilerlemiş, yuvanın sıcaklığına ihtiyaç duyan bir kadının hiç bir maddi varlığın huzurlu bir yuvaya tercih etmeyeceği de bir başka gerçektir.
"Avrupalı fuhuş turistleri arasında Almanlar ilk sıralarda yer almaktadır. Takriben 200 ile 400 bin Alman, her yıl başta Tayland ve Filipinler olmak üzere Uzak doğu ülkelerine bu amaç için gitmektedir. Tayland'da 1,5 milyon 'hayat kadınından 800 bini çocuk yaştadır."(4)
"Yeni Demokrasi Partisi'nin milletvekili Adonis Yeorgiadis, Alimos Belediye Başkanının suç duyurusunu Parlamento'da İçişleri Bakanına iletti ve ne tür önlemler almayı düşündüğünü açıklamasını talep etti"(5)
Aslında çok şey yazılabilir, Medeniyet ve çağdaşlaşma deyince Avrupa'nın kokmuş, yıkılmasına vesile olacak/olmuş yaşam ve hayat felsefesi değil, müspet ilim, fen ve teknolojisini çocuklarımıza öğretilirken aynı zamanda da özünü bilen geçmişiyle bağını koparmayan, faziletli birer birey olarak eğitilmesine de özen göstermeliyiz.
DUA VE SELAMLARLA.
