DİYARBAKIR'A YAKIŞAN

Geçen yazımda ezansız yeni yerleşim birimlerinin durumunu anlatmaya çalışmış, fiilen ezanların susturulmasına dikkat çekmek istemiştim. Peygamberler ve sahabeler şehri olan Diyarbakır'ın maneviyatını bilen insanların çabasını yazmaya çalışacağım.

Önce bir hatırlatma;  3194 sayılı İmar Kanununun 18 inci maddesi kapsamı Madde 1-2 ; Belediye hududu dahilinde  ve mucavirinde belediye, dışında ise valilik yetkilidir.  4 Madde c) Düzenleme Ortaklık Payı DOP: Düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan yol, meydan, park, yeşil saha, genel otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tâbi olmayan alanlar ile CAMİ, karakol yerleri ve ilgili tesisler için kullanılmak üzere, düzenleme dolayısıyla meydana gelen değer artışları karşılığında düzenlemeye tâbi tutulan arazi ve arsaların, düzenlemeden önceki yüz ölçümlerinden % 35`e kadar düşülebilen miktar ve/veya zorunlu hallerde malikin muvafakati ile tespit edilen karşılığı bedeldir.

Yani yeni bir yer imara açılmadan önce Belediyeler, plan yapar ve orada bulunan arazinin en az %35 'ini; Yol, Meydan, Park, Yeşil saha, Genel oto park, CAMİ ve Karakol yapılması için ayırmak zorunda.

Eminim bir çoğumuz bundan habersiziz. Tarafgir siyaset öyle bizi esir almış ki en temel haklarımızdan haberdar olmadığımız gibi, her ne Pahasına olursa olsun desteklediğimiz partileri sorgulayamıyor hesap sormak isteyenlerde fırsat vermiyoruz. Siyasiler bu zaafimizi bildiğinden bizlere hizmet etmeyi değil slogan atmayı öğretirler. Hele dindar kimse "Dini siyasete alet etmeme" uğruna ...Neler kayıp ettiklerini bir bile bilseler.

Diyarbakır ili bağcılar mahallesi binlerce dönümlük arazi imara açılırken  %35 DOP(Düzenleme Ortaklık Payı) ayrılıp ayrılmadığını bilmiyorum ancak CAMİ için hiç bir yerin tespit edilmediği bilgisine sahibim eğer yanlışsam lütfen düzeltilsin. Ah şu tarafgir siyasetin gözü kör olsun yüzlerce hacı ve hoca buralarda yaşar ses çıkaracak cesaretleri bile yok her ne ise.

Evimin olduğu, aram tigran bulvarının aşağısında iş makinelerinin çalışması ve neticesinde CAMİ inşaatının temelinin atılması beni çocuklar gibi sevindirdi, baktım eşim benden daha fazla sevinçli, hele mahalle sakinlerinin sevinci bir başka idi, yolda kulak misafiri olduğum iki bayanın "Mahallemizde Cami yapılıyor, ezan okunacak." öbürünün "Allah'a şükür, bu günleri de gördük" demeleri sanırım çok şey anlatıyordu.

Ali YAĞMUR ve Mahmut BİNİCİ hoca isminde gerçek iki Diyarbakır'lının öncülüğünde iş adamlarının desteği ile bağcılar mahallesinde dört evet yanlış okumadınız tam dört camia (yetmez ancak bir nebzede olsa derde dev olmuştu) temeli atılmış inşaatına hızla başlanmıştı.

Sevinçten ağlamamak imkansızdı, hele kısa bir zamanda "Hz. Ebu Bekir" camisinin bir kısmının ibadete açılması için anons yapılması ile kadınların camiye akın etmeleri, İlk okunan ezanla sevincinde ağlayanları sayamam. Belki abartığımı düşünen olabilir ancak gerçekten "kalbinde iman, kulağında ezan, amelinde namaz" sevgisi olanlar bunu çok iyi anlar.

Cami inşaatımız devam ediyor, şimdilik günde beş vakit ezan okunup namaz kılınıyor. Teşekkürler Ali YAĞMUR, Mahmut BİNİCİ hocam ve  onlar destek veren iş adamlarına, Peygamberler ve sahabeler şehri Diyarbakır'a yakışanı yapıyorsunuz, dünya var olduğu müddetçe, ezanlar susmadıkça hep kazanan olacaksınız.  Allah hayrınızı kabul etsin.