Görüş Bildir

BİR GÖRÜŞ

İslam Ahlakı

İslamiyet öyle bir dindir ki kişinin saadeti dareynini düzenleyen kurallar manzumesidir. İnsanın tercihine bırakılmadan, Allah katında seçilen bu din; Cebrail vasitasi ile Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme indirilmiş ve insanların istifadesine sunulmuştur.

Bu dinin kaynağı Kur'an ve onu yaşayarak bize Öğreten Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellimin sünneti seniyesidir.

Kalem suresi 4 ayet;

"Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin."(diy. meal.)

Ahzap suresi 21 ayet;

"Andolsun, Allah'ın resulünden sizin için : Allah' ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah'ı çokça zikreden için güzel ahlak vardır." (diy. meal.)

Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem:

"Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim." (Muvatta, Hüsnü'l-Hulk, 8 Ahmed b. hambel, 2/318)

Ahlak; huy, tabiat, seciye insanın manevi niteliği, tutum ve davranışları gibi manalara gelir.

Her toplumun kabul görmüş kendine göre ahlakı vardır, ancak, Müslüman olanın kabul etmesi ve uyulması gereken ahlak ise güzel ahlak olan Hz. Muhammet sallallahu aleyhi vesellemin ahlakıdır.

Peki onun ahlakı nasıl idi? Bu sorunun cevabı için Hz. Aişe annemizden rivayet edilen şu hadise bakmamız lazım:

Bir adam: "Ey müminlerin annesi! Bize Allah'ın Resulunun ahlakından bahs edermisin? dedi O da "Sen hiç Kur'an okumuyor musun? diye sordu. Adam; Tabi ki okuyorum" dediğinde  Hz. Aişe de: "O'nun ahlakı (Kur'an) ahlakı idi." (Müslim, Salatun misafirin, 139(746))

Kur'ana uygun yaşamak sünneti seniyeyi kendimize dustur etmek ahlakımızın ve yaşayışımızın merkezine yerleştirmek bizler için zaruridir.

İslam alimleri güzel ahlakın temel prensiplerin anlatan Kur'an ayetini tüm müminlerin yeniden hatırlaması için Nahl Suresi 90 ayeti her Cuma hutbesinde okumayı bir gelenek haline getirmişlerdir. İşte o ayet;

" Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emr eder; Hayasızlığı, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor."

Mutlak uyulması gereken altı maddelik Allah'ın emri, İslam ahlakın olmazsa olmazı bu altı emir ayetin başındaki şüpheye mahal bırakmadan kesinlikle uyulması için inne harfıyla başlamıştır.

Yerine mutlaka getirilmesi gerekenler;

A- ADALET; Lehimizde veya aleyhimizde de olsa adaletten sapmamamız gerekir. Kin, nefret, sevgi ve dostluklarımız adalete gölge düşürmemesi gerekir. Makamımız, ilmimiz, sıfatımız ne olursa olsun, tüm toplum ve kesim tarafından kabul ve yasalara uydurulsada Allah ve resulunun rıza göstermediği her davraniş iş ve eyleme adaletlidir denilmez.

B- İYİLİK YAPMAK; Çıkarı, menfaatı, dostu, yandaşı... ile beraber yapabilecek herkese iyilikte bulunmak. Sevmiyorsun, ayni düşünce fikirde olmadığın kişler olsa dahi imkanları dahilinde iyilikte bulunmak Allah'ın emri. İsten uyarsın mükafatını ister bazen kin, nefre ve intikam duygusu ile iyilikte bulunmadığın gibi birde kötülük edersin melekler kayıt altına ları tövbe etmeden de öldün mü hesabini verirsin.

Geçenlerde biri anlattı, cami çıkışında adamın biri kenarda perişan bir kadını görür ona doğru yöneldiğinde kadın utancından oradan hızla uzaklaşır, dama arkasından yetişerek;

-Bacım bir sanıye, dilenci bir bayana benzemiyorsun, Allah aşkına söyle sana nasıl yardımcı olabilirim? Kadın;

-Allah razı olsun okumuş ev kadınıyım, eşim çalışıyordu işten atıldı şuan hapiste hiç bir gelirim yok kadın başıma çaresiz kalmışım. Ve adam imkanları dahilinde yardım etme kararı alır, camiye geldiğinde cemaattan bir kaçı,

-O kadının peşinden niye gitti o şu kişinin eşi bırakta açlığından gebersin? diye adamı azarlarlar.

Ne korkunç manzara namaz kılan birilerinin "bırak da açlığından gebersin" diyecek katılaşmış bir kalbe sahip olması.

Abdullah b. Abbas (ra) Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem ise; "Yanı başında komşusu açken tok olarak geceleyen kişi Mümin değidir. (İbn. Ebi Şeybe, Kitabu'l iman)

C-AKRABAYA YARDIM ETMEK: Akraba "akrabanın akrabaya yaptığını akrep yapmaz" Yahudi ata sözünü düstur edinen zavallı insanlar.

Kocası hapse girmiş, ölmüş boşanmış nice kadın tek başına çocukları ile ortada kalmış veya sokaklarda yaşayan nice evsizlerin akrabalarının onlara sahip çıkmaması onları dışlaması Müslümanlar için ne garip bir durum?

Partisinden, davasından, cemaatinden dolayı akrabası ile ilişkisini kesenler, sıla-i rahmi unutanlar, Allah huzuruna gittiğinde ne cevap verecekler merak ediyorum.

Mutlakka yapılmaması gerekenler ise

D-HAYASIZLIĞA; Allah ve resulunun tasvip etmediği her türlü davranış ve fiiller.

Ebu Hureyreden rivayetle, Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem; "Bir kul, dünyada bir kulun ayıbını örterse, Allah da kıyamet gününde onu aybını örter." (Müslüm, Riyazussallihin)

E- FENALIĞA; Sevmediğ kişiden intikam alma, insanları gizli hallerini araştırp onlara fenalık dokundurmak için çaba harcama.

G- AZGINLIĞI; Haddi aşmak

Aslında İslam aleminin mumla aradığı ve bulamadığı hint kumaşı olan ilk üç emir ve en bol buluna son üç emir.

İslam ahlakı; kişiye, makama, zamana, ilme ve akraba bağlarına göre farklılık arz etmez, yaptıklarımızı kayıt altına allan Allahın görevli melekleri ve hesap verilecek mahkeme-i kübra vardır.

Kendimizi kontrol edelim, ahlakımızı etki eden dost, arkadaş, çevre, siyasi fikir ve şahısların etkisi ile duygularımız mı? Yoksa Allah'ın kelamı olan Kur'an ve onu yaşayarak bize öğreten Hz. Muhammed sallalahu alehi ve sellem midir.

DUA VE SELAMLARLA.


Bu Makale 754 kere okunmuştur.