Ramazan Ve Teravih

Nefsin terbiye edildiği, şeytanların bağlandığı on bir ayın sultanı Ramazan bereketi ile rahmeti ile hoş geldin.

    Bu ayda yapılan ibadetler diğer aylarda yapılan ibadetlerden en az on kat daha hayırlı olduğudur. Yine adına Kur'anda sure indirilen ve en az bir aydan daha fazla hayırlı olan kadır gecesi de bu aydadır.

Bu ayın güzelliklerinden biri de yine bu aya özel yatsı namazından sonra kılınan teravih namazıdır.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem eshabına:

        "Kim ramazan namazını (teravih) inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek kılarsa onun geçmiş günahları bağışlanır." (selatüteravih, 1; Müslim selatül misafirun,174)

Özellikle bölgemizde Şafii mezhebine mensup insanların tembelliklerini mazeret göstererek "Kaza namazım var teravih kılamam" deyip hem teravi hemde kaza namazını kılmazlar. Bunlar çok yanlış bir yoldalar, ölümün ne zaman geleceği belli olmadığından biran önce kaza namazlarını kılsınlar ve namazsız ölüp Allah huzuruna varmasınlar.

     Bir başkası da kaza namazını kılmaz, "ramazan gelmişken teravihle kazayı birleştireyim bir taşla iki kuş" misali hem kaza ham de teravih sevabı, inşaAllah kabul olunur. Birde kazam var "teravih mı? kaza mı?" diye sorulacaksa bende derim ki "vicdanlarının sesini dinleyin"

       Nefsi rahatlatmak manasına gelen "Tervih" çoğulu ise "Teravih" tir. Her dört rekat sonunda bir miktar oturup israhat edildiği için "Terviha" denilmiştir. (Ö. Nasuhi)

Orucun değil, Ramazan ayına özel bir namaz olan teravih, mezheplerin ittifaki ile sünnet-i müekkede bir ibadettir. Camide ve cemaatla kılınması da sünnettir.

       Teravih namazının alimlerin ve mezheplerin çoğunluğu tarafından 20 rekaat olarak kabul edilmekle beraber 8 rekaat olmasının daha doğru olduğunu belirten alimler de vardır. (diy. ilm 1)

 Abdurrahman b. Avf'ın naklettiği bir hadiste Hz. Muhammed (s.a.s):

         "Şüphesiz Allah Ramazan orucunu farz kıldı. Ben de Ramazan gecelerini ihya etmeyi sünnet kıldım. Her kim inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek Ramazan'ı oruçla, gecelerini namazla ihya ederse, anasından doğduğu gün gibi günahlarından temizlenmiş olur" buyurmaktadır.

          Kuvvetli rivayetler, Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin ramazanın son bir kaç günü mescidde teravih namazını kıldığını göstermektedir. Ancak rivayetlerde teravihin kaç rekat olduğu beli değildir.

       Buhariden rivayetle Hz. Aişe(ra):

      "Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ramazan geceleri de dahil hiç bir gece  on bir rekaattan fazla namaz nafile namazı kılmamıştır. Öyle bir dört rek'at namaz kılardı ki, o dört rekaaten ne kadar uzun ve nedenli güzel olduğunu hiç sorma! Ardından aynı şekilde bir dört rekaat daha kılardı. Daha sonra üç rekaat kılardı. Ben bir keresinde "Ey Allah'ın resulu! vitir kılmadan mı uyuyacaksın? diyecek oldum, bana dedi ki: Ey Aişe  benim gözüm uyur ama kalbim uyumaz." (Buhari "Selatuteravih)

        Hz. Ebu bekir(ra) dönemi ve Hz. Ömer (ra) ( Diyanet ilmihali l cilt 313 sayfasında ki Hz. Ebubekir(ra) ve Hz. Ömer (ra) gerekli saygıyı göstermedikleri için kınıyorum.)  İlk yıllarında teravihi tek başına yani münferiden kılıyorlardı daha sonra Hz. Ömer (ra) cemaatle kılmaya başladı ve günümüze kadar çoğunlukla uygulama bu yöndedir.

        Hanefi mezhebi:

       Ramazan süresinde erkek ve kadınlara sünnet olan, ruha ve bedene afiyet sunan, bedenle ruh arasında dengeyi ayakta tutmayı amaçlayan namazlardan biri de TERAVİH'tır.

       Her dört rek'atın sonuda oturup biraz dinlenerek, dört defa (toplamda yirmi rek'at) dinlenerek kılınan namazdır. Vakti; yatsı namazından sonra vitir namazından önce fecri doğuncaya kadardır. Gecenin üçte biri geçtikten sonra kılmak mustahapdır. Her iki terviha (selamdan sonra ki zaman) arasında isteyen tesbih ile meşgul olur, isterlerse susup beklerler.

     Cemaatle kılınması, Sünnet-i kifayedir. Bir mahalle veya kasabada birkaç kişi bu cemaatı oluşturup Teravih kılarlarsa, cemaate katılmayıp evinde kılanlar sünneti terk edilmiş sayılmaz (Et- Tebyin/Zeylai-El Muhit/ Raduyyidin Serahisi) Ancak bir belde veye mahallede cemaatle Teravih namazı kılınmazsa sünnet terk etmiş olur. Evinde cemaat'la Teravih namazını kılan cemaatın sevabını alır. Bir camide iki ayrı teravih namazı kılınması veya bir kişinin bir günde farklı iki camide iki defa teravih namazını kılması da mekruhtur.

Teravih namazın hatim kılınması sünnettir. Hatimle kılınmayan camilerde rekatlarda ayni ölçü ve uzunlukta okumak mustahaptır.

     Elem tere den aşağısın veya sadece İhlas suresini okumasını alimler uygun görmüşlerdir. Tadili erkene uymak şartı ile seri bir biçimde kılınabilir. Teravih namazının kazası yoktur.

       Şafii mezhebi;

      Ramazanın sünnetlerindendir. Erkek ve kadınlara teravih namazı sünnetti mükeddir. Azı iki, çoğu yirmi rekaattır. Vakti, yatsı namazından sonra başlar fecre kadar devam eder.  Cematla kılınması sünnettir, tek başına kılan bu sünnetten mahrumdur. İki rekatta bir selam verilir, aksi takdirde teravih olmaz.      Selamlar arasında Salavat'ı Şerife  yahut başka bir zikir getirmek sünnet değil bid'attır. Ancak zikir ve salavatlar teravih namazı sünnet kasd edilmeden yapılması matluptur. Vakti çıkıp kılınmayan teravih namazını kaza etmek gerekir. Bir defada olsa hatimle teravih kılmak sunnettir.

    Teravih namazlarını eksiksiz camide kılan kimse, bin aydan daha hayırlı olan "Kadir" gecesini de ihya etmiş olur. Haydi camileri dolduralım teravihlerimizi kılalım, kim bilir belki bir sonraki Ramazana ve de teravihe ömrümüz yetmeye bilir, bu son Ramazanımız ve de Teravihimiz olabilir.

DUA VE SELAMLARLA

KAYNAKLAR;

1-Ömer nasuhi BİLMEN

2-Kaynakları ile islam fıkhı celal YILDIRIM

3-Mezheb-ül Erbaa Abdurrahman CEZİRİ

4- Şafii ilmihali Halil GÜVENÇ

5-İslam fıkhu ansiklopedisi Vehbe Zuhayli

6- İrşadyl ibad

7-Hidayetül habin, Muğni, gayet...

8- Diyanet İlmh. I Cilt