KİM DOST, KİM DÜŞMAN?

O bir güruh kesim vardı ya!.. Halk deyimiyle "beko evanlar..!" İşte onlar, yine "felaket" tellallığı arzıyla, "sahne almış" vaziyettedirler.. Ellerinde, kazma-kürek kendilerince koronavirüs" üzerinden iktidara "mezar" kazıyorlar…

***

Hükümetin!.. Sağlık Bakanlığı'nın.. Ve tabi ki, sağlık teşkilatları.. Diğer ilgili ve yetkili kurumların, koordineli faaliyetleri.. Pek tabi ki, Millet!… "Virüse" karşı, büyük bir mücadele verirken!…

***

Denir ya; "canla başla", gece-gündüz virüsün yayılmasını engellemek, kritik süreci "en az hasarla" atlatabilmek için, her türlü özveride bulunulurken!.. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın "uykusuzluktan, amansız mücadelesinden" dolayı, gözleri kan çanağına dönmüş hali görmeyen!…

***

Şeffaflık adına.. Doğru bilgilendirme adına.. Toplumu, kurumları her türlü "olumsuzluklara" karşı, anında haberdar etme adına!.. Hiçbir şeyi gizli tutmayan!.. Bir dönemin "iktidar derinliklerine" düşmeden, "ne varsa işte ortada" diyen, bir anlayış söz konusu iken!…

***

Çin'in.. İran'ın.. Özellikle, İtalya'nın.. Beri yanda, Avrupa'nın.. Ki dünyanın süper emperyal gücü, ABD'nin bile!… Düştüğü hal-i vaziyeti görmeyen!.. Onların yapamadığını, yapan!.. Eksikliklerini, aksaklıklarını görüp, daha başarılı bir azimle yerine getirebilen!…

***

Tavizsiz!.. Radikal.. Ve olabilecekleri öngören, somut ve kapsamlı, geniş yelpazede, sıfır toleransla "anında karar" alan!.. Ve bu kararları "koordineli" şekilde, paylaşabilen!… Her türlü "siyasi ve ekonomik" riski göze alan ve göğüsleyen, amansız bir çaba var iken!…

***

Dünyanın; gıpta ile takip ettiği!.. Virüs'ün etkisi altına aldığı 150 ülke arasında; "en güvenilir, en sağlıklı, korkunun, endişenin" olmadığı bir ülke olarak, ilan edilmişken!.. Dünden daha fazla; "milli birlik ve bütünlük" içerisinde olmamızın gerekliliği üzerinde, herkes hemfikirken!…

***

Virüsün üstesinden, kurallara uymak, hassasiyetleri gözetmek, dayanışmayı, yardımlaşmayı, ve aklı selimi kullanarak, yenebileceğimizi.. Dahası, hayatın olağan akışı içerisinde, var olan hastalıklar, bulaşıcı virüsler gibi "koronavirüse" de toplum olarak, alışmamız gerektiği gerçeği, bilim kurullarınca "tescil" edilirken!…

***

"Halepçe'deki" vahşetin acısıyla, Çanakkale'deki zaferin gururuyla; "entegre" olmuş bir milletin, üstesinden gelemeyeceği hiç bir engel tanınmazken!.. 81 İl'de, 82 milyon nüfusla; "yekvücut" olmayı, iman kudretiyle, tüm değerleriyle "sahip" çıkabilen halklar zincirine sahip, bir vatan toprağı ortada iken!…

***

İşte bu güruh kesim!.. Ki, Sağlık kulvarında "öncü" olması gereken, bu minvalde "en fazla efor sarf edip, canla, başla, mücadele edip, sahada olması" gerekirken!.. Yaptıkları, konuştukları, icraatları; "ben nasıl ülkenin ve milletin" boğazında kılçık olabilirim gayreti içerisinde!…

***

Dün dile getirmiştim!… Kerameti kendinden "menkul" her mahallenin varlık gösteren "trollerinden" aman ha aman, uzak durun diye!.. Ne yazık ki, bu güruh kesim "bu trollere" bir değil, binlerce "papuç" dama atarcasına, toplumsal buhran, gerilim ve fitne üretici faaliyet içerisindedir…

***

Düşünebiliyor musunuz?.. Türkiye "Çin'e, İran'a, hatta İtalya'ya bile", tıbbi malzeme yardımında bulunurken!.. Bu güruh kesim ne diyor?… "Bizde ilaç sıkıntısı var.. Maske kalmadı.. Tıbbi malzeme stoğumuz tükenmek üzere.. Hekim yetersiz.. Hastaneler.. Acil servisler.. Halk Sağlık merkezleri.."

***

Yurtdışından gelenlerin "karantinaya" alındıkları yurtlara dair, ahkam kesme halleri!.. Sağlıksız, hijyenik koşullara uygun değil… Yok şurası dezenfekte edilmemiş.. Yok buranın "kepengi" açık!… Yani hep; "eksik, eksik, eksik..!"

***

İyi de, "sen de bir elini uzatıp" yardım etsen!.. O kadar büyük bir sağlık camiasına sahipsin!.. Bir strateji de sen ortaya koy!… Öncülük yap.. Ama yok!.. Eleştiri var, fitne var, kaos yaratmak var.. Kafa karıştırmak var.. Sokağı germek var.. Milleti birbirine kırdıracak pozisyona getirip, infial üretmek var!..

***

Ama zerre-i miskal, kılpayı bir "icraat, yardım ve dayanışma" yok!.. Sendeki fikir; "üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek..!" Kısacası, ülke, millet, devlet "can" derdine düşmüş!.. Onlar biz buradan, siyasi ve ideolojik "çıkar" nasıl elde edebiliriz, siyasal iktidarı da toplum karşısında "nasıl itibarsızlaştırabiliriz..!"

***

Ha bir de işleri güçleri vakıa sayısıyla alakalı "çetele" tutmak!… Biliyorlar, insanları "psikolojik" olarak çökerten, "vakıalara" dair rakamlar!.. Ağızlarından çıkan tek sözcük.. "Hükümet sayıları saklı tutuyor, çok fazla vakıa var.. Gizliyorlar?"… Sonra da pusuya yatıyorlar… O pusu da, "bakanlık bir sayı açıklarsa" çıkıp diyecekler ki, "bak biz demiştim sayı fazla diye.?"

***

Hasılı kelam!.. Bu millet, bu ülke "yedi düvelle" çatışmıştır.. Ama en büyük acıyı, "sırtından" hançerleyen kendi içindeki "gaflet, delalet ve ihanet" içerisinde olan, zümrelerden çekmiştir!… Ki buna da şerbetlidir.. Böylesi kritik dönemlerde; "kimin ne olduğunu" çok iyi irdelediği gibi, "tarihe de" notunu düşer!.. Kim dost, kim haset içerisinde hain!?…

***

GÜNÜN SÖZÜ…

Hançeri sırttan yemişsen, bil ki vuran tanıdıktır!…