Görüş Bildir

KALEMİN DİLİ

ADAY BOL OLSA DA!

Diyarbakır'a dair…

Siyasi gündem; Ak Parti İl Başkanlığı…

Herkes konuşuyor…

Sokak…

Çarşı…

Esnaf…

Medya…

Yoğun bir kulis trafiği içerisinde…

"Vaziyet" her yönüyle sorgulanıyor!

Ancak en çok sorulan soru; "kim başkan" olacak?

***

Doğrusu…

Bu sorunun, "kongre" sürecinin işlediği…

Teamüllerin var olduğu…

Mevzuatın rotası Başkanın "kongrede" delegelerin, "seçimiyle" belirlenecek olması aşikâr-gerekirken…

Buna rağmen "kim başkan olacak?" ifade edilmesi manidar…

Ki bir o kadar da düşündürücü..

Derin bir fikriyatı barındırmaktadır…

Ki aynı noktada; "spekülasyonları" körüklemektedir..

Tabi geçmişi göz önüne aldığımızda; "eee haksız değiller..."

***

Biliyorum!

Diyeceksiniz ki, Diyarbakır'da "hangi teamüllerden" söz ediyorsunuz..

Ya da mevzuattan…

Veyahut, "delege ve seçmenin" iradesiyle, "seçim" yapıldığına..

Vaki misiniz?

Özellikle; İl başkanlığı seçimi…

Tabanın…

Diyarbakır'da Ak Partiye gönül vermiş seçmenin "rızasıyla" seçilmiş mi?

Delegelerin "tercihi" benimsenmiş midir?

Maalesef!

İl Kongreleri yapılmışsa da; "hep birilerinin" dediği olmuştur…

 

***

"Tek liste" olmuş.

Tek adam...

Kent siyasetinin.

Kent ekonomisinin.

Kentin sosyal ve kültürel dokusunun üzerine çöreklenmiş…

Küçük olsun benim olsun diyenler, komuta etmiş!

Ceket ilikleyen…

“Efendim”ci…

"Benim adamım" ucuzluğuyla, "ağabey" kesilenlerin dediği; "ferman" kabul edilmiş…

***

2002…

Ve bugün; 2017…

15 yılda; "kaç il" başkanı değişti?

"Kaçta kaçı" atanarak geldi?

Kaçı "kongre" sürecini tamamladı?

Kaçı, "kongrede aday" olup delegenin tercihiyle seçildi?

En önemlisi…

AK Partinin seçmeni; "kaç il başkanına" rıza gösterdi…

Duası…

Bedduası…

Genel itibariyle; "hep" o ucuzluğa sahip ağabeylerin dediği olmuştur...

Emir büyük yerden!

***

 

İşte, 2019'a giderken…

Muhammed Dara Akar…

4 gün önce "ben yokum" dedi..

Yani "Kongrede aday" olmayacak…

Dara ile ilgili düşüncelerimi çok kez buradan açıkladım…

Tekrara gerek yok…

***

Şu 4 gün içerisinde; "kulislere" bakıyorum…

Tabi ki, AK Parti İl Teşkilatındaki "trafiği de" izliyorum…

Önce başvurulara bakalım…

Başvurular çok…

Ki gayri resmi rakamlara göre; "20'nin" üzerinde aday başvurusu var…

Öyle görünüyor ki; sayı artacak!

Sayı 60'a çıkar diyen dahi var…

Başvuru yapıp, adı kamuoyuna yansıyanlar var…

Görüntü; üç başlığı içeriyor…

Ciddi olanlar…

Dostlar alışverişte görsün diyenler…

İsim olsun diyenler…

Bu minvalde; teşkilattaki trafik yüksek…

***

Tabi…

Kongre tarihi henüz belli değil…

Açıklanan bir takvim yok…

Yani şu gün yapılacak diye…

Söylenen; "önümüzdeki ay-aylar?"

Bu da farklı bir handikap oluşturmaktadır…

Acabalar…

Nitekim söze acabalarla girenler şunu söylüyor; "ağabeylerin göstereceği" adam gelecek…

Ki o da;

İsmi sıkça ifa edildiği için veriyorum…

Kutbettin Arzu mu?

Yoksa…

İsmi bende saklı, "Diyarbakır'a çöreklenen" ağabeyin "adamı mı?'

Doğrusunu isterseniz; Ankara'dan aldığım "mesajlar da" bu noktada…

Her zaman ki gibi; son dakika "golü" atılacak diye?

Onun için; "birileri hayale" kapılmasın…

Hele ki, "aday kuyruğuna" girenler…

***

Velhasıl…

AK Parti'nin Diyarbakır'daki ocağında yükselen duman bu görüntüde…

Ne yazık ki…

Gerçek şudur ki…

Eğer ki, "İl Başkanlığı" serüveni böyle biterse…

Finişte; "bu senaryo" ortaya çıkarsa…

Şu hakikate kanaat getireceğim..

AK Parti'nin, Diyarbakır dâhil Güneydoğu'dan "bir beklentisi yok?"

Ve bir kez daha; Cumhurbaşkanı Erdoğan, "bölgeye dair" yanlış fikriyatlarla aldatılıyor…

Neyse!

Seyri takipteyiz…

Hayırlı cumalar…

 

***

ÖĞRETMENLER GÜNÜ…

Bugün 24 Kasım Öğretmenler günü.

Eli öpülesi insanların günü…

Bizleri, sizleri, hepimizi…

Dünün, ondan önceki günün…

Bugünün ve tabi ki yarının…

Nesillerini yetiştiren; "Muallimler".

Bugün; onların günü…

***                        

Ama buruklar.

Çilelidirler, tepkilidirler.

Klişeleşmiş ifadeler olacak az sonra söyleyeceklerim.

Ama elden ne gelir?

Çark ve zaman; "çaresizlik" noktasında ifadeleri tekerrür ettiriyor.

Ülke haliyle; Türkiye olunca!

Ne bir adım ileri.

Ne bir adım geri; "mevzuu" aynı mecrada ikmal!

***

Ne söylersek söyleyelim!

90 yıldır; "çark aynen" dönüyor…

Onun için; bir şey söylemeye gerek yok…

Ki hal-i âlem meydanda…

Nesil…

Ülke…

Millet…

Ve Devlet-i Âliye; "huzurlu" ise, söylenecek söz yok…

Değilse; "zaten" mal ortada…

“Görünen köy kılavuz istemez” misali…

***

Öğretmenler…

İstatistik verilerine bakıyorum…

Nerdeyse tamamı "gelecekleri" açısından umutsuzlar.

Ve mutsuzlar!

Şimdi böylesi bir hal-i ruhiyat içerisinde; yapılan eğitim-öğretimin sonucu ne olur?

Hiç olmaktan öteye hiçbir şey olmaz!

Hal-i vaziyet orta yerde zaten!

Anlayacağınız.

Her şeye…

Ama her şeye rağmen…

Öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun!

***

TAZİYEMİZ VARDI…

“İnna Lillâhi ve İnnâ İleyhi Raciûn...”

Dayım…

Annemin kardeşi; Tacettin Karataş..

Hakkın rahmetine kavuştu…

Acı…

Hüzün..

Ve taziye…

Bu münasebetle; "üç gün" sizden uzak kaldık.

Yani, yazı yazamadık…

***

Öncelikle…

Siz değerleri okurlarıma…

Hemşerilerime…

Eş dost ve akrabaya..

Bu acılı günde; "yalnız" bırakmadıkları için, minnettarım…

Teşekkür ediyorum…

Allah razı olsun…

İyi ki varsınız…

İyi ki, "sizlerle" hep var olmaya çalışıyoruz!

***

Yasımızı tamamladık…

Ve bugün;

Bismillah deyip; "mesaiye" başladık…

 

 


Bu Makale 3324 kere okunmuştur.