AVRUPA UÇUŞLARI NE ZAMAN?

Terör.. Şiddet.. Kan ve gözyaşı…

Ne yazık ki…

Bölge açısından…

Kadim şehir Diyarbakır açısından…

Kahredici bir mahkûmiyetle, gün kaçınılmazlık yaşatıyor…

İşte Pazar'ın bilançosu…

Nusaybin'de üç şehit…

Şırnak'ta bir şehit…

Gaziantep'te iki şehit…

Ve Dicle ilçemizde 1 şehit, 20'inin üzerinde yaralı…

***

Sur'da hendek-barikat…

Bölgenin diğer il ve ilçelerinde…

"Yaşamı" yaşanılmaz kılan; bir serüven…

Sonu belli değil…

Bir vekalet anlayışıyla; "yaratılan" kaotik bir atmosfer..

Ama buna rağmen…

Deriz ya; "hayat devam" ediyor…

Ki öyle…

Söz de medeni dünyanın "kuralı" bu, ne diyelim...

***

Evet, yaşam devam ederken güzel şeyler de olmuyor değil…

Oluyor…

Karamsarlığı "dağıtan" yarınlara "ümit" besleten, gelişmeler bunlar…

İşte, Diyarbakır "hava ulaşımı" noktasında, zincirlerini kırdı…

Önce, Erbil..

Şimdi de, Kıbrıs'a "haftanın belirli" günlerinde, "uçuşlar" yapılacak..

Yani, Diyarbakır "uluslararası ulaşım" noktasında, artık faal..

Erbil'e, THY.. Kıbrıs'a Onur Air…

***

 

Başbakan Ahmet Davutoğlu müjdelemişti..

Diyarbakır’ın artık..

Adına, misyonuna üstlendiği bölgesel hamiliğine "yakışır bir gelişmeye" ihtiyacı var…

Bir taraftan; Sur'u ihya edeceğiz…

Diğer taraftan Diyarbakır'ı "Uluslararası" alana taşıyacağız diye..

Bunun için de, Diyarbakır'dan direk "uluslararası hava ulaşımı" için, düğmeye basıldı…

İlk önce, Erbil ve sonra Kıbrıs…

***

İki hafta önce, Erbil'e uçuş yapıldı…

Önceki gün de, Kıbrıs uçuşu yapıldı…

Ak Parti Milletvekili Ebubekir Bal ifade etti…

İnşallah…

Bundan sonraki adımımız; "Avrupa ülkelerine direk uçuşların" yapılması!

Diyarbakır artık hak ettiği yere gelecek…"

***

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Ahmet Sayar 'da aynı duyguları paylaştı…

"Kent olarak beklentimiz, Avrupa ülkelerine uçuşların başlatılması"

Yani, Hükümetten ve havayolu şirketlerinden beklentimiz bu yönde.

Evet, sırada Avrupa diyoruz…

İnşallah bir sonrası hamle, Avrupa'nın yansıra tüm dünya kıtalarına, "uçuşlar" yapılır…

Çünkü Diyarbakır Ortadoğu'nun kalbi…

***

Bu arada, bir beklentimiz daha var..

Diyarbakır Havalimanının "dörtdörtlük" olabilmesi..

Sorunsuz; "Uluslararası" uçuşların yapılabilmesi için..

Acil ve ivedi olarak…

"Gümrük" işlemlerinin de direk, Diyarbakır'dan yapılması..

Biliyorum…

Havalimanı içerisinde "yer ayrıldı."

Ama hala ne personel ataması yapılmış..

Ve ne de "işlerlik" kazanılması noktasında, faaliyete sokulmuş değil?

***

Çünkü bu noktada…

Salt Diyarbakır faydalanmayacak…

Hudut kapısı olması münasebetiyle…

Doğu ve Güneydoğu'daki "tüm iller", hava ulaşımına dair gümrük işlemlerinden faydalanacak…

Bu nedenle…

Önemli ve "hayatı" hassasiyete sahip; bir kazanım…

Biraz acele…

***

Bu arada;

Havalimanındaki "yer hizmetleriyle" ilgili çekincelerim..

Terminal binasındaki "aksaklıklar.."

Alt yapı ve üst yapıda yerine getirilmeyen; taahhütler açısından, beklentim sürüyor..

Sayın Binali Yıldırım'ın, alakadar olduğundan haberdarım..

Ki, incelemeler başlatıldı..

Bir önceki yazıma dair, sekreteryası bilgilendirdi..

Sonuç itibariyle netice neye dalalet eder bilmem..

Onu bilahare göreceğiz..

***

Ama Diyarbakır Havalimanı Terminal binasındaki arıza-i durumlar göz ardı edilemez!

Hele ki, işletmeler..

Ve ihaleler..

Aynı minvalde personel alımıyla ilgili "şaibeler"

Üstü örtülemez, "çirkinlikler ve pis kokular" içeriyor…

Ne demişler…

Güzelin yanında…

Varsa çirkinlikleri de söylemek gerekir..

Biz de bunu yapıyoruz.

* * *

Silvan'dan aldığım bir tepki…

Bize de "kulak" ver diye…

Mevzuu…

Yine sağlıktaki "rezalet" anlayışı…

Devlet hastanesinin "otomasyon" sistemi arızalı…

Hastalar…

Doktorlar…

Ve diğer ilgili kişiler; "mağduriyet" içerisinde…

İki haftadır; "onarılmıyor?"

Neden?

***

Gına geldi, kendisine seslenmem…

Ama elden ne gelir…

Hala koltuk işgalinde, bulunduğu için…

Seslenmek zorundayız…

Kamu Hastaneleri Genel Sekreteri Murat Kanğın…

Bilmem…

Silvan Devlet Hastanesi'ndeki "otomasyonun" arıza-i durumundan haberdar mısınız?

Otomasyon çalışmıyor…

Hizmet verilemiyor…

Hastalarla ilgili işlem yapılamıyor…

***

Neyse.. Buradan haberdar olmuş oldunuz..

Bakalım…

İki haftadır süren, "otomasyon arızası" kaç hafta çözülür..

Bu arada; hastane yönetimi ne âlemde?

Ne melanet bir arızadır ki..

İki haftadır, bir türlü onarım yapılamıyor..

Ha birde, "otomasyon" hizmet alımına dair değil mi?

Yani müteahhit işi yürütmüyor mu?

Bir günlük aksama; "işin feshi" anlamına geliyor?

Neden; bu müsamahakarlık..

Not…

Bu akşam "Miraç Kandili.."

Öncelikle..

Kandilinizi kutlar..

Bu hayırlı gecenin feyziyle, "barış, kardeşlik, huzur ve sağlıklı" bir yaşam ve ülke dileğiyle…

Sevgili okurlar…

Mutat olarak her Salı günü yaptığımız "Büyüktimur'la Gündem" programımız..

Kandil vesilesiyle; olmayacak..

Haftaya Salı günü, "Büyüktimur'la Gündem'de" inşallah buluşuruz.

Kandiliniz mübarek olsun…