İLLA Kİ ŞAİBE Mİ OLSUN!..

Ne demiştik.. Listeyle değil, "kura" ile İşkur TYP kapsamında istihdam oluştursun!..

Denilen o ki, "liste" ile alınacak..

İyi de, listeyi "hazırlayan" isimleri belirleyen kim?.. İşte; o da meçhul..

Ne deniliyor.

Valilik.. Kaymakamlık.. AK Parti.. İlçe Teşkilatları..

Milli Eğitim Müdürlüğü.. İlçe Müdürlükleri..

Onlar kendi nam-ı hesaplarına göre, "belirledikleri" isim listesine göre, alım yapılacak?..

Peki o kadar, müracaat, saatlik kuyruklar neyin eziyeti?..

Yazık olur..

***

Ülkenin dört bir yanında alımlar; kura ile belirleniyor?..

Noter var, halk var.. İdareciler var.. Bir huzur; "ortamında" isimler belirleniyor..

Eğer ki, "liste" zorunlu hale gelirse, şaibeler kaçınılmaz hale gelir ki..

Ki şimdiden, konuşuluyor..

Para veren" listeye giriyor.. Şunun adamı.. Bunun adamı.. Denilip; bir dizi "iddia" gündeme getiriliyor…

Vaziyet, kaş yapayım derken göz çıkarmadır..

Diyorum ki..

Bir kez daha; "noter huzurunda" kura çekimiyle, adil bir "istihdam" imkanı yaratılsın..

Sonra demedi demeyin..!

***

RESMİN ANLATTIKLARI?…

Lütfen pür dikkat.. Bu resim, haftasonu çekildi..  Ve; birileri de sosyal medyada paylaştı.. 

Ki, ben de "oradan" duruma vakıf oldum..  Azıcıkta, sorgulama yaptım, işin muhtevası nedir diye?…

***

Mekan Öğretmenevi Konferans Salonu.. Mevzu, AK Parti İl Danışma Toplantısı..  Her ay mutat olarak yapılan; "istişare..!"

***

Kim ne konuştu?.. İl Başkanı, gündemine neyi aldı? Milletvekilleri, hangi mevzuya dair fikri beyanda bulundu… Partililerden yükselen ses ne oldu?..

Elbette ki hepsi önemli… Ve dikkate değer; olması gerekir.. Eee; onu da parti önemsemeli…

***

Ama velakin resmin çekildiği an!.. Yani davetlilerin, protokolün, teşkilat yöneticilerinin, vekillerin hal-i durumunu yansıtan bu resim; "dikkate değer" noktasında, çığlık atıyor…

"Herkes bir alemde..!"

***

 

Baksanıza…

Birileri derinden derine düşünür.. Birileri elindeki akıllı telefona, bağımlı kalmış..

Birileri yanındakiyle, mevzu derinliğinde.. Birileri de, anı ölümsüzleştirme gayretinde..

 

***

Neyse!.. Fazla söze gerek yok.. Hal-i alem orta yerde.. Resimde görüldüğü gibi…İş, "göstermelik" ve merkez görsün aklıyla, icra edilince!.. Manzara bu çıkar?…

***

SATIŞ SERBEST, AMA İÇMEK YASAK!…

Ne garabet bir durum değil mi… Ne yazık ki!.. Vaziyeti çaktınız galiba.. Mevzuu; "Sigara" yasağı.. Yeni, bir hamle.. Artık; Araba'da" sigara içilmeyecek.. İçene "para cezası" var…

***

Eski bir sigara tiryakisi olarak.. Ki, 20 yıldır; içmiyorum.. Ki eskiden, üç paket tüketen biriydim..

Neyse; illetten "kurtuldum..!" Ama, öz iradeyle…

***

Şimdi!.. Kapalı mekanda "içmek" yasak.. İşyerinde, okulda, şurda burda; "belli bir kriter" ölçeğinde, içme yasağı var.. Sağlık açısından, toplum açısından önemli.. Ve destekliyorum…

***

Ama velakin!.. Araba'da "sigara" yasağı, der demez sorgulama yaptırır… Kişi için, arabası da, evi de, salonu da, çalışma ofisi de; aynı!.. Bir fark yok…

***

Ki, toplum olarak "yasaklara" karşı cazipliğimiz.. İnadına, inadına, deme ruh halimiz vaki iken!.. Arabada sigara içme yasağına; itirazım var.. Ve diyorum ki, bir halt işlenilecekse!… Bir yasak ve caydırıcı, ceza uygulamasına gidilecekse!...

***

Ülkede!… Bilaistisna… Tütün mamüllerinin.. Yani nikotin içeren, tüm ürünler.. Ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan da, "elektronik" sigaraya dair, ortaya koyduğu tepkiyi de içeren; "bir yasaklama" getirilmeli…

***

Çünkü, tütün üretimini, elektronik sigaranın satışını, serbest edeceksin.. Satış yapın diyeceksin.. Fabrikalar kurduracaksın… "Duman" tüttürteceksin.. Ama vatandaşa diyeceksin ki, "içmen" yasak!.. Mevzuu; tezat!…

***

O İDARECİ OLAMAZ..

Eğer ki, kibirliyse..

Eğer ki, "yalanı" çok ise..

Eğer ki, "şov" zihnine sahipse..

Eğer ki, söyledikleriyle, yaptıkları zıt ise!..

Eğer ki, "liyakatin" değil, akçenin peşinde ise..

Eğer ki, dini de, imanı da, dili de "makam" için kullanıyorsa..

Eğer ki, gücü, para ve kaba kuvvette görüyorsa..

Halk deyimiyle; "diplomalı" cahil ise..

İşte o şahsiyetlerden zerre-i miskal "idareci" çıkamaz!…

Ne ehliyet var, ne de liyakat!…

Ama ne yazık ki, Diyarbakır'ımızın kaderi olsa gerek vaziyet bu minvalde işliyor!..

Çünkü, bunlardan "geçilmiyor?.."

***

Onun için.. Diyarbakır'a özel; "sil baştan" bir tanımlama gerek..

Nitekim, dün İl Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ile görüşürken de, aynı mevzuya değindik…

Kurumlar ve idareciler; "kendini" yeniden tanımlamalı!..

Aynen de öyle..

***

Gerek, tepe şahsiyetler olsun.. Gerek, kurumun bizatihi işleyişi olsun..

Yekunuyla, "hizmet" ahlakıyla, donatılmalı..

Ki bu şehir, bu ahali "sorunlar" yumağı içerisinde debelenip durmasın…

Yoksa, perişanlıktan, kurtulmamız imkansız!.. Kentin de "sahipsizliği" beterin beterine döner!..

Vay halimize!…

***

GEL DE ÇIK İŞİN İÇİNDEN…

Hayli zor.. Ve; imkansız bir hal…

CHP Suriye konferansı, tertipledi.. Muhtevaya dair, ne deniliyor..

CHP, YPG'yi "tehdit" olarak görmüyor..  Ki, mevzuu dahi etmedi!…

Peki, Ak Parti.. Yani Hükümet…  YPG'yi "tehdit" görüyor.. ki Suriye politikası da, bu eksende dizayn!…

Velhasıl..

Ana muhalefet "behis" yok diyor.. İktidar, "behis" var diyor..

Hadi bakalım; gel de çık işin içinden!…

İşi, "Cumhur ve Millet" ittifakına indirgersek; hadise "labirentin de" ötesine geçer!..

Neyse!.. "Gel de çık işinden" deyip, çıkalım!..

***

BÜYÜKTİMUR'LA GÜNDEM…

Bu akşam Uzay haber'de..

Saat 22.00'de, kimseye randevu vermeyin..

Mevzu derin, gündem yoğun!..

Şimdiden hayırlı seyirler..