“BİRLEŞMİŞ MİLLETLERİN REFORME EDİLMESİ ŞARTTIR”!?
Eklenme: 9/20/2017 12:00:00 AM

Evet, sevgili okurlar.

Bilindiği gibi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 72. BM Genel Kuruluna katılmak üzere iki gün evvel New Yorka gitti.

Gerek Ankarada gerek New Yorkta dile getirdiği söz çok önemlidir.

Büyük bir uyarıdır, büyük bir sesleniştir.

O söz, şöyle bir söz;

Birleşmiş Milletlerin değişen şartlara ayak uydurmak için reforme edilmesi şarttır ve elzemdir.

Evet, Sayın Erdoğan söylemesi gereken konuyu dile getirdi.

Yani deforme edilmiş, hak hukuk tanımayan, zalimin, güçlünün, sömürücünün, emperyalizmin, özellikle İslam dünyası üzerine sürdürdükleri baskıcı hayat şekli artık haktan, hukuktan, adaletten ve demokrasiden fersah fersah uzaktır.

İnsan temel hak ve özgürlüklerini hiçe sayan, demokrasiye bile kendi istek ve arzularına göre kılıf uyduran haçlı anlayış, ne kadar Birleşmiş Milletler olarak ortaya çıkıyorsa çıksın

Bize göre insanlığı temsil etmiyor.

Etmedikleri için de Erdoğan diyor ki;

Bu Birleşmiş Milletlerin reforme edilmesi şarttır ve elzemdir

Zira deforme olmuştur, yorulmuştur, içi boşaltılmış boş bir kabuk gibidir bu teşkilat.

Yıllardan beri Cumhurbaşkanımız BM Genel Kuruluna katılmak üzere ABDye giderken hep söylediği söz buydu.

Dünya 5ten büyüktür.

Slogan haline gelen bu tarihi söz, tüm BM temsilciliklerinin kulağına küpe oldu.

Beyinlere oturtturuldu, enjekte edildi.

Buna rağmen, her gün biraz çürümeye, mezalime, sömürgeciliğe yüz tutan baskıcı haçlı emperyalizmi kendine bir türlü çekidüzen vermeyince, Erdoğan yeni bir slogan buldu.

BMnin reforme edilmesi şarttır diyor.

Bize göre bu söz, altın harflerle yazılması gereken tarihi bir sözdür.

İster kabul edilsin, ister kabul edilmesin.

Tabiri caizse, taşı gediğine koydu.

Allah, İslam dünyası ve Türkiye için böyle bir liderin eksikliğini göstermesin.

Allah, Erdoğanı bu millete aratmasın.

Daimi olsun.

Kadim olsun.

Bu yürek, imandan gelir.

Zira Üstad Bediüzzaman Hazretleri diyor ki;

İman hem nurdur, hem kuvvettir.

Hakiki imanı elde eden adam kinata meydan okuyabilir.

İman gerçekten insanı insan eder, belki insanı sultan eder.

Erdoğanın bütün dünya keferetül fecerelerine karşı iman gücüyle dile getirdiği hakikatler, ne ilktir ne de son olacaktır.

İnşallah büyük bir maddi ve manevi zaferle bu tür değerli sloganları daha da kullanacaktır.

Erdoğanın bu yeni girişimlerine rağmen, bize göre en çarpıcı olay da New Yorkta BM Genel Kurulu binasının karşısında 35 katlı Türk Evi binasının temelinin atılmasıdır.

Hele dünkü o görüntü; temel atma töreninde okunan Kuran-ı Kerim ve dualar, ABD ve batı dünyasına yeniden İslamın yüce değerlerini hatırlatma usulüdür.

FETÖ, PYD, Kemalist ve Seküler anlayışlı batıl bir rejime rağmen, Erdoğan basıp geçiyor, hem de tank paletleri gibi hükmen ve manen ezerek geçiyor.

Kim ne derse desin.

Bu İslamın sesidir.

Yeniden bir Osmanlının sesidir.

Bilal-i Habeşinin okuduğu ezanın gür sedasıdır.

Kesinlikle yanlış anlaşılmasın, biz burada Erdoğanın propagandası için bu cümleleri kullanmıyoruz.

Ne kendisinin buna ihtiyacı var.

Ne de biz o yalakalığı yaparız.

Aklımızın kenarından dahi geçirmiyoruz.

Ama bu bir gerçektir ki haksızlığa karşı susan dilsiz şeytanlardan olmamak için, günümüzde yaşanmakta olan küfrün ve mezalimin karanlığına paydos demek isteyen Türkiye Cumhuriyetinin bir Cumhurbaşkanı vardır, bir lideri vardır.

Bütün İslam dünyasının ve Ortadoğunun yegne bir ümit kaynağı vardır.

BM Genel Kurul binasının karşısında Erdoğan tarafından temeli atılan bu bina, bize göre FETÖnün, PYDnin, PKKnın, hatta terör odaklarından en eskilerinden birisi olan DHKP-Cnin, Kemalizmin, laikçilerin, CHPnin batıl anlayışlarına artık gölge çekmiştir.

çin Seddi gibi bir kale kurulmuştur.

O 35 katlı bina Türkiyenin sembolize edilmiş bir bayrağıdır ve Türkiyeyi orada dünyaya yansıtıyor.

FETÖnün, PYDnin, PKKnın, DHKP-Cnin, DEAŞın ne haddi var ki Erdoğanın semtine uğrasınlar.

Yüce Rabbim Erdoğana bereketli ve uğurlu ömür versin.

Özellikle milletimizin, yani Türkiye insanının ve diğer İslam ülkelerinin başına sayeban olsun.

En derin saygı ve sevgilerimle.