İnci, genellikle deniz veya tatlı su istiridyelerinin içinde oluşan bir değerli mücevherdir. İnci oluşumu, bir istiridye veya midye içindeki yabancı bir cisim (örneğin, bir kum tanesi) nedeniyle başlar. İstiridye, bu yabancı cismin etrafına katmanlar halinde bir madde olan nacre (sedef) salgılar. Bu süreç, zamanla katmanlar biriktikçe inciyi oluşturur.

İnci üretimi genellikle sıcak ve tropikal bölgelerdeki denizlerde veya tatlı su göletlerinde gerçekleşir. Bazı ülkeler ve bölgeler, inci endüstrisinin geleneksel olarak yoğun olduğu yerlerdir. Japonyada Akoya istiridyeleri, Japonyanın ünlü inci üretim bölgelerindendir. Japonya, inci kültürü konusunda uzun bir geçmişe sahiptir. çinde Tatlı su istiridyelerinden elde edilen tatlı su incileri, çinde önemli bir endüstridir. Hint Okyanusunda Avustralya, Tahiti, Endonezya ve diğer Hint Okyanusundaki adalarda da inci üretimi yaygındır. Basra Körfezinde ise Tarihsel olarak Basra Körfezi bölgesi, inci ticareti için önemli bir bölge olmuştur.

İnci, doğal oluşumu yanı sıra çiftliklerde yetiştirilerek de elde edilebilir. İnci çiftlikçiliği, istiridyelerin kontrol altında büyütülmesi ve inci üretimi sürecinin yönlendirilmesi anlamına gelir.

İnci kelimesi, genellikle değerli bir madde olan inciye veya geniş bir anlamda, sedefli bir parlaklıkla parlayan herhangi bir şeye atıfta bulunabilir. Bunun yanı sıra dil bilgisi terimi olarak inci, bir cümle içinde öznenin başına gelerek cümleyi süsleyen, anlam katmaya yönelik kullanılan bir dil figürüdür. İnci, bazen gözyaşları için kullanılır. İnci gibi gözyaşları tabiri, berrak ve parlak gözyaşlarını anlatmak için kullanılabilir. Takı sektöründe de inci kullanılarak yapılan mücevherler, özellikle inci yüzük, inci küpe gibi ürünler popülerdir. İncinin isim olarak da kullanıldığını belirtebiliriz.