AZİZ BARNABAS İNCİLİ VE DİĞERLERİ (5)
Eklenme: 21.11.2009 00:00:00

Aziz Barnabas İncilinin Genelkurmay Başkanlığı Özel Harp Dairesinde bulunan ,bu 4.nüshası üzerinde Karbon Metodu ile inceleme yapıldığı, kutsal metinlerin yazılı olduğu özel parşömen kağıtlarının Millattan Önceki yıllarda üretildiği, üzerindeki Süryani alfabesi ile Aramice yazılmış ilahi metinlerin yazım tarihinin M.S. 80 yılına ait olduğunun tespiti Türkiyede yapılmıştır. Böyle bir iddia vardır.

Hz.İsa Aleyhisselamın 12 Havarisi vardı. Aziz Barnabas onun havarilerinden birisi olmayıp, Vahiy Katibi idi.

Hz.İsa Kuduste Zeytin dağında İlahi Emirleri aldıktan sonra bunları Vahiy Katibi durumunda olan ve o dönemde daha çok genç yaşta bulunan Aziz Barnabasa yazdırdı. Geçen yazılarımda da belirttiğim üzere Hz.İsa aleyhisselam Aramice konuşuyordu. Aziz Barnabas İncili de Aramice lisanla yazılmıştır.

Bu İncilin değişik nüshalarının Avrupadan İnglizceye çevrildiği söylenmektedir. Ancak İngilizceye çevrilen Aziz Barnabas İncili ile Türkiyede Genelkurmayda saklandığı söylenen Barnabas İncilinin aynı metinler olup olmadığını şu an için bilmiyoruz.

Apokrif İncillerden birisi sayılan Barnabas İncilindeki Temel İman Akidesinin "Allahın varlığı, birliği, Hz.İsanın onun bir kelimullahı olduğu, geçmiş kavimlerin başlarına gelen olaylardan söz ettiği ve "Faraklit" isimli birisinin kendisinden sonra dünyaya gelerek bu İman esaslarını yaymaya devam edeceği, putçuluğu ortadan kaldıracağından" söz ettiğini Hamza Hocagil yaptığı tercümelerde ifade etmektedir.

Ancak 40 sayfa kadarını tercüme ettiği söylenen Hamza Hocagilin bu tercüme işini sonlandırmasına engel olunduğundan söz edilmektedir.

Şimdi 5 günden beri sürdürdüğümüz bu yazı dizimiz ile elbetteki varmak istediğimiz bir sonuç vardır.

Hırıstiyan dünyasının elinde bulunan İnciller 345 li yıllara ait olup, bunlar Grekçe metinlerdir.

Bu grekçe metinlerden yapılan tercümeler sonucunda Hırıstiyanların İman ve Amel dünyaları şekillenmiştir. Biz onların İman ve Amel dünyalarının şekillenmesinde yer alan Kanonik İncillerin ifadelerine bir beyanda bulunacak değiliz.

Ama tabiiki şunları sormaktan ta geri durmamalıyız.

Aziz Barnabas Hırıstiyanlık dünyasının önemli isimlerinden birisi mi değil mi?

O Hz. İsa Aleyhisselama Vahiy Katipliği yaptı mı yapmadı mı?

Hz.İsa Aleyhisselam Grekçe mi, yoksa Arami dilinde mi konuştu?

Hz.İsa Aleyhisselam Arami dilinde konuştuğuna ve verilen bilgilere göre Aziz Barnabas İncili de Arami dilinde yazıldığına göre, bu bulunan metinler en eski metinler değil midir?

Şimdi Hükümetimize ve özellikle Kültür Bakanımıza sesleniyorum.

Hakkari Uludere ilçesinde bulunan ve şu anda Genelkurmay Özel Harp Dairesinde muhafaza edildiği söylenen Aziz Barnabas İncilinin orijinali yerli yerinde durumor mu, durmuyor mu?

Barnabas İncilinin orijinal metinlerinin getirilişi sırasında Jandarma tarafından yakalandığı ve ilgililer hakkında ceza davası açıldığı doğrumudur? O dosyanın gün yüzüne çıkarılması çok bir şey değildir. Zira Sıkıyönetim Mahkemeleri kaldırıldığında, Diyarbakır Mahkemelerindeki bu dosyalar, onların yerine kurulan Devlet Güvenlik Mahkemelerine devredildi. Özelliği sebebiyle bu dosya Askerlerin elinde tutulmuş olabilir mi?

Eğer bu İncilin orijinal metni Genelkurmayda ise, bir bilim heyetinin  karbon metodu uygulayarak, parşömenlerinin hangi yıllarda imal edildiği ve kutsal metinlerin hangi yıllarda yazıldığı neden araştırılmıyor?

İddia edildiği gibi kutsal metinlerin kağıtları M.Ö. ki yıllarda imal edildiği ve metinlerin M.S.80 yılında yazıldığı sabit olur ise,Hz.İsa Aleyhisselamın konuştuğu Arami dilinde  en eski Kutsal İncil metinlerine ulaşmış olacağız. O zaman derhal bu metinlerin bir bilim heyetine , gerekli GÜVENLİK SAĞLANDIKTAN SONRA, tercüme ettirilerek tüm insanlığın hizmetine sunulması gerekmez mi?

Bu tercüme işinden sonra, söz konusu metinlerin TOPKAPI SARAY MÜZESİNE intikali sağlanarak ziyarete açılması büyük bir hizmet olmaz mı?

Bu işlem İncillerin yazılmadığı, kulaktan kulağa anlatılarak Grekçe metinler halinde muhafaza edildiği ,345 li yıllarda İznik Konsilinde ise bu Grekçe metinlerden Kanonik vasfa sahip dördünün kabul edilerek Hırıstiyanlığın esasının oluşturulduğu yolundaki işlemlerin tartışılmaya açılmasını gündeme taşıyacaktır.

Acaba böyle bir tartışmanın yaşanmasından endişe mi edilmektedir? Aman bunu başlatan biz olmayalım, kim başlatıyor ise başlatsın, bize ne demeye gerçekten hakkımız var mı?

Yoksa bütün bu anlatılanlar bir faraziye mi? Genelkurmay Başkanlığı Özel Harp Dairesinde böyle bir metin yok mu?

Eğer öyle ise, bu konuda neden bir açıklama yapılmıyor?

Hükümetimiz ve özellikle bu konularda çok duyarlı olduğunu bildiğimiz Kültür ve Turizm Bakanımız Ertuğrul Günay bey, konuyu muallakta bırakmayacak düşüncede ve yetkinlikte bir insan. Lütfen olayı incelesin, metinler bir yere gitmedi ise, hala elde duruyor ise, Uluslar arası bir heyet teşkil ederek olayı inceletsin ve varsa metinler tercüme edilerek insanlığın hizmetine sunulsun. Yoksa da tüm kamuoyunun, artık bu tür tartışmalardan uzak kalmasını sağlayacak bir açıklama yapsın. Dileğimiz ve temennimiz budur.

Bir kolaylık olsun diye Sayın Bakanımıza telefonlarımı veriyorum. 0505 777 21 07- 0 532 631 28 94   , 0 312 417 03 63     -      417 25 85. 

Ben bu işin gerçek yönünün ortaya çıkarılmasını, eldeki metinler orijinal ise araştırılarak insanlığın hizmetine sunulmasını, Hz.İsa Aleyhissemala İncilin vahyedildiği kadar önemli olduğunu düşünüyorum.

Bunu becerebilen dünyada en önemli bir şerefi elde eder.

Ukbasında da ,Hz.İsa Aleyhissemalın 13.Havarisi gibi muamele görür.

Faraklitin en yakın komşusu olur.