Halk tarafından darbeci baro ismi ile nitelenen İstanbul Barosu, kendin pişir kendin ye kabilinden bir işlemle HSYK başkan vekili Kadir Özbeke, Mahmut Esat Bozkurt Hukuk ödülü vermiş. Mahmut Esat Atatürkün Reisicumhur olduğu dönemde, yani 1930 yılında,Adalet Bakanlığı yaptı. Aslında bir cümlede ne çok şeyi izah ettiğimizi gayet iyi anlıyorsunuz. Makaleyi daha fazla uzatmaya gerek yok, ama biraz tarihi bilgilerimizin tazelenmesi, konunun daha iyi anlaşılmasına imkan verir kanaatindeyim. Mahmut Esat Bozkurta soyismini Atatürk vermiş. Fransız Lotus gemisi ile Türk Bozkurt gemisi 1927 yılında çarpışmış ve bu çarpışma sonucunda, 7 Türk vatandaşı ölmüştü. Bu dava Lahey Adalet divanında görüldü. Davayı Türkiye adına Mahmut Esat takip etti. Davayı Türkiye kazandı. Bunun üzerine Atatürk, Mahmut Esata Bozkurt soyismini verdi. Mahmut Esat 1930 yılında Adalet Bakanlığı yaptı. 19.Eylül.1930 tarihinde Ağrıda cereyan eden Koçgiri Kürt İsyanının bastırılmasından sonra, Türkiye Cumhuriyetinin Adalet Bakanı sıfatı ile "Türk bu ülkenin yegane efendisi, yegane sahibidir. Saf Türk soyundan olmayanların bu memlekette bir tek hakları vardır,Hizmetçi Olma, köle olma hakkı. Dost, düşman ve hatta dağlar bu hakikatı böyle bilsinler" sözleri çok meşhurdur. Onun söylediklerinin daha fazlasını yazarak moralinizin bozulmasını istemem, ama şu görüşlerini de yazmaktan geçmem yanlış olur. Çünkü bu şahsı daha iyi tanımaya vesile olmamız gerekir. O, "Hilafetin Türklüğe zararlarını şöyle sıralıyor. Hilafet, laiklikle uzlaşamazdı. Yeni Türk cumhuriyetini laik kılmak birkaç bakımdan zorunlu idi. 1-Dinle devleti biri birinden ayırararak modern bir Cumhuriyet kurmak, 2-Dini , Türkün ilerleme adımlarının önünde engel olmaktan çıkarmak, 3-Modası ve manası yok olmuş, bütün bir tarih içinde Türke , yalnız ve sadece zararı dokunmuş böyle bir kurumu yok etmek, 4-Ulusal duyguları uyuşukluktan korumak ve ona ilerleme hızı vermek için. İşte bu kişi için İstanbul Barosu Hukuk ödülü düzenliyor ve bu ödülü HSYK başkan vekili Kadir Özbeke veriyor. Bu düşüncenin insanları iş başına gelinceye kadar, Türkiye insanı/Türkü, Kürdü, Lazı , Çerkezi el hasıl bütün Anadolu halkı, yani Osmanlı/ hiçbir zaman batının kulu ve kölesi olmamıştı. Ama ne zamanki bunlar iş başına geldiler, çok değil, 20-25 sene içerisinde, önceleri yüzbinlerce, sonraları milyonlarca insanımız, batı dünyasının köleliği için, sınır kapılarına hücum ettiler. Coniler, Hanslar tarafından sınır kapılarında insanlarımızın hayvanlar gibi dişlerine bakıldı. Isıracak kadar sağlam dişe sahip olanlar, hangar niteliğindeki katarlara bindirilip, batıya götürüldüler. Caddelerde çöpçülük, maden ocaklarında işçilik yaptılar, tuvaletlerde temizlediler. Saf soyumuzun çektiği ızdırabı dağlar, taşlar duydu. Şimdi sınırları açın, ülkenin yarısının bir günde boşalacağına kalıbımı basarım. İnsanlarımızı uyguladıkları politikalar ile dünya alemin kulu, kölesi yapanlar adına Hukuk Ödülü düzenleniyor.Ve bu ödül , 1930 lu yılların vesayet rejimini özleyerek davranışlarını düzenleme çabası içerisinde olanlardan birisine veriliyor. Mahmut Esat Bozkurt ismi ile Kadir Özbek ismi biri birine çok yakışıyor. Bozbeközkurt olsun.