CHP ÜZERİNE ÇEŞİTLEMELER(2)
Eklenme: 11.02.2011 00:00:00

2.Yazı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Mısırda meydana gelen olaylarla ilgili olarak Sayın Başbakanın konuşmasını eleştirmiş ve irticali konuştuğunda yanlış yapıyor demiş.

Kılıçdaroğlu iç meseleler ile ilgili olarak konuştuğunuzda hata yaparsanız, özür dilersiniz iş biter, ama dış ilişkiler bakımından yaptığınız hataların telafisi zordur, bakınız Cezayirin bağımsızlığının BM lerde oylanması sırasında Türkiyenin verdiği red oyu hala önümüze konulup duruyor demiş ve böylece Mısır halkının intifadasına Sayın Başbakanın verdiği desteği eleştirmiş. Eleştirmiş, eleştirmiş de yine sapla samanı biri birine karıştırmış. Cezayirin BM lerde bağımsızlığının oylandığı sırada Türkiyenin verdiği red oyu, Cumhuriyetimizin en büyük ayıplarından birisidir. Rahmetli Turgut Özal zamanında bu konuda Cezayirden özür dilendi.

Mısır halkının hak, özgürlük, hürriyet, ekmek mücadelesi için ayağa kalktığı, Filistinli kardeşleri can çekişirken kılını kıpırdatmayan son Firavuna karşı ayaklandığı bir sırada, bunu görmemek, buna destek olmamak için, herhalde CHP nin Ergekoncu tarafında bulunmak gerekir. O zamanda sapla samanı biri birine karıştırmış olursunuz.

3.Yazı.

Kemal Bey, Başbakanın irticalen konuştuğunda hata yapıyor demesi en büyük hatadır.

Esasen Sayın Başbakan irticali konuştuğunda çok daha tesirli oluyor. Bunun bir çok örneği vardır, ama enfes olanı DAVOS konuşmasıdır. Kağıda bakmadan, gönülden koparak ardı arkasına gelen o cümleler tarih kitaplarına geçti.

İşte o konuşmadan aklımda kalanlar.

"Sayın Perez siz benden yaşlısınız, sesin benden çok çıkıyor, ama benim sesim sizinki kadar yüksek çıkmayacak. Sesinin bu kadar yüksek çıkışının sebebi, içerisinde bulunduğunuz suçluluk psikolojisidir. Öldürmeye gelince siz bunu çok iyi bilirsiniz. Plajlarda aileleri ile birlikte piknik yapan çocukları nasıl öldürdüğünüzü hepimiz biliyoruz. Ülkenizde Başbakanlık yapan kişiler bana, biz tanklarımızın üzerinde Filistine girdiğimizde kendimizi bir başka mutlu hissediyoruz demişlerdi. İstersen isimlerini şimdi sana verebilirim. Burada şu zulme alkış tutanları da ayıplıyorum, bu çocukların ölümüne alkış tutmak öyle sanıyorum ki, ayrı bir insanlık suçudur. Bu gerçekleri bir tarafa atamayız. Şimdi sana iki son sözüm olacak. Bakınız Tevrat 6.maddesinde derki( 10 emri kastediyor) Öldürmeyeceksin, burada öldürme var. Bir Yahudi olan Girard Adramoni "İsrail Barbarlığı zalimliğin de ötesinde bir şey haline gelmiştir" diyor. Diğer taraftan İsrail ordusunda askerlik görevi yapmış olan Avi Şalom, İsrail yöneticilerine hitaben, "İsraile haydut devlet vasfını kazandırdınız" uyarısında bulunuyor.

Sayın Başbakanın kağıttan yaptığı konuşmalardan hangisi bu kadar akılda kaldı? Sayın Başbakan konu başlıklarını not edip, irticali konuşmalar yapmaya başlasın, o zaman gününüzü görürsünüz.

4.Yazı. Kıbrıslılar 15 bin kişi ile gösteri yaptılar. Orada Türkiyeye yönelik olarak ancak Rumların ifade edebileceği sözlerle saldırdılar. Onların bu saldırılarını yapan, yapmaya kalkışan bir başka helal süt emmiş kimse yok.

Cenabı Allahın "evlatlarınız ve mallarınız sizin için düşmandır" ayetine bir daha kulak verdim.

Türkiye işçisinin, köylüsünün, memurunun verdiği vergilerle 37 seneden beri Kıbrısı tabir caiz ise besliyor.

Nasip oldu Kıbrısa bir kez gittim. Üretmeyen, sürekli olarak tüketmeye alışmış, gece yarılarına kadar eğelenen, öğlenlere kadar yatan bu insanlar, büyük paralarla günlerini gün ediyorlar.

Başbakanlık Müsteşarının maaşının iki katını alan Kıbrıslılardan, Rum karılarının sütünü emenler, Türkiyeye pılını pırtını topla, işçini köylünü al stir ol git diye pankart açtılar.

Bu yetmiyormuş gibi yaptıkları toplantılarında Kıbrıs Rum kesiminin bayraklarını taşıdılar.

Kıbrıs Hükümeti bu işe en küçük bir tepki vermedi. Bunun üzerine Sayın Başbakan yapılanın yanlış ve kabul edilemez olduğunu, iftira ve hakaret eden kişiler hakkında işlem yapılması çağrısında bulundu. Türkiyenin gönderdiği paralarla gününü gün edenlerin hakaretine daha fazla tahammül edilemeyeceğini bildirdi.

Kemal Kılıçdaroğlu buna da kızmış. Başbakan Kıbrıslılara besleme dedi diye çıkışıyor. Adamlar 73 Milyon Türkiyeliye ha s. Tir çekmiş,  buna bir şey demiyorsun, ya bari yediğiniz çanağı pisletmeyin diyen insana kızıyorsun. Kemal Bey eskiden beri eğriye doğru, doğruya eğriyi yumuşak bir dille söyleyince, kimse farkında olmaz inancında olan bir insan. Kemal bu tavrından vazgeçmeli. Millet keriz değil.