KEMAL KILIÇDAROĞLU ÜZERİNE
Eklenme: 1.04.2010 00:00:00

Kılıçdaroğlunun belgeli siyaset anlayışına bir diyeceğim yok. Gerçekten siyasilerin konuştukları zaman ellerinde belge olması, bunlara dayanmaları çok önemlidir. TBMM sinde Sayın Kılıçdaroğlu Belgeli siyaset yapmaya çalıştığı günlerde hep karşısında oturur ve onu dikkatle izlemeye çalışırdım. Yeni değil, bundan iki sene önce yazdığım bir yazıda, Kılıçdaroğlu, belgeli siyaset yapıyorum  "ön kabulü" nü herkesin zihnine yerleştirir, o şekilde kürsüye çıkar ve o psikolojik baskı nedeniyle kimsenin gıkının çıkmayacağını zannederek konuşmaya başlardı. Ama onu çok iyi takip ettiğinizde, 2004 yılının bir olayını anlatırken, birden 1994 lü yıllara gittiğini, elindeki belgenin de bundan ibaret olduğunu anlardınız. Bu gibi durumalarda , özellikle hukuk adına yaptığı açıklamalarda ben kendisine yerimden müdahale eder, "Kemal bey size yakışmıyor, doğruları söyleyin ve lütfen işi mecrasından saptırmayın, bu dedikleriniz 10 yıl öncesine ait, elinizdeki belgenin de sıhhati tartışmalı" diye karşı koyardım. O anda bütün konsantrasyonu bozulur, o meşhur deyimi ile " arkadaşlar lütfen yerimizden konuşmayalım, siz de kürsüye gelir görüşlerinizi açıklarsınız ,niçin müdahale ediyorsunuz,konuşmamın bitiminde elimdeki belgelerin birer örneğini size vereceğim"der, artık geçerliğini yitiren ve ne olduğu belli olmayan o belgeleri ne o bize verir ve nede biz ondan isteme gereğini duyardık. 2009 Belediye seçimleri öncesinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile yaptığı televizyon tartışmasında elimde,süerkli belge var diye ortaya çıkmış, ama o elindeki belgelerin 1993 yılına ait olduğu bir şekilde anlaşılınca, ne var bunda, siz dört dönemdir Belediye Başkanı değilmisiniz diye , o günün şartlarında alınan kararları, bugüne taşımak istemişti. Kemal bey şimdi de Deniz Feneri soruşturmasına ilişkin olarak elimde ıslak imzalı belge var, paraların kimlere verildiği ortaya çıktı, bu 4,580.000 Euroluk bir belgedir diyor. Bu belgelerden birine bakıldığında; Almanya Deniz Feneri e.V. ye ait 400.000 Euroluk parayı Hakkı Sadaldan elden teslim aldım, ibaresinin yazılı olduğu , teslim tarihini de içeren bu belgenin alt kısmında teslim eden olarak Hakkı Sadalın, teslim alan olarak ta ,İzzet Kurumun imzasının olduğu görülüyor. Diğer belgeler de hep aynı biçimde düzenlenmiş. Bu belgeler doğru, ama bu belgelerin Türkiye ile ne iligisi var? Sayın Kılıçdaroğlu basının karşısına çıkmış, Deniz Feneri davasını nazara vererek, işte ıslak imzalı belgeler , ancak bu paraların bu kişilerden nerelere gittiğini araştırmak gerekir diye de ilave ediyor. İŞTE MÜHİM OLAN O, ONU BULUP ORTAYA ÇIKAR. Tabii ki Kemal Bey, bu belgelerle ortaya çıkarken, "bakın yine yapacağını yaptı, belgeli muhalefetini sürdürdü ve sanki Türkiyede de soruşturması süren Deniz Feneri davasının püf noktasını , herkesten önce o yakaladı,havasını vermeye çalışıyor. Ama böyle bir şey yok. Ve o belgenin Türkiye ile bir irtibatı yok. O bunu inşallah TBMM sinde de gündeme getirir de, arkadaşlar, KEMAL BEY,KEMAL BEY O BELGELERİN TÜRKİYE DENİZ FENERİ SORUŞTURMASI İLE NE İLGİSİ VAR, YİNE İŞİ MECRASINDAN SAPTIRDIN DİYE LAF ATARLAR,  o da her zamanki birazcık mahcup hali ile/hatta biraz kızararak/ "efendim neden yerinizden konuşuyorsunuz, işte kürsü gelir burada siz de görüşlerinizi açıklarsınız" der ve ben o hale rastlarsam, geçmişi yad eder ,kıs kıs gülerim. Kemal bey aslında bu son çıkışı ile ISLAK İMZA MESELESİNE(Albay Dursun Çiçek) ATIFTA BULUNUYOR, ıslak ise ıslak, hükümete hadi bakalım gerekli işlemi yapın demeye getiriyor. Şimdi hükümet senin ibraz etmiş olduğun ıslak imzalı belgeler sebebiyle,doğrudan doğruya Almanya Deniz Feneri e.V. derneğinin işlemlerini ilgilendiren konularda ne yapsın? Almanyada işlendiği var sayılan bir suçlama ile ilgili olarak Türkiye ne yapabilir? Ama Kemal Bey arkadaşım, siz Türkiyedeki ıslak imzalı belgelerle ilgili olarak birşeyler yapabilirsiniz. Mesala Balyoz Eylem Planındaki belgelerle ilgili olarak bir çalışma yaptınız mı? Bu eylem planını düzenleyenlerin belgelerini incelediniz mi? Islak imzalarını görme zahmetine katlandınız mı? Tankların dehşet görüntüleri var, İstanbulun her köşe başına birer tank yerleştirdik mi, nefeslerini keseriz, bu işte merhamet yok,tepeleme var, biz önce kendi içimizdeki hayinleri(Asker Arkadaşlarını) bertaraf edeceğiz diyen Çetin Doğan ve arkadaşlarının tutumu için tek bir kelime ağzınızdan çıktı mı? Yine Balyoz eylem planındaki ses kayıtlarının sahipleri olan Generallerle alakalı bir açıklama yaptınız mı? Tuğgeneral Levent Ersözün Şırnak/Cizrede görev yaptığı sırada isminin karıştığı katliam gibi eylemler nedeniyle bir ekip oluşturarak MAĞDUR VATANDAŞLARI DİNLEDİNİZ Mİ? Yine Şırnak Havalisinde görev yaptığı sırada ismi bir sürü cinayete karışan Albay Cemal Temizözle ilgili olarak , başlarında İzmir Milletvekili Ahmet Ersinin olduğu bir ekip oluşturup araştırma yapmayı düşündünüz mü? Şimdi koğuşturma aşamasında olan bu dosylarda çok ISLAK İMZALI belgeler var. Dursun Çiçekin ıslak imzasından sadır olan Ak Partiyi bitirme ve Fethullah Gülen cemaatini yok etme eylem planı hakkında hiç fikir beyan ettiniz mi? 4 defa en yetkin kurumların tasdikinden geçen ıslak imzalı belge için, hala araştırma yapılsın sözlerini , o sakin uslubunuz ile eleştiri "bombardımanına" tuttunuz mu? Ben para pul işinde kim haksızlık yapanlar için, Kemal bey bunları neden araştırıyor, neden ortaya çıkarma gayretine giriyor tenkidinde değilim. Bu zaten benim gibi insanlar için mümkün değil. Ama Kemal beyin tek taraflı tabanca gibi davranmasını ciddiyetten uzak buluyorum. Amaaaaannn Kemal bey, Başta Seyyid RIZA ve oğlu olmak üzere Ehli Beyt kardeşlerimizin Dersimde maruz kaldıkları katliamı savunan Onur Öymeni affeti ve onunla paşa paşa el sıkıştı ya. Gerisi lafu güzaf. Hepsi "burdan bir Kemal Kılıçdaraoğlu geçti diyeler" isteğinden başka bir şey değil.