Hafta sonu Diyarbakırda akraba, esnaf, eş, dost ile beraber olduk. Ayın 21 i için bir ay öncesinden biletimi almıştım. Gidip gitmemekte mütereddittim. İrfan Rıza Yazıcıoğlu Bey, Ağabey madem biletin var  gel dedi. Gözüm kesmiyor, belli olmaz dedim. Aradan bir iki saat geçmeden Av.Mustafa Güran bey aradı, ağabey Diyarbakıra gidiyorum, bir diyeceğin var mı dedi. Yok, ama, benimde biletim var, gelip gelmemekte tereddüt ediyordum, artık gelmem "farz" oldu dedim.

Evimizin doğal gaz bağlantısı konusunda sorunlar yaşandığından, ilk defa Karayolları Misafirhanesinde kaldım.

Ooo Diyarbakırda siyaset kazanı fokur fokur kaynıyor.

İçeriden dışarıdan Milletvekilleri, bürokratlar, siyasete soyunan taze adamlar Ortalıkta dolanıp duruyorlar.

Kimileri paraları pulları olunca, her şeyin kendilerine ait olduğunu düşünüyor. Bu doğru bir yaklaşım değil. Ona baksan kumarcıdan, eroinciden parası daha çok olan kim var? onlar veya benzerleri gelsin siyasete otursun. İyi valla.

Diyarbakır Söz TV de Cuma günü haber programında bir soru üzerine, Ak Parti il başkanlığına gelecek kişinin "bilgili, görgülü, saygın, okumuş, Diyarbakır insanını temsilde zaafa düşmeyen, içeriden dışarıdan gelecek olan heyetlere karşı parti politikalarını anlatacak, eleştirilere cevap verecek, özetle Sayın Başbakanı İlde temsil edebilecek, eline, beline, diline hakim" birisinin iş başına getirilmesi lazım dedim.

Ortalık curcuna.

Vekil bir arkadaş bir ilçe başkanına ilçesinin durumunu sordu. Çok iyiyiz, herkes Ak Partili dedi.

Referandum ile ilgili olarak ilçelerin durumu gündeme geldi. Ortaya atılan beyanların hiçbiri doğru değildi. Özel olduğu için yazmayı uygun bulmuyorum.

Ama artık bütün Diyarbakırlı bilsin ki, Referandumda KATILIM BAKIMINDAN % 96 ile Çüngüş birinci, % 71,5 katılım ile Çermik ikincidir. Yaz aylarında Çermikliler ilçe dışında olmasa idi, katılım % 90 ları geçerdi.

Bunlar benim ilçelerim Babam Çermikli, Annem Çüngüşlü

Referandumda iki ilçede dükkan dükkan, kapı kapı parti teşkilatı ile dolaştım.

Cumartesi günü Çermikte idik. Yine dükkan dükkan hemşehrilerime merhaba dedim. Çaylar içtik, taziye ziyaretlerinde bulunduk. Onların şahsıma karşı hüsnü zanlarına sonsuz teşekkür ederim. Çok şükür bir tek insan ilçede bana sırtını dönmez.

Sağlığı yazacaktık bakın nerelere gittik.

Akşam Mustafa Güran beyler akrabalarında toplanmışlar, beni ve İrfan Beyi de çağırdılar. Gittik. Prof Dr Recep Işık bey, Faruk Işık bey, Arif Güran bey ve diğer akrabaları vardı.

Faruk Bey, Üniversite Hastanesi sahasına arabaların giriş çıkışının serbest hale getirilmesinden ötürü duyduğu memnuniyeti belirtti.

Başta Rektör Hanım olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür etti.

Cavit bey lütfen bunu yaz, bir daha oraya giriş çıkışı kimse ele geçirmesin, milleti mağdur etmesin, insanlar fakir, fukara, hastası var, acil giriş çıkış yapacak, ver 5 lira ver 10 lira. Bu durum gerçekten insanlarımızın moralini bozuyor. Aslında buradan Üniversitenin cebine de bir şey girmiyor, o, bu söz konusu alanı babasının çiftliği gibi kullanıyor. Lütfen getirilen uygulamadan duyulan memnuniyeti yaz, yapılan güzel işlerden MİLLETİN haberinin olduğunu ve onlara teşekkür ettiğini bilsinler dedi. Söz yazacağım dedim.

Orada gündeme gelmedi ama, bir diğer önemli konu şehir merkezindeki hastanelerin kapatılması oldu.

Birçok hemşehrimiz bu hastaneler boşaltıldı, buralar arsa haline getirilip, ona buna inşallah peşkeş çekilmez dediler. Bu durumdan çok endişe ediyoruz diye eklediler.

Ben bildiğim ve dilimin döndüğü kadarı ile asla böyle bir şey yok, orada modern biçimde hastaneler yapılacak ve milletin hizmetine sunulacak dedim. Zaten ben de o bölgedeki düzensizlikten ötürü çok canım sıkılıyor, niye burası böylesine girişi çıkışı belli olmayan bir gariphane diyordum.

Aklın yolu bir. Sağlık Bakanlığımız önemli bir projeyi hayata geçirmek için buradaki binaları boşaltmış.

Ama merak etmeyin Ankarada konuyu araştıracağım ve size en yakın zamanda bilgi vereceğim dedim.

Konuyu Sağlık Bakanlığından Yatırım Daire Başkanı Dr. İsmail Kaya bey ile konuştum. Söylediği şu: 1-Boşaltılan yerler kesinlikle arsaya çevrilip, spekülatörlere peşkeş çekilmeyecek.

2-Burada 400 yataklı kadın doğum, çocuk, acil hastanesi, 280 yataklı genel hastalar için olmak üzere 680 yataklı çok modern bir hastane yapılacak.

3-Konu ile ilgili olarak DPT na gerekli teklifler yapıldı.

4-DPT nin onayından sonra 2011-2013 yılları arasında inşaat  dönemi olacak.

5-2014 yılının başında bu hastane bitmiş olarak vatandaşlarımızın hizmetine sunmayı düşünüyoruz.

6-Bu hastanedeki odalar tek kişilik, en fazla iki kişilik olacak, eski koğuş sistemi hastane asla olmayacak.

7-Odalar duşlu, banyolu ve son teknolojik gelişmelere uygun yapılacak. Zaten bu hastanelerden Türkiyede 16 tanenin yapımı planlandı, birisi de çok önem verdiğimiz Diyarbakıra yapılacak dedi.

İsmail Bey teknik anlamda hastanenin daha çok özellikleri olacak, bunları şimdiden burada sayıp dökmenin anlamı yok,

Ama herkes , tüm Diyarbakır halkı bilsin ki, boşaltılan hastanelerin yeri asla ona buna peşkeş çekilmeyecek ve burada 680 yataklı çok modern bir hastane yapılacak dedi.

Tarihe böylece not düşmüş olduk.

Evet efendim, SAĞLIK OLSUN.