EY EMPERYALİST GÜCÜN KÖLELERİ..!!
Eklenme: 3/5/2020 12:00:00 AM

Evet sevgili okurlar!

Bir önceki günkü yazımızın başlığı olan Emperyalizm ve Şurekları ifadesinin yerine bugün Ey Emperyalist Gücün Köleleri! ifadesini başlığa çıkarıyoruz...

Kamuoyu adına, değerli inançlı ümmet adına, ülke adına, siyaset cambazlarına seslenerek diyoruz ki;

Ey emperyalist gücün köleleri ne yapıyorsunuz?

Nereye gidiyorsunuz?

Bu memleketi nereye götürüyorsunuz?

Nerdeyse 150 yıldan beri vatan hainliği yaparak emperyalist dış güçlerle işbirliği yapan, ülke siyasetini nerdeyse tümüyle onların adına kullanan ve onların namı hesabına meşru hükümete, sayın Cumhurbaşkanı Erdoğana karşı kin ve nefret besleyenler, siz kimin ve kimlerin uşağısınız?...

Bu işi kimin adına yapıyorsunuz?

Eğer, Büyük Millet Meclisinde dış ülkelere asker gönderme tezkeresinin çıkarılmasına karşı çıkıyorsanız bal gibi vatan hainisiniz?.

Düne kadar, yani yakın tarihimizde bizim hudutlarımız içerisinde bulunan ve her biri bir vilayetimiz olan Suriye gibi, Libya gibi, Mısır gibi, Tunus gibi eyaletlerimiz gaspçı emperyalist güçler tarafından elimizden alındı...

O büyük bütünlüğü, birer küçücük devletçiklere böldüren İngiliz ve Fransız emperyalist güçlerin adına konuşup hareket ediyorsanız kesinlikle emperyalistlerin hesabına çalışan katıksız birer ajansınız ve siyasetiniz siyaset değil sefalettir, fesattır ve helakettir.

İşte bu hakikatler karşısında sesleniyor ve diyoruz ki;

O yüce meclisimizin sefil, sarhoş kafalardan arındırılmış, inanmış sağlam kafalarla milleti temsil etme zamanı gelmiştir ve hatta geçmiştir.

Zira Esedi savunanlar varsa, ki vardır... Başta CHPdir, HDPdir ve onların şureksıdır (ortaklarıdır, yandaşlarıdır) bunların başını çeken de Kılıçdaroğludur.

Bu manada diyoruz ki artık yeter, bu milletin sinesinden, yakasından elinizi çekin.

Yıllar yılı yemişsiniz, zıkkımlanmışsınız, dünkü gibi Mecliste hep kavga görüntüsü vermişsiniz...

Akşamları gidip kafa çekiyorsunuz ve ben memleketi savunuyorum diyorsunuz.

Sizler, geçmişteki Lozana imza atan Mason kafa İsmet İnönünün uşaklarısınız.

Onlar, bu memlekete kırk yıl nasıl ihanet ettiyse, nasıl memleketin bin yıllık sermayesi olan İslam kültürünü erozyona uğrattılarsa, siz de hala o siyaseti millete yutturmaya çalışıyorsanız...

Ama nafile...

çünkü, zamanınız geçmiştir, bitmiştir işiniz...

Zira karşınızda toplumun yüzde 50den fazlasının oyunu alarak seçilen bir hükümet var, bir iktidar var, ordunun başında başkomutan durumunda olan bir Devlet Başkanı var, bir Recep Tayyip Erdoğan var.

Siz ne yaparsanız yapın bir şey elde edemezsiniz...

Sizin bu yapmış olduğunuz edepsizliktir, kimliksizliktir, fesattır, bozgunculuktur, makyajdır ve boyamadır.

Milletin karnı artık sizin bu palavralarınıza toktur.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan her şeyden evvel bir insandır, elbette ki insanlarda eksiklik, noksanlık veya yanlışlık olabilir.

Fakat iyiliklerin terazisi ağır basarsa o yanlışlıklar görünmez olur...

Erdoğanın terazisinde iyilik kefesi daha ağır basmıştır ve hala da ağır basmaktadır.

Siz ne yaparsanız yapın bu millet size riyaset ve başkanlık yetkilerini vermez, vermemiştir ve bundan sonra da vermeyecektir...

Boşuna çabalıyorsunuz, boşuna yoruluyorsunuz.

Zira Kılıçdaroğlunun yaptığı her konuşma dayanaksızdır, kimliksizdir, ölçüsü yoktur, tartısı da hiç yok.

Rastgele konuşuyor..

Ki, milletin karnı bu boş dolmalara artık doymuştur.

Evet sevgili dostlar!..

Malumunuz üzere dünkü Mecliste ortaya çıkan manzaranın ne kadar çirkin, ne kadar iğrenç olduğunu Türkiye kamuoyu gördü ve ibret aldı...

Kimlerin nasıl bizi temsil ettiğini, millet artık görmüştür.

Kılıçdaroğlunun yaptığı sadece göstermelik bir manzaradan ibaret olup toplumun nefretini çekmek için bu tür ahlaksızlıkları oluşturabiliyor...

Bu millet artık bu insanlara dur demelidir.

AK Parti, artık dıştan daha fazlasıyla iç düşmanlarla mücadele etmesi gerekir...

İç meselelere, eğilmesi lazım...

çünkü, masonik ve emperyalist kafaların uşakları, bu iç meseleleri büyük sorun haline getirmektedirler..

Artık devletin bütçelerini bunlara fazla çarçur etmemek gerekir.

Öyle inanıyoruz ki Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan bu iç meseleleri bizden daha iyi biliyor...

Ancak sorunların çözümü ne hikmetse sağlanamıyor?..

Bilemiyoruz..

Cumhurbaşkanı Erdoğanın eli bu kadar mı yetişiyor veyahut tenezzül mü etmiyor?

Her nedense zaman zaman bu tür olumsuzlukları Cumhuriyet Halk Parti tarafından millete seyrettiriyor olması da bize göre yanlıştır.

Zaman geçmeden hemen toparlamak lazım yoksa Kılıçdaroğlu bundan sonra her gün entrikalı bir havayla ülkede yeni yeni darbelerin ayak seslerinin gelmesine davetiye çıkarır.

Bu da, pusuda bekleyenlerin işine geliyor.

Bize göre Kılıçdaroğlunun artık ipini çekmek lazım, Meclisten kovmak lazım.

En derin saygı ve sevgilerimle