KEMALİZM VE İSLAM’A ATILAN PRANGA! (III)
Eklenme: 4/10/2018 12:00:00 AM

Evet, sevgili okurlar.

Dünkü sohbet köşemizde sizinle paylaşmak istediğim mevzu, güncelliğini koruyan çok önemli vakıalar silsilesiydi..

İslam düşmanlığı

Yakın tarihimiz, yani nereden bakarsanız bakın, 150 yıldan beridir devam ede gelmektedir

Ki günümüze dek kandırmaca kavramlarla ne yazık ki devlet yönetile gelmiştir

Ama yalnız Türkiye Cumhuriyeti devleti değil.

Tüm İslam ülkeleri öyle

I. Dünya Savaşından sonra ilga edilen İslam hilafeti sonrasında kurulan devletçiklerin başına getirilen piyon, amil, uşaklar, ne yazık ki Suudi Arabistandaki mevcut iktidara kadar ulaşmış durumda.

Zira Suudi Kral bile çıkıp Trumpın diliyle konuşuyor.

Diyor ki;

Suriyeden çıkma, Türkiye ilerlemesin.

Dünyanın muhafızını Amerika olarak düşünüyor.

Böylece bize göre o Suudi Arabistan Kralı harameyn-i şerifeyni temsil edemez durumda.

İslam dünyası her ne kadar oraya akın ediyor, para muslukları açılıyorsa da ne yazık ki o iktidar artık Müslümanların yanında yer alan iktidar değildir.

ABDnin direktif ve talimatları altında İsraili savunuyor ve Sisinin yanında yer alarak maddi para musluklarını açıyor onlara.

Bu itibarla bakınız, Cumhurbaşkanı Suriyenin Doğu Gutadaki kimyasal katliamına nasıl sert tepki gösteriyor.

Keşke şimdiye kadar, Müslüman ülkelerin gelen giden liderlerinin dörtte biri çıkıp da Sayın Erdoğanın misyonunu taşımış olsaydılar.

Onun gibi düşünmüş olabilseydiler.

Bugün İslam dünyası bu halde olmazdı.

Ey batı size yazıklar olsun! diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan devamla şöyle diyor;

Yavrucukları yine şehit ettiler.

Biz işte bu ikiyüzlülüğe, insanlık dışı politikaya isyan ediyoruz.

Ey batı; Doğu Gutadaki katliama ne zaman dönüp bakacaksınız?

Evvelki gün Siirtte konuşan Erdoğan, çok güzel ifadelerle batı dünyayı eleştirerek, verdi veriştirdi.

Ama kime diyorsun?

Erdoğan, her ne kadar böylesine haykırışlarıyla insanlığı uyarıyorsa da ne yazık ki batı dünyasında karakter ve gen olarak İslam dünyasının, Müslümanların düşmanlığından ötesi düşünülmüyor.

Bakınız, dün BM Genel Kurulundan şöyle bir karar çıktı.

Herkes lanetliyor.

Ama kimse yerinden de kıpırdamıyor.

Her şey sözde kalıyor.

Nitekim bundan 20-30 yıl önce Irak da aynı haldeydi.

Kendi özbeöz vatandaşlarını zehirli bombayla öldüren Saddam, darbeyle gelmişti ve nihayetinde darbeyle gitti.

Biz Iraka demokrasi getireceğiz diyen ABD, ne yazık ki hala da demokrasiyi Iraka getirmemiştir.

Bilakis son iki üç senedir DEAŞı soktu, Musulu, Kerkükü işgal ettirdi.

Şimdi de Şii bir lider olan Haydar El-İbadiyi devletin başına getirdi.

Ve Irak insanını inim inim inletiyor.

Şimdi sıra Suriyede

Nusayri, İslama inanmayan bir Generalin oğlu, fi tarihinde Fransada okumuş, onların derslerini ezberlemiş, gelmiş babasının yerinde oturmuş.

Devleti yönetiyormuş.

Hadi yönet bakalım, nasıl yönetiyorsun?

Milyonlarca insan Türkiyeye sığınmak zorunda kaldı.

Ve Türkiye dışında kimseden de bir ses çıkmadı.

Herhangi bir infial gösterilmedi.

Allah Türkiyeyi korusun.

Gerçekten endişeliyiz.

Eğer Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın başına bir şey gelirse, Türkiye de bu iki ülkeden geri kalmaz.

Bu nedenle biz her zaman yazılarımızda diyoruz ki;

Artık İslam dünyası uyanmalıdır.

Şuraya, buraya kulak asmamalıdır.

Kendi kaderini kendi çizmelidir.

Defalarca bu köşede yazdık, çizdik.

Bugün yine yazıyoruz.

Bediüzzaman Hazretleri, gerçekten İslam dünyasını Kuran çizgisine davet ediyor.

Batıl ve yanlış yollara sapmış siyasetle ilgili Müslümanları uyarıyor.

Ve diyor ki;

Ey lem-i İslm!

Uyan, Kurna sarıl, İslmiyete madd ve mnev bütün varlığınla müteveccih ol!

Ve Ey Kurna bin yıllık tarihinin şehadetiyle hdim olan ve İslmiyet nurunun zemin yüzünde nşiri bulunan yüksek ecdadın evldı!

Kurna yönel ve onu anlamaya, okumaya ve onu anlatacak, onun bu zamanda bir mucize-i mnevsi olan Nur Risalelerini mütala etmeye çalış.

Lisanın, Kurnın yetlerini leme duyururken, hal ve etvar ve ahlkın da onun mnsını neşretsin; lisan-ı hlinle de Kurnı oku.

O zaman sen, dünyanın efendisi, lemin reisi ve insaniyetin vasıta-i saadeti olursun.

Ey asırlardan beri Kurnın bayraktarlığı vazifesiyle cihanda en mukaddes ve muhterem bir mevki-i muallyı ihraz etmiş olan ecdadın evlt ve torunları!

Uyanınız!

lem-i İslmın fecr-i sdıkında gaflette bulunmak, katiyen akıl krı değil!

Yine lem-i İslmın intibahında rehber olmak, arkadaş, kardeş olmak için Kurnın ve imanın nuruyla münevver olarak İslmiyetin terbiyesiyle tekemmül edip hakik medeniyet-i insaniye ve terakki olan medeniyet-i İslmiyeye sarılmak ve onu, hal ve harektında kendine rehber eylemek lzımdır.

En derin saygı ve sevgilerimle.