KUR’AN, MU’CİZAT-I AHMEDİYE’NİN HAZİNESİDİR!?
Eklenme: 1/23/2024 12:00:00 AM

El hak.. Hiç kuşkusuz ki öyledir..

Kaldı ki Allahın kelamı olan İsra suresinin 88. Ayeti de bunu tescil ediyor..

Bakınız Ayetin mealine, ne diyor?..

De ki:

Andolsun, insanlar ve cinler bu Kuranın bir benzerini getirmek üzere toplansalar ve birbirlerine de destek olsalar, yine onun benzerini getiremezler.

*

Nitekim, Bediüzzaman Said-i Nurs hazretleri de Mucizt-ı Kurniye Risalesinde Ayet-i kerimeyi tefsir ediyor..

Sevgili okurlar..

Lütfen, can kulağıyla dinleyelim, okuyalım ve tabii ki yaşamımızın her anında hemhal olalım! çünkü rahmani bir faziletin, nurani ışığını, tüm kalbi derinliklere, zerk ediyor..

*

Der ki;

Elde Kurn gibi bir mucize-i bki varken,

Başka burhan aramak aklıma zid görünür.

Elde Kurn gibi bir burhan-ı hakikat varken,

Münkirleri ilzam için gönlüme sıklet mi gelir?

*

Üstad, devamla tefsirini şöyle sürdürüyor...

Şu sözün başında Beş Şuleyi yazmak niyet ettik.

Fakat Birinci Şulenin sonunda, eski hurufatla (harflerle) tab etmek için gayet süratle yazmaya mecbur olduk.

Hatta bazı gün yirmi otuz sahifeyi iki üç saat içinde yazıyorduk.

Onun için, Üç Şuleyi ihtisaren (kısaca), icmlen yazarak, İki Şuleyi de şimdilik terk ettik.

Bana ait kusurlar ve noksaniyetler ve işkl ve hatalara nazar-ı insaf ve müsamaha ile bakmalarını, ihvanlarımızdan bekleriz.

Bu Mucizt-ı Kurniye Risalesindeki ekser yetlerin her biri, ya mülhidler tarafından medar-ı tenkit olmuş veya ehl-i fen tarafından itiraza uğramış veya cinn ve ins şeytanların vesvese ve şüphelerine maruz olmuş yetlerdir.

İşte, bu Yirmi Beşinci Söz öyle bir tarzda o yetlerin hakikatlerini ve nüktelerini beyan etmiş ki, ehl-i ilhad ve fennin kusur zannettikleri noktalar iczın lemetı ve belğat-i Kurniyenin kemltının menşeleri olduğu, ilm kaideleriyle ispat edilmiş. Bulantı vermemek için, onların şüpheleri zikredilmeden cevab-ı kat verilmiş.

Güneş de akıp gider.

Ysin Sresi, 36:38. Ayet

Dağları da birer kazık yaptık.

Nebe Sresi, 78:7. Ayet gibi..

Yalnız Yirminci Sözün Birinci Makamında üç dört yette şüpheleri söylenmiş.

Hem bu Mucizt-ı Kurniye Risalesi gerçi gayet muhtasar ve acele yazılmış ise de fakat ilm-i belğat ve ulm-u Arabiye noktasında, limlere hayret verecek derecede limne ve derin, kuvvetli bir tarzda beyan edilmiş.

Gerçi her bahsinde her ehl-i dikkat tam anlamaz, istifade etmez.

Fakat o bahçede herkesin ehemmiyetli hissesi var.

Pek acele ve müşevveş (karışık) hletler içinde telif edildiğinden ifade ve ibaresinde kusur var olmasıyla beraber, ilim noktasında çok ehemmiyetli meselelerin hakikatini beyan etmiş.

*

Sevgili okurlar...

Tefsirindeki her satırda iman meşalesini daha bir gürleştiren Üstad, anlatımına devam ediyor

Ve diyor ki;

Mahzen-i mucizat ve mucize-i kübr-yı Ahmediye (a.s.m.) olan Kurn-ı Hakm-i Mucizül-Beyanın hadsiz vücuh-u iczından kırka yakın vücuh-u icziyeyi Arab risalelerimde ve Arab Risale-i Nurda ve İşrtül-İcz namındaki tefsirimde ve geçen şu yirmi dört Sözlerde işaretler etmişiz. Şimdi, onlardan yalnız beş vechini bir derece beyan ve sair vücuhu içlerinde icmlen derc ederek ve bir mukaddime ile onun tarif ve mahiyetine işaret edeceğiz.

Mukaddime

Üç cüzdür.

BİRİNCİ CÜZ: Kurn nedir, tarifi nasıldır?

Elcevap: On Dokuzuncu Sözde beyan edildiği ve sair Sözlerde ispat edildiği gibi,

Kurn,

şu kitab-ı kebir-i kinatın (büyük kitap durumundaki kinatın) bir tercüme-i ezeliyesi (ezeli tercümesi)

ve yt-ı tekvniyeyi okuyan mütenevvi dillerinin tercüman-ı ebedsi,

ve şu lem-i gayb ve şehadet kitabının müfessiri,

ve zeminde ve gökte gizli esm-i İlhiyenin mnev hazinelerinin keşşafı,

ve sutr-u hdistın altında muzmer hakaikin miftahı, (anahtarı)

ve lem-i şehadette lem-i gaybın lisanı,

ve şu lem-i şehadet perdesi arkasında olan lem-i gayb cihetinden gelen iltiftt-ı ebediye-i Rahmniye ve hitbt-ı ezeliye-i Sübhniyenin hazinesi,

ve şu İslmiyet lem-i mnevsinin güneşi, temeli, hendesesi,

ve avlim-i uhreviyenin mukaddes haritası,

ve Zt ve sıft ve esm ve şun-u İlhiyenin kavl-i şrihi, tefsir-i vzıhı, burhan-ı ktıı, tercüman-ı stıı,

ve şu lem-i insaniyetin mürebbsi,

ve insaniyet-i kübr olan İslmiyetin m ve ziyası,

ve nev-i beşerin hikmet-i hakikiyesi,

ve insaniyeti saadete sevk eden hakik mürşidi ve hdsi,

ve insana hem bir kitab-ı şeriat,

hem bir kitab-ı dua,

hem bir kitab-ı hikmet,

hem bir kitab-ı ubdiyet,

hem bir kitab-ı emir ve davet,

hem bir kitab-ı zikir,

hem bir kitab-ı fikir,

hem bütün insanın bütün hct-ı mneviyesine merci olacak çok kitapları tazammun eden tek, cmi bir kitab-ı mukaddestir.

*

Devam ediyor Üstad..

Hem bütün evliya ve sıddıkn ve uref ve muhakkıknin muhtelif meşreplerine ve ayrı ayrı mesleklerine, herbirindeki meşrebin mezkına lyık ve o meşrebi tenvir edecek ve herbir mesleğin meskına muvafık ve onu tasvir edecek birer risale ibraz eden mukaddes bir kütüphane hükmünde bir kitab-ı semvdir.

Kurn Arş-ı zamdan, İsm-i zamdan, her ismin mertebe-i zamından geldiği için, On İkinci Sözde beyan ve ispat edildiği gibi,

Kurn,

bütün lemlerin Rabbi itibarıyla Allahın kelmıdır;

hem bütün mevcudatın İlhı ünvanıyla Allahın fermanıdır;

hem bütün semvt ve arzın Hlıkı namına bir hitaptır;

hem rububiyet-i mutlaka cihetinde bir müklemedir (ilahi konuşmadır)

hem saltanat-ı mme-i Sübhniye hesabına bir hutbe-i ezeliyedir;

hem rahmet-i vsia-i muhta nokta-i nazarında bir defter-i iltiftt-ı Rahmniyedir;

hem Ulhiyetin azamet-i haşmeti haysiyetiyle, başlarında bazan şifre bulunan bir muhabere mecmuasıdır;

hem İsm-i zamın muhitinden nüzul ile Arş-ı zamın bütün muhatabına bakan ve teftiş eden hikmetfeşan bir kitab-ı mukaddestir.

*

Üstad Bediüzzaman Hazretleri sözlerini şöyle tamamlıyor..

Ve şu sırdandır ki, Kelmullah ünvanı, keml-i liyakatle Kurna verilmiş ve daima da veriliyor.

Kurndan sonra sair enbiyanın kütüp ve suhufları derecesi gelir.

Sair nihayetsiz kelimt-ı İlhiyenin ise, bir kısmı dahi has bir itibarla, cüz bir ünvanla, husus bir tecelliyle, cüz bir isimle ve has bir rububiyetle ve mahsus bir saltanatla ve husus bir rahmetle zahir olan ilhmt suretinde bir müklemedir.

Melek ve beşer ve hayvntın ilhamları, külliyet ve hususiyet itibarıyla çok muhteliftir.

En derin saygı ve sevgilerimle.

Failed to load the video