TİLKİ İLE YILAN KARDEŞLİĞİ ?! (II)
Eklenme: 3/22/2018 12:00:00 AM

Evet, sevgili okurlar.

Dün ne demiştik

Müttefikimiz Amerikanın arkadaşlığı yılan ile tilkinin arkadaşlık hikayesine benzer.

çünkü, küfür dünyası

Yani Emperyalist haçlı ülkeler

Pek tabi ki, Siyonist İsrail

Hiçbir zaman, ne dün ne de bugün İslam dünyası ile müttefik olmamışlardır, olamazlar da.

Hele ki; yol arkadaşı hiç olmamışlar...

Olsa olsa hileli, tezgahlı oyunlarla, aldatıcı sahte tebessümlen olmuştur

Başta Türkiye olmak üzere İslam dünyasını kandırarak haçlı emellerine ulaşmak için en vayı türlü alçaklıkları yapmışlardır..

Ki yapmaya da devam ediyorlar

Biz yıllardan beri, küfür dünyasını, yani inkarcı, ezeli İslam düşmanlarının portresini tarihi delillere dayandırarak, çizip yazıyoruz

Ve siz değerli okurlarımızla; paylaşıyoruz.

Ama hani derler ya, elden bir şey gelmez çünkü; rejim ve uygulayacıları hakikatlere karşı, gözler perdeli!

Cumhuriyetten sonra kurulan sistemin paralelinde yapılan siyaset doğrultusunda hareket eden hiçbir siyasetçi; ne yazık ki gerçeklere odaklanmadı..

Yazılana, çizilene, söylenene, tarihin tekkerür halinden dahi; ders-i ibret alınmadı..

Deve kuşu misali

****

Ne var ki!..

Emperyalist haçlı ülkeler..

Siyonizm..

Daha bir iştahlı..

Daha bir dehşetli

Daha bir iğrenç karakterleriyle; saldırmaya devam ettiler..

Ki dün; içimizdeki haşhaşilerin, piyonların, ajanların sayesinde emellerine kavuşmanın planı içerisindeydiler..

Ama bugün artık; gizli değil, alenice iğrençliklerini sergiliyorlar..

Hem de nasıl?

İşte ABD ve tarihi İngilizlerin, Büyük Ortadoğu Doğu projesini hayata geçirebilme hareketi..

Açık ve orta yerde

Kimse de bunu inkar edemez.

***

İnanın sevgili okurlar

Cumhurbaşkanı Erdoğanın siyaseti dışında, gelen-giden çok önemli zevatlar, önemli partilerin başında oldukları halde bir türlü kendilerini ve aziz milletimizi, kıymetli vatanımızı Bu inkarcı küfür dünyasının hegemonyasından kurtaramamıştır

Tabiri caizse kapı kulu gibi kapılarında yıllar yılı beklemişlerdir

Kendi milletlerini de bekletmişlerdir

Herhangi bir şey de elde edemedikleri gibi; adeta o köleği özgürlük diye milletimize yutturmaya çalışmışlardır.

Oysa ki, yüce kitabımız Kuran-ı Kerim bu şer yapıların hedeflerini bize mesaj olarak bildirmektedir

Bakınız, küfrün ezeli düşmanlığını, Tevbe Suresinin çok önemli ayetlerinden olan 7. 8. 9 ve 10. ayetlerinde adeta portrelerini çiziyor ve bize bildiriyor.

Ama ne yazık ki, gelen giden politikacılar, ister muhalefet, ister iktidar olsun, kup kuru bir zihinle; vatan, millet sakarya demişlerdir

Sanki bu memleketin hiç bir şeyi yokmuş gibi

Sadece topraktan olan kuru vatan sevgisi deyip durmuşlarsa da ama bir türlü vatana da sahip çıkamamışlardır

İşte terör

40 yıldan beri; kan ve gözyaşı akıttıran terör örgütü PKK

Sürekli, politikalar değiştirerek, isimler değiştirterek entrikalı oyunlarla ortaya çıkıyor olması; bize çok şeyleri anlattığı gibi hatırlatıyor da.

***

PKKnın yanında, okyanusların ötesinden uzanan o kırılası el ABDnin silahlı ve kanlı elidir.

Sömürü elidir

İslama kin besleyen ezeli düşmanın elidir.

İşte bu hakikatı ve ülke gerçeğini, görüp fark eden tek lider var

O da Cumhurbaşkanı Erdoğandır

Büyük siyaset dehasıyla; şer ittifakının büyük oyunlarını yavaş yavaş, bozuyor..

Aynı minvalde, oyunlarını başlarına yıkıyor ve yolda testilerini kırdırıyor.

O kırılanlar su testileri değil, beyin testileridir

ABDnin beyin testileri kırılıyor

Kıranda başkomutan büyük insan devlet adamı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın bizatihi kendisi ve siyasetidir...

***

Evet, Yüce Kitabımız Kuranı Kerimin Tevbe Suresinin 7. Ayeti; emperyalist haçlı küfür dünyasının ve yanlarında köle olarak bulunan PKKnın, PYDnin, FETÖnün ve tüm piyon uşakları dahil olmak üzere bunları deşifre etmektedir

Bakınız Tevbe Suresinin 7. ayetinin başında geçen müşrik kavramı tüm küfür dünyasını kapsayan bir kavramdır

Bu ayeti celilenin Türkçe tercümesi şöyledir;

Mescidi haram yanında kendileri ile antlaşma (sözleşme) yaptıklarınız dışında, o sözünden dönen müşriklerin Allah katında ve Resulünün yanında nasıl geçerli bir sözleşme olabilir ki?...

Tabiatıyla olamaz.

Şu halde o anlaşmalı olanlar size karşı doğru bir tutum takındıkça sizde onlara karşı doğru tutum takınınız...

Şüphesiz ki Allah, kendisine karşı sorumluluk bilinci ile yaşayanları sever...

Allah; korkusunu kendinde muhafaza edenleri sever.

Ama ayetten anlaşılan budur ki; hiçbir zaman sözlerine, sözleşmelerine, taahhütlerine güvenilemez.

Zira sözlerinde durmazlar.

***

8. ayette şöyle buyrulur;

Başka nasıl olabilirdi ki?...

Eğer düşmanlarınız size üstün gelselerdi, size karşı ne bir sorumluluk ne bir koruma yükümlülüğü taşıyabilirlerdi...

Elbette ki taşımazlar.

Ne de bir acıma hissi taşırlar?..

Onlar size dilleriyle yaranmaya çalışıyorlar ama kalpleriyle kötülüğünüzü istiyorlar...

Onların çoğunun karakteri bozuktur ve güvenilmezdirler...

***

9. ayet ise aynen şöyle diyor;

Basit bir kazanç uğruna, Allahın ayetlerini gözden çıkardılar ve halkı onun yolundan alı koydular.

Gerçekten de onlara güvenilmez.

Bu güvensizlikler, Kuran ve hadisle sabittir.

Bizde Müslüman olarak bunlara inanıp bağlı kalmamız lazım.

Aksi takdirde kendimizi küfür dünyasına karşı küçük düşürmekten kurtaramayız.

***

Bakınız Cumhurbaşkanı Erdoğan dünkü konuşmalarında yiğitçe meydan okuyup, restini çekti

Ve hodri meydan dedi.

Türkiye, Münbiç başta olmak üzere sınırları boyunca kendisine saldırmak üzere hazır bekleyen terörist tehdidi tamamen ortadan kalkana kadar durmayacaktır. Hep söylüyorum, biz bu yola baş koyduk. Varsa cesareti olan buyursun, hodri meydan diyoruz

***

Evet, sevgili okurlar.

Tüm tarihi gerçeklerle birlikte elimizi Allahın kopmaz ipinden koparmayalım.

O ipe sımsıkı sarılalım, onu unutmayalım.

Bu akşam bilindiği gibi Recep ayının ilk haftası olan ilk cuma akşamıdır.

Yani perşembeyi cumaya bağlayan gecedir.

Bu gece Regaip Gecesidir.

Bu gecede yapılan ibadetler Allah tarafından geri dönmez.

Allah gece ibadetler ile gündüzde oruçla geçirmeyi nasip etsin.

Bu temenniler ile bizde Allaha yalvararak yaptığımız duaları kabul etmesini diliyoruz.

En Derin Saygılarımla.