TÜRKİYE’DE YIKICI SORUNLAR!? (III)
Eklenme: 5/20/2022 12:00:00 AM

Sevgili okurlar

Sohbet serimize devam ediyoruz.. Zira dert bir değil.. İki gündür dilimizin döndüğü, kalemimizin yazdığı kadar; ülkenin, bölgenin ve Diyarbakırımızın hayati öneme sahip sorunlarına değiniyoruz

Siyasi..

Sosyal..

Ekonomik..

Kültürel

Ve tabi ki günlük yaşamın içerisinde kendine vücut bulan yıkıcı, yakıcı meseleleri irdeliyoruz

Ki bu meseleleri yıkıcı hale getiren ve çözümsüz kılan etkenleri de aynı minvalde, deşifre ediyoruz

çünkü hiç bir sorun; sebepsiz yere yaşanmaz, türemez..

İlla ki bir neden vardır..

Deriz ya; sebep, sonuç ilişkisi!

Hep ifade ediyorum..

Türkiyeyi, 1,5 asırdan bu yanadır yakıcı ve yıkıcı dehlizlerde boğdurmaya çalışan ana unsur, müsebbiplerin başaktörü; müesses nizamdır?

Ve bu nizamı dokunulmaz kılan, gelen-giden devşirme siyasettir!

çünkü yerli ve milli olabilme adına, bir şiar yok

Ümmet olabilmek..

İslami değerlerle bütünleşmek

Ecdadın mirasını yaşatıp, geliştirmek..

Bin yıllık kardeşliği pekiştirip büyütmek gibi bir dert ve çaba yok!

Her şey; batıya ve batıla endeksli

Maneviyat yoksunu bir maddiyata tapma var

Dedik ya; Türkiyede Yıkıcı Sorunlar?

Bakınız sevgili okurlar.

İster siyasi alanda olsun..

İster toplumun diğer kesimlerinde ve katmanlarında olsun..

Pek tabi ki devletin bünyesindeki oluşumlar

Yazılı ve görsel medya olsun

Her ne olursa olsun, hangi kulvarda bulunursa bulunsun milli ve yerli değilse..

Bin yıllık; geçmişiyle örtüşmüyorsa..

İnancına..

Ulvi değerlerine

Kısacası mukaddesatına bağlı değilse; cinsiyeti, mahiyeti yıkıcıdır

Zıt bir kutuptadır..

Bulunduğu yol, kendine seçtiği istikamet Salih bir amel taşımadığı gibi; saf da değildir..

Gelişen, oluşan, toplumun varlığıyla bağdaşmayan ama millileştirilmeye çalışılan, ona meşruiyet kazandıran, resmiyetin himayesi altına giren kavramlar birer tahrip kalıbı gibidir

Kendine özgü kazandığı her ilmik yıkıcı unsurların domino taşı misali, birbirini tetiklemeye başlar

Dünkü yazımızda da kısmi bazda böylesi bir analizde bulunduk

***

Malumunuz üzre dün, 19 Mayıs Atatürkü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı idi

Millet olarak, 19 Mayıs gününü kutladık

Diyarbakırımızda da bir dizi etkinlikler organize edildi.

Sabah saatlerinde Atatürk anıtına çelenk sunulmasının ardından kent meydanında kutlama programları düzenlendi.

Milli mücadelemiz 103 yıldır parlaya gelmiştir.

İşgal altındaki bir ülkenin kurtuluşunu millette gören ve İngiliz donanmasının demir attığı İstanbuldan silah arkadaşlarıyla Anadoluya geçen Cumhuriyetin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürkün 19 Mayıs 1919da yaktığı meşalenin, seneyi devriyesiydi dün

Ki bu meşale 103 yıldır yanıyor.

19 Mayıs kutlu olsun

***

Ancak, bir hakkı vermek lazım!...

Şöyle ki..

Bizim araştırmalarımıza göre tarihi, abartısız, objektif yazan yabancı tarihçiler, Gazi Mustafa Kemal Paşanın İngilizlerin İstanbulu istila edip, Anadolunun birçok yerine ulaşıp işgal altına alan hıyanet güçlerine karşı, harekete geçilmesi emrini Padişah Sultan Vahdettin vermiştir..

Ve bu komutanların başında, en çok güvendiği isim de Gazi Mustafa Kemal Paşa idi..

Onu görevlendirdi

Samsuna gönderdi, ardından Erzuruma..

Yani, Sultan Vahdettinin talimat ve emri doğrultusunda Anadoluya ayak bastı Anadolu mücahitlerini müstevlilere karşı cihad ve mücadeleye çağırdı..

Bunu kanıtlayan da bizatihi Gazi Mustafa Kemal Paşanın kendi el yazısıyla Osmanlıca yazmış olduğu belgedir.

İşte bu noktada hakikatleri iyi bilmek lazım..

19 Mayıs, tarihi ve kutsal bir gündür..

***

Ancak yalan söyleyen tarihin ipine sarılan CHPnin laikçi Kemalist anlayışı, hep tarihi olayları saptırmıştır

Sanki Gazi Mustafa Kemal Paşa kendi başına Padişahı çiğneyerek Samsuna kaçak olarak gitmiş ve nihayetinde memleketi İngilizlerin elinden kurtarmıştır gibi yanlış bir yönlendirme ve görüş hep körüklenmiştir

Tarihsel sapmalara yer verilmiştir

Demem o ki gerçek tarih, onları hep yalanlamıştır

Bu anlamlı gün olması hasebiyle gerçekten İstanbulu müstevli İngilizlerin, Anadoluyu da müstevli Fransızların istilasından kurtarmak için çaba gösteren başta Sultan Vahdettin ve Gazi Mustafa Kemal paşa olmak üzere bu işte hissesi olan herkesten Allah razı olsun diyoruz.

Sultan Vahdettini hain göstererek, yalnızca kurtarıcı olarak Gazi Mustafa Kemal Paşayı göstermek, CHP anlayışının ve laikçi Kemalist geçinen yalaka unsurların tarihsel bir saptırmalarıdır?

* * *

Bu faslı burada noktalayalım..

Diyarbakırımıza gelelim.

18 Mayıs 2022 günü Diyarbakırımıza İl Valisi ve aynı zamanda Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili olarak atanan Vali Ali İhsan Su beyefendi dün itibariyle mesaisine başladı

Diyarbakırda artık Su dönemi başlıyor

Vali Sunun Diyarbakırdaki ilk beyanatı 19 Mayıs Atatürkü Anma, Gençlik ve Spor Bayramına ilişkin mesajı oldu.

Şu gençlerimizin bu emanete sahip çıkacaklarına ve onu çağdaş medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracaklarına inancımız tamdır diyen Sayın Valimizi candan tebrik ediyoruz, kutluyoruz, onun için tüm işlerinde Allahtan kolaylıklar diliyoruz, Allah yardımcısı olsun diyoruz.

***

Sevgili okurlar.

Bize göre Diyarbakırımıza ışık veren, ümit veren yeni bir pencere açılmıştır..

Zira yıllardan beri bir Diyarbakırlı olarak gelen giden nice Valileri gördük

Kayyımları ve kaymakamları gördük..

İnanın, gelen gidenlerin hepsi

Ki hepsi olmasa dahi yüzde 90ı çok değerli devlet adamları olarak, kadim kentte hizmette bulundu

Görevlerini objektif ve şeffaf olarak tamamlayıp gittiler.

Siyasetin ve siyasetçi güçlerin Valisi olmaktan ise Devlet Valisi olmayı tercih eden Valilerimiz arasında çok önemli şahsiyetler dün olduğu gibi bugün de hep hayırla yad edilmektedir..

Bugün, tekrar tekrar Diyarbakır kamuoyu adına şahsiyet-i maneviyeleri huzurunda, onlara şükranlarımızı sunuyoruz.

Ümit ediyoruz ki yeni gelen Sayın Valimiz Ali İhsan Su da aynı o kulvarda yürüyecektir.

Bugüne kadar gerek Vali ve gerekse Kaymakam olarak görev yaptığı yerlerle ilgili aldığımız izlenimler; olumlu yönde

Düzce, Şırnak ve Mersinde Valilik yapmış.

çermik Kaymakamlık görevinde bulunmuş

Bölgeyi bilen ve tanıyan biri..

Bugüne dek öyle inanıyoruz ki dosdoğru istikametli bir devlet adamı anlayışıyla alnı açık, başı dik olarak görev yapmıştır..

5 yıl gibi en uzun süresi Mersin Valiliğinde olmuştur.

İnşallah daha fazla uzun bir süreç Diyarbakır insanımıza devlet hizmetini sağlar

Öyle inanıyoruz ki Sayın Valimiz, kirli siyasetin madrabaz, yalaka, çıkarcı, rantiyeci, çıkarlarını başkasının zararında gören kesimleri zaman içerisinde tanıyacaktır

Ve onları her ortamda; elinin tersiyle dışarı atıp, kapı önüne koyacaktır

çünkü Siyaset Valisi olarak değil, Devlet Valisi olarak görev yapacaktır.

İnancımız bu yönde..

Zorlu bir süreçte, zorlu bir görev üstlenmiştir

Mevcut durum; enkaz teşkil ediyor

Allah yar ve yardımcısı olsun

Görevinde başarılar diliyoruz, Allah hayırlı uğurlu etsin!

Temennilerimiz bu yöndedir.

Diyarbakır kamuoyunu temsil eden medya grubu olarak da kesinlikle Sayın Valimizin işlerini objektif olarak takip edecek ve gerekenleri yerine getireceğiz.

En derin saygı ve sevgilerimle.

Hayırlı Cumalar..

Failed to load the video