“BANA SÖYLEDİ, BANA!…”
Eklenme: 5/6/2022 12:00:00 AM

Kim kime ne dedi ki?! Bu da sorulur mu ya!?.. Şaka mı sizinkisi?.. Ne çabuk unuttunuz Kemal Beyin o meşhur ve malum konuşmasını!.. Daha kaç gün oldu.. Ki, Bayramdan bir kaç gün önceydi.. Hani, promtorsuz 13 dakikalık bir konuşma yapmıştı Kağıda yazılı, konuşma metninden ne nutuklar attığını?!

***

Neyse hatırlatayım; o altı çizili gizemli sözcüğü!.. Ya bana katılın, ya da önümden çekilin? Bayram öncesi ve bayramın ikinci gününe kadar, bilaistisna peşine düştük Bu ifadenin tılsımını çözmek; kime söyledi diye! Cumhurbaşkanlığı adaylığında; kimi kast etti, kimdir onun önünü kesen?

***

Ki Kemal beyin peşine düşen onlarca gazeteci-yorumcu yanıt aradı; kime söyledi bu sözleri diye.. Ama yanıt alınmadı.. işi kem-kümle geçiştirdi.. Ama Bayramın ikinci gününden itibaren biri sahneye çıktı ki; o benim, beni kastetti dedi.. O kişi de, Ekmem İmamoğlu.. Ve asıl racon kesen o oldu; Asıl sen çekil benim karşımdan dedi

***

Ve bunu da; Karadeniz turnesinde söyledi.. Memleketi Rizeden arz-ı endam edip, açık bir şekilde; tavır sergiledi.. Öyle ya, İstanbul Belediye Başkanının ne işi var; seçim otobüsüyle, Karadeniz turnesine çıksın? Tabi adayım, değilim demiyor.. İş yan cebime koy moduyla; Ben Karadenizliyim, Hemşehrilerimle bayramlaşmaya çıktım diyor?!

***

İyi de, sormazlar mı?!.. Yahu seni; Rizedeki, Karadeniz bölgesindeki seçmenler seçmedi ki!.. Seni, İstanbuldaki seçmenler seçti. Bayramlaşman, kucaklaşman, ikramlarda bulunman gereken, İstanbul ahalisi! Seninkisi garip bir hal değil mi?!.. Neyse, senin tercihin diyelim! Peki, Karadeniz turundaki harcamanın değirmenine su nerden akıyor?

***

Derler ya; Karamanın koyunu sonra çıkan oyunu?.. Bu işin, kokusu da, tez çıkar Gelelim, Rize seyahatindeki, ilgi ve alakanın dozajına!.. Gelen görüntüler, otobüsün çevresindekilerin sayısal oranı; fiyasko imiş.. Ne Diyarbakırdaki alaka, ne Batmandaki gösterilen ilgili; kendi memleketinde ona yok çekilmiş!.. Siyasi şovu siyasi intiharla sonuçlandı diyebiliriz!?..

***

Öyle ya! Eğer ki, otobüsünün etrafını saranlar binlerle ifade edilmiş olsaydı.. Coşku hakimiyetiyle, Rize meydanı insan seline dönseydi!.. Cumhurbaşkanı Erdoğanın memleketinde bu gövde gösterisiyle bir taşla iki kuş vurmuş olacaktı?.. Erdoğan ve Kılıçdaroğlua şu cümleleri kendisine has, icra edecekti?!

***

Eyyy ahali, ey muhalefet, ey altılı parti liderleri Siz aday aramaktan vazgeçin.. Aradığınız o aday benim.. Ben İstanbul Fatihiyim.. Bakın Cumhurbaşkanının memleketinde bile, tozu-dumana katıp, binleri, onbinleri peşimde koşturuyorum.. 2023ün meşalesini Rizeden yakıyorum diyecekti?!.. Ama diyemedi; sükut-u hayale uğradı! Boyunun ölçüsünü aldı.. Zaten siyasetini deşifre eden de; gazetecilerle alakalı tercihselliği!.. Kimler yol arkadaşı!?.

***

Biliyorum.. Diyeceksiniz ki, muhalefetteki kısırlık herkesin, kendisine özgü alan işgali için, varını yoğunu ortaya koymasıdır?.. çünkü, masadaki altı partinin salvoları? üretim yerine, bencillik üzerine kurgulu.. Diş gösteren çok.. Görünen o ki; İmamoğlu Kılıçdaroğlu çekişmesine, 2023e odaklı seyirde paydaşlar da saflarını, netleştirmek zorunda olacak.. İşte asıl curcuna o zaman; seyirlik olacak?!

***

SUç TEŞKİL ETMİYOR MU?..

İmamoğlunun özel donatılmış İstanbul Büyükşehir Belediyesine ait otobüsü alıp, Karadeniz turnesinde, götürüp, kullanması suç teşkil ediyor mu?!.. Muhakkak ki, ediyordur.. çünkü, kamuya ait bir mal.. Ki, İmamoğlu da her ne kadar seçilmiş biri olsa bile.. Yasal yönde, 657ye tabi.. Yani bir ölçüde devlet memuru!

***

Hal bu iken; kamuya ait bir malı hiçbir şekilde memur tarafından özel ve şahsi işlerinde kullanamaz, kullandırtamaz da!.. Kaldı ki, o otobüs İstanbul ahalisinin otobüsü.. Vergisiyle ödediği parayla alınmış.. Bir de, Otobüsün üzerinde, 16 milyon İstanbulluya hizmet ediyoruz yazılı. Ama İstanbuldaki otobüsler, caddelerin kenarında arızadan yatarken, kendisi turnesinde kullanıyor

***

Vaziyetin bir de bedduası var!.. Eğer ki, İmamoğlu turnenin masrafını cebinden harcıyorsa.. Ya da Parti kasasından ödeniyorsa?. Hiç kimsenin diyeceği bir şey olmaz, zaten beddua da yerini bulmaz.. Ama, İstanbulluların kasasından ödeniyorsa, onların alın teri, emeği bu yolda, harcanıyorsa!.. En hafif deyimiyle, İstanbulluların bedduası şu olur; yediğiniz, içtiğiniz, harcadığınız haramdır, zıkkım olsun!..

GÜNÜN SÖZÜ

Kamil insan; kişisel olarak ciddi, büyüklere hizmet ederken saygıyı elden bırakmayan, halka karşı çok nazik olan ve onları yönetirken de adaletli davranan kişidir.

Failed to load the video