ACZİYETLERİNE ACIYORUM!…
Eklenme: 1/14/2021 12:00:00 AM

Evet, acziyetlerine acıdığım gibi!.. çamur ahlaklarına ve fikirlerine de, gülüp geçiyorum!.. Ve; onlara, onların iğrençliklerine hadi oradan, sizi zavallılar diyorum!!

***

Gerçek şudur ki!.. Böyle bir yazıyla, savunma refleksi, ya da cevap verme gibi, bir hal-i durumla, okurumun karşısına geçtiğim için de üzgünüm Ve, okurlarımdan da özür diliyorum Beni bağışlasınlar.. Ama ne dersin!.. Havlayan itlere de hoşt demek elzemdir ve gereklidir

***

Şunu net ifade ediyorum Öğretmen evi Açılan dava.. Hazırlanan iddianame.. Muhtevası.. Sanıkları da, müştekileri de; beni bağlamaz.. Ki umurumda bile değildir.. O iş yargının işi Hak, hukuk, adalet ne karar verir bilmem! Beni de, ilgilendiren bir durum değildir...

***

Ama, şahsıma, 40 yıllık mesleki geçmişime, kalemime, düşüncelerime, mesleki ilkelerime, salya akıtma, sindirme gibi, nasıl çamur atarız ahlaksızlığına soyunan ve soyunun emrini verenlere, zerre-i miskal taviz vermem! Ki, pervam da yoktur..

***

Kimse de, algı üretme operasyonuyla, dizginleme noktasında kalemime ve dilime pranga vuramaz Ki, beni bilen biliyor bu noktada!.. çizgimin, hiç bir şekilde değişmediğini, devlet-i aliye de, ahali de, bizatihi salya akıtıcılar dahi çok iyi biliyorlardır; kimseye eyvallahımın olmadığını!!..

***

Ki, yazdıklarımız da yazılı mevkutede yer almaktadır!.. Konuştuklarımız da, görüntülerimiz de Hepsi arşivlerde açıktır Mevzuyla alakalı, konuştuklarım da, yayınladıkları, tapelerde yer almaktadır!.. Yani gizli-saklı bir durumumuz yoktur, olamaz da!...

***

Vaki mi, bir tek kişi tek bir satırının, mesleğime halel getirdiğime dair bir söz söyleyebilecek hali!!.. Bugün değil, 40 yılı masaya yatırarak, sorgulatarak, hodri meydan diyerek, ne mümkün diyorum!!? İmasına bile tahammül etmem, fırsatta vermem! Tamahkr da olmam..

***

Gelirsek, şahsıma dair akıtılmak istenilen salyaya! Birebir, yasadışı-korsan, örgüt ilişkili, ajans denilen tetikçi bir yayın!!!.. Ve, tetikçi ajansın müşteki diye savunduğu eski Milli Eğitim Müdürü Feysel Taşçıere dair, yazdığım yazılar!! Ve yayımlanan haberin son satırına ilişkin bilinmesi gerekenler Şöyle ki..

***

BİR Yayımlanan tapelerin tek bir satırında, suç teşkil edici bir ifade, söylem, ima söz konusu mu..? DEĞİL.. Şahsım açısından, bir menfaat, rant temini, ya da herhangi bir talep, beklenti istek, çıkar istemi söz konusu mu..? DEĞİL

***

İKİ Telefon görüşmelerimle alakalı, suç teşkil eden, herhangi bir, durum söz konusu değilken Kişiler hakkındaki, telefon dinleme kararında, benim de dinlemeye takılmam, o görüşmelerimin de, tapelerde yer alması, kadar doğal bir şey var mı? Takip edilen ben değilim ki?..

Üç Hal bu iken, savcılık hiçbir şekilde başında bulunduğum kurum ve şahsım yönünde; suç unsuru olabilecek, herhangi bir bilgi, bulgu, delil, belge yok iken; neden durduk yere, dahil etsin, soruşturma açsın, ya da gelin ifade verin desin ki?...

***

DÖRT Müşteki görünen, Eski Milli Eğitim Müdürü Feysel Taşçıerle alakalı, haber ve yorumumun, örgüt sözcüsü ajansın, öğretmen evi soruşturmayla, ilişkilendirilmesi; asıl amacını ifşa etmektedir.. O da şu, çüngüş ilçesinde ortaya çıkan hijyen sertifikası usulsüzlüğünün, üstünü örtmektir?..

***

BEŞ Kaldı ki, çüngüş İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde pandemi dönemi olmasına rağmen, yüz yüze sözde eğitim verilip, ilçenin nüfusunu aşan oranda kursa katılım gösterilip, her kişiden biner lira para alınması, yolsuzluğunu, salt ben yazmadım ki Bir çok yayın kuruluşu yazdı?

***

ALTI Ki, ilk yazan da Diyarbakır Söz ve ben değildim?.. Örgüt sözcüsü ajans, kendini tıklasa dahi, olayın şeceresi karşısına çıkar! Kaldı ki, yazımda ifade ediyorum?.. çüngüş ilçesinde, 13 milyon lirayı bulan, 15 bine yakın verilen sertifika usulsüzlüğü ve yolsuzluğuyla alakalı; günün idarecileri, görevden alınmıştır?

***

YEDİ O müşteki denilen Taşıçerin görevlendirdiği müfettişin ilk hazırladığı raporda, işi hasır altı etmeye, çalıştığı, İlçe Kaymakamının diretmesiyle, ikinci kez müfettişlik olduğu, sonrasında yargıya intikal ettiği, hakikati orta yerde iken!.. Bir gazeteci olarak; yaşananları yorumlamak, mesleki gereklilik ve yerine getirme değil midir?.. En önemlisi de, benim bu olaylarla ilgili bilgim yoktur beyanında bulunan İl Müdürü Taşçıere, ilçede bunlar yaşanıyor, senin nasıl haberin olmaz diye bir söz söylenilmez mi?..

***

SEKİZ Kaldı ki, çüngüşte ortaya çıkan ve kamuoyuna yansıyan usulsüzlük ve yolsuzluk olayı ile öğretmen evi soruşturmasının, arasında aylarca zaman dilimi bulunurken, ilişkilendirme gibi, hiçbir ahlaki değerle ölçülemez aklı, her yönüyle psikolojik bir ruh halinin dışa vuruşu değil de nedir? Ki, haberin genel muhtevası da, bunu gösteriyor Sormak lazım, Taşçıere bu kadar yazıldı-çizildi tek bir tekzip, dava, tazminat gibi bir dava açmışlığın ve suç duyurun var mı? Yok...

DOKUZ Taşçıer çüngüşteki olayın ardından doğal olarak Diyarbakır İl Valisi Münir Karaloğlunun istemi, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçukun da onay vermesi üzerine; İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevinden el çektirildi.. Kaldı ki, hakkında yürütülen soruşturmaların da, haddi hesabı yok!

***

ON Örgütün sözcüsü olan ajansın, Öğretmen Evi soruşturmasına dair seri şekildeki haberlerinin ana teması, Taşçıerin çüngüş usulsüzlüğü ve yolsuzluğuyla alakalı, algı üretip, mağdur pozisyonuna sokup, bizden intikam alma gayretidir Ki, Taşçıerin, HDP Diyarbakır Milletvekili İmam Taşçıerle akrabalığı aynı köylü olması, soyadının da aynı, olması!.. İşin sözcülüğüne örgütün sözcü olan ajansın rol alması, haşinliği tesadüf değildir..

***

SONUç Tabi, organizasyonda, yıllar yılıdır AK Partinin sırtında sülük gibi, yapışıp kalan, AKPlilerin de, danışmanlarının da, Taşçıerle aynı safta yer alıp, onu Diyarbakıra İl Milli Eğitim Müdürü olarak, göndermeleri de, göz ardı edilemez bir noktadır!

***

Salya akıtmaya yönelik haberde söz edilen ses kaydının da işlenilmesi, çamur at izi kalsın sinsiliğinin en bariz, kirli niyetin deşifresidir.. çünkü, o kaydın, o ses bandının kim tarafından, kimler aracılığıyla servis edildiği, herkesin malumudur Ki, Taşçıer de, Taşçıerin ilişki kurduğu çeteler de iyi biliyorlar.. Bir de açılan dava var, kim kime kumpas kurduğuna ilişkin İşte bu haberin, içerisinde bunun kullanılması; acziyetlerinin en dibidir!

***

Velhasıl Söylenecek çok söz var.. Ama, ben değerli okurlarımı bu acziyet düşkünleriyle fazla meşgul etmek istemiyorum.. Zihnimi de, onların lağım anlayışına, yormakta istemiyorum! Sadece, okurlarımın hakikatleri bilmeleri açısından, mevzuya açıklık getirmek istedim!.. Özeti de bu!

GÜNÜN SÖZÜ

Edep aklın tercümanıdır, herkes edebi kadar akıllı, aklı kadar şerefli, şerefi kadar değerlidir.