AH Bİ AH; CESUR OLSALAR?!….
Eklenme: 6/28/2019 12:00:00 AM

Öyle ya.. Ne denir? Ah bir ah; şu namussuzlar kadar, Namuslular da cesur olsaydı..

Sorgulayan.. Soruşturan.. Olumsuzluklara karşı; dik durabilen karşı refleks geliştirebilseydi..

Ama, maalesef!

Ne yazık ki, yaşamın her alanında olduğu gibi siyasetin kulvarında da vahim bir zafiyet var?..

Cesur ve cesaret, vaki değil.

Yoksa; bu kadar vahşi bir namussuzluk batağı ülkenin dört bir tarafını sarmış olmazdı?...

Ne mümkün?..

Neden

Elbette ki, içteki hakikatin, hakikatsizlik karşısında ketum kalışıdır...

İşte siyasi kulvarı da bu minvalde sorguluyorum; neden bu cesaretsizlik!..

Neden bu hakikatsizlik

AK Partiyi kemiren ana etkenlerin başında da, işte bu cesaretsizlik geliyor..

Dürüst.. Cesur.. Bilgili.. Ehil ve liyakat sahibi şahsiyetler..

Hilesi, hurdası olmayan, dava adamları!

İşte onlar Parti içindeki, AKPliler kadar cesur olamıyorlar?

***

Pısırık bir hal.. Ketum.. Ve korkaklık var

Sahi neden?

Şimdi bu AKPliler pervasızca ve şuursuzca bir karakter içerisindeler

Hırsızlık.. Yolsuzluk.. Usulsüzlük.. Rüşvet.. Suiistimal..

İktidar sarhoşluğu.. Adamcılık.. Rant, menfaat, çıkar her şeyin üstünde tutuyorlar!..

Yani; bin bir suratlı yüzsüzlüğün, en haşinini yaşıyorlar, yaşatıyorlar.

Ve en küçük bir çekince göstermiyorlar..

çekinmiyorlar.

Utanma deseniz, zerre-i miskal yok!

Korkusuz korkaklardır!!!

Diyeceksiniz ki, nimet ve külfet bu olsa gerek!

***

Dini. Dili.. İnancı.. Ehliyet ve liyakatlığı..

Siyaseti.. Değerleri!

Vatan ve millet, duygusunu çürüten devşirmelerdir bunlar!!

Yani birey karakterini bir futbol takımının taraftarlığına, indirgenmesinden kaynaklı bir üreme!!!!..

AK Partinin geldiği noktadaki hal-i pür melali işte böylesi bir vahameti gösteriyor!

Parti ve Partinin tepesindeki lider, bu dehlizin içerisinde namussuzlar tarafından boğdurulmak isteniliyor..

Kaç gündür yazıyorum!..

Bu çöküş ve yıkımın nedeni olan kangrenleşmiş, AKPlilerden kendini arındırmazsa, Ak Parti batacaktır!

Türk siyasetinin çöplüğüne mahkum bırakılacaktır

Troykalar.. Troller.. Rantçılar, çıkarcılar. menfaatperestler!

İktidar sarhoşlarından, kendini silkelemesi lazım

***

Siyaset!.. Politika.. Teşkilat.. Ve seçmen..

Hepsi; sokakta, caddede, evde, işyerinde bir değer kazanır..

Dört duvar arasında..

Koruma ordusuyla..

Kibirle, burnu havalıkla, gösterişle, şatafatla yapılmaz!

Hakikat odur ki;

Her makam, her görev, her tercihsel unvan rant ve menfaat kurguluysa O iş çıkar sağladığı sürece vücut bulur..

Sonra; mevta olur!

Hep derim; AK Partiyi çökerten içindeki AKPlilerdir..

Ki önü alınamaz, bir yokuş aşağı yuvarlanma var...

***

Ki, altı çizili şekilde her platformda söylerim

Yaşanan gerileme evresinde; muhalefetin hiçbir katkısı ve etkisi yoktur..

Millet nezdinde..

Seçmen karşısında..

Ve seçimlerdeki çöküş sinyalini çakan başarısızlıklarda, rakiplerin bir gücü ve marifetli halleri yoktur..

Ki kimse de kendine pay çıkarmasın...

Bilakis diyorum AK Partinin ömrünü uzatanlar onlar..

Partinin içerisinde bulunduğu yıkım dehlizine rağmen!

CHPnin.. İyi Partinin.. HDPnin.. Saadet dahil olmak üzere; muhalefet kanadında bulunan partiler AK Partinin değirmenine sürekli su taşıdılar..

Özellikle liderlerin; siyaset üretmeyişlerinden dolayı..

Onun için de; iktidarı kaptırmadı!!..

Muhalefet; gerçek, demokratik, doğru halkı ve milleti kucaklayan samimi bir politika ortaya koymadı

Sürekli; halkla ve milletle boğuştu!..

Yasakçı oldu..

Vesayetçi oldu..

İnkarı ve asimilasyonu dayattı!

Tekçi takıldı..

Ki hep; kendileriyle boğuştular..

Bir koltuk kavgası içerisinde oldular..

Yani istikrarsız bir muhalefet olunca, hep tercih edilen, AK Parti oldu!

İşte o zorunlu tercih gelinen aşama itibariyle Kürtçe tabirle ma bese dedirtti..

Yani; artık yeter...

İstanbul seçim sonuçlarının da; bu ma bese demekle okunması lazım!

Bizden uyarı

***

VALLAHİ Mİ?

Keçi Burcu için.. Oda Başkanımız, iddialı konuşmuş.. Demiş ki; turizme açacağız

Keçi Burcuna..

Restorasyonuna..

Ve devrine..

Yapılan protokollerine, vakıf olan bir başkan diyor...

Ki altında imzası bulunandır..

İşin mutfağındaki yemeği pişiren zat-ı muhteremdir..

Ben de derim ki..

Yok ya Vallahi mi?.. Samimisin..

Tabi şunu da derim

10 yıl önce devri alırken de, Diyarbakırın Turizmde gözdesi olacak denildi

Bir resepsiyon..

İki kokteyl..

Sonrası, bırak çöplüğe denilip, bugünlere geldi..

Ki işgal altında..

Neyse!

Yıllar geçse de, bir umutla Keçi Burcu hikayesiyle, bütünlük kazansa seviniriz!..

Biz de, vallahi mi yerine helal olsun desek!..

Ha gayret!..

Belki, mutlaka bir gün...

***

DİNLEYEN KUŞLAR.

Hakikaten ya!..

Şu beni dinleyen görünmez kuşlar var ya!

Gölgeler!

Kim.. Ve Kimlerin nam-ı hesabına; dinlemedeler bilmiyorum!

Ama diyorum ki..

Ah bir dinlemekten vazgeçseler..

Kulaklıkları kulaklarından çıkarsalar..

Pineklemeseler

Teknolojiyle değil, çıplak kulakla.. Doğal ve orijinal dinleseler

Sesime..

Söylediklerime..

Yazdıklarıma odaklansalar..

Gerçekten, beklentilerine, amaçlarına daha çabuk vakıf olurlar?

Kamu adına daha iyi bir hizmet üretmiş olurlar...

Aha da benden söylemesi..

Ha bir de, sanmasınlar ki onlardan be haberdarım..?!

Neyse!?

Gizli-saklımız olsaydı 40 yıldır bu mesleğin treninde bulunmazdık

***

DİYARBAKIRI TANITMAK?

Dün, Diyarbakır sevdalısı bildiğim..

Tarih ve kültür kokan fikriyatıyla, önemsediğim..

Akademik araştırmalarıyla, bilgi bankası diye kitaplar yazan

Duayen isim Prof. Dr. Kenan Haspolat

Bana bir mesaj atmış..

Diyor ki

çorum valiliği,

çorum Belediyesi,

çorumdaki STKlar işbirliği içerisinde kampanya başlatmış

Slogan

çorumlunun yaptığını kimse yapmaz

İnternet sitesi kurulmuş..

Ve bu sloganı, Türkiyedeki tüm illerde bulunan billboardlara asmışlar..

Haydi; çoruma gelin diye!

Peki, biz niye yapmıyoruz?..

Ve diyor ki..

Peygamberler,

Sahabeler,

Evliyalar,

Tarih ve Kültür kenti, Diyarbakır yazısını slogan haline getirsek..

Valilik..

Belediye..

STKlar işbirliği içerisinde, Diyarbakırı tanıtma kampanyası başlatsa..

Broşürler basılsa..

Afişler hazırlansa ve bunlar, Türkiyenin dört bir tarafında bu yaz billboardlara asılsa..

Bir internet sitesi, kurulsa; GÜZEL OLMAZ mı?

Olmaz mı; Kenan hocam...

***

KIZOĞLUNA DUR DENİLDİ?

Malum, dün Yürü be kim tutar seni başlıklı yazım vardı..

AK Parti Diyarbakır Kadın Kolları Başkanı Güzel Kızoğluyla alakalı..

Hani, iki koruma polisi arasında vermiş olduğu bir poz

Resim dostane çekilmiş..

Hatıra mahiyetiyle çekilen bir resim..

Ama velakin altına yazılan ve paylaşılan metin..

Sen yürüyeceksin, koruma yürüyecek ardından..

İşte, bu ifadeli resim hayli tepki gördü..

AK Partinin kibir ve iktidar sarhoşluğu diye, konu edildi..

Yazım sonrası, gelişmeler oldu..

Kızoğlu görevden mi alındı, kendisi mi istifa etti?

Her ne ise; fatura kendisine kesilmiş oldu..

Bir yanlış, bir doğru hareket!

Hayırlı mı oldu, şer mi oldu?

Siyasi kulvarda kendisi için tevbe mi oldu bilmem!.

Ama ana merak; yerine gelen onu aratır mı?

Ya da, AK Partinin yeni İl Kadın Kolları Başkanı kim olacak sorusu?

Kaç gündür bu soruya muhatabız..

Eee, onu da biraz bekleyip, görelim sonuç ne getirecek diyerek noktalayalım!!..

Hayırlı cumalar..