BAYRAM ve YASAK!..
Eklenme: 5/23/2020 12:00:00 AM

Ve bugün, arife günü!.. Yani, Ramazan-ı Şerifin son günü.. Yarın da, mübarek ramazan Bayram..

Denir ya; sayılı günler tez geçer.. Aynen de öyle İşte, gelip-geçti nefsin maddi ve manevi yönde sınava alındığı ay!?..

Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu kurtuluş!

Uğurluyoruz, bugün gelecek sene yeniden buluşmak üzere; güle güle diyerek!?..

Hüzünlüyüz.. Burukuz..

Bir o kadar da, düşünceliyiz!

Yarın, sevincin coşkusunun hakim olması gereken, Ramazan Bayramına kavuşmamıza rağmen!?.

***

çünkü, bu yılki Ramazan-ı şerif, yüzyılda bir yaşanabilecek bir atmosferin gölgesinde, geçti!..

2020 yılı, Türkiye dahil, Dünya için daha ilk yarısını tamamlamadan tarihe felaketler yılı olarak, kaydedildi

Türkiye, depremle, çığla, terörle sarsıldı..

Ve aylardır; dünyayı ve milletleri kıskaca alan virüs!

Olağanüstü haliyle, hayat evde kal koduna girdi..

Yasaklar, sokağa çıkamama, birlikte olamama, sosyal ve fiziki mesafe..

Yani bir dizi, tedbirler silsilesi!..

***

Nitekim, Ramazan-ı Şerifi bile, ibadetleriyle, hayrıyla, sevabıyla doyasıya bir yaşama ve yerine getirme imkanı elde edilemedi, pek oluşmadı..

Camiler toplu ibadete kapalı tutuldu..

Teravih namazları kılınmadı

Cuma namazları bile, camilerde kılınmasına yasak getirildi..
İbadetler evlerde bireysel icra edildi..

Toplu iftarlar yapılamadı!..

Konu-komşu, aynı sofrada mübarek günün, dayanışmasını yaşamadı..

Ev ziyaretleri olmadı..

***

Evet, her ne kadar bu evrede çok konuşuldu. çok yazıldı, çok söylendiyse de, dini vecibelerin yerine getirilmesi yönündeki, bu yasaklar silsilesine gerek var mıydı? diye başlayan sorular ve pek de tatmin edici cevaplar gelmediyse de; özü itibariyle bu Ramazan-ı Şerif, son yüzyılda bir ilk oldu

Dua ve umut edilen böylesi korku, endişe, kaygı üreten ölümcül virüsün kol gezdiği zaman dilimindeki ibadet ve yaşananlar insanoğlu için derin bir imtihan içerdiğinin idrakine varılabilmesi!

***

Yarın Bayram!.. Hüznün sevinçle buluşacağı gün..

Ama ne var ki, yine üzüntülüyüz.. O da, Pazar günü idrak edeceğimiz Bayramın Bayram Namazını cemaatle, camilerde kılınamayışı!..

çünkü, 4 günlük sokağa çıkma yasağı ilanı var..

Ülkenin 81 il ve ilçesinde, köyünde evden çıkmak, dışarı gezmek, ziyaretlerde bulunmak, mezar ziyaretleri dahil her şey yasak..

***

Evde kal kodunda, evde bulunan aile fertleriyle biz bize bayramlaşacağız zorunluluğu..

Ne çocuklar kapı kapı dolaşıp Bayramınız Mübarek olsun deyip el öperek, bayram şekeri ve harçlıklar alabilecek?..

Ne de büyükler, yetişkinler birbiriyle kucaklaşıp, öpecek yanak, uzatılan el öpülebilinecek?..

Sosyal mesafe, fiziki kurallar

Maske takma!..

***

Netice itibariyle, olağanüstü bir hal ve zaman diliminde bulunuyoruz!..

Yapılması gereken, insan sağlığı için, ülke ve milletin selameti için...
Acılar ve ölümlerin yaşanmaması için...
Denir ya sıkıntıları kurtuluşa, sevince, mutluluğa, sağlıklı ve huzurlu ortama bir bedel kabul edip, ona göre riayet edici olmamız lazım..

Ne diyor Sağlık Bakanı Fahrettin Koca..

Risk büyük, terbir ise çok basit!..

***

Bize düşen, kurallara uymak, uyarıları dikkate almak ve tabi ki, iman nokta-i nazarında edeceğimiz dualardır..

Aziz milletimizin, İslam aleminin, bütün insanlığın bu beladan, bu musibetten, bu felaketten, bu salgından tez elden kurtulması, normal günlük hayata dahil olmamız için, Alemlerin rabbi olan yüce Allaha ihlaslı ve samimi duygularla el açıp dua etmektir..

Ve her duanın sonunda, ümmet şiarıyla Rabbim dualarımızı ümmetçe kabul etsin diyebilmek..

***

Ve tabi ki, bir nefsi muhasebe dönemini geçirdik?.

çünkü, Ramazan-ı Şerif, açlığın ne olduğunu bilen, açların halinden anlayan, duvar dibinde boynu bükük, kalbi mahsun olarak duran, edep ve iffetinden dolayı başkalarına el avuç açmayan, fakir, yetim ve öksüzlerin yardım ve dayanışma medeniyetinin ve kültürünün hayat bulduğu bir zaman dilimi!

Fedakarlıktır, dayanışmadır, zenginin fakiri, fakirin zengini hatırlama sahiplenme sofrasıdır!

***

Rahmetin, mağfiretin ve kurtuluşa ermenin üç aşamasını bireyden cemaate, milletten ümmete tavizsiz salih amelle geçirmiş isek!..

Bu bizim, nefis muhasebesini ve sınavını en üstün başarıyla, geçtiğimizi, ebedi hayatta büyük bir zenginlik ve mükafat olarak, dönecek..

Yok değilse, efseli safilin.?

***

Velhasıl, duyguların ve düşüncelerin salih amel odaklı icraatıyla, Ramazan Bayramını da, Pandemi Yasakları olsa dahi, çağın nimetleri, iletişim araçlarıyla, geçirelim!..

Büyüklerimizi arayalım, onların bayramını kutlayalım sevgimizi, saygımızı, duamızı eksik etmeyelim..

Dualarını isteyelim..

Ne fakiri, ne zengini birbirinden ayırt etmeyelim..

Komşu komşunun külüne muhtaçtır sözüyle, komşuluk sorumluluğunu yerine getirelim

***

Pek tabi ki, bu virüs döneminde ebedi aleme göç edenler-e-imize.. Şu veya bu şekilde, hakkın rahmetine kavuşanlara..

Yani ölülerimize; El Fatiha diyerek, rahmetle anmalıyız!

Hastalarımıza acil şifalar dileyelim...

Bir araya gelemiyorsak da, dargınları barıştırmalı, kırgınlıkları ortadan kaldırmalı, kin, haset ve husumet duyguları içerisinde olanı ya da olma gayretini gösterenleri, sevgiyle, saygıyla, beşeri kültürle harmanlayarak buluşturmalıyız!

***

İslamın kapılarını kapattığı, Müslümanlar için en büyük kötülük ve günah diye görülen, yalandan, kibirden, gıybetten, gururdan, insanlara tepeden bakan gün görmemişlikten, maneviyatın değil, maddiyatın kölesi olmuş hasta ve hastalardan, korunabilmenin, duasını da ağzımızdan eksik etmememiz gerekir

***

Değerli okurlarımızın, sevgili hemşerilerimizin, kıymetli ülke insanımızın, bütün müminlerin mübarek Ramazan Bayramını, bu sohbetin vesilesiyle tebrik ediyorum, kutluyorum mübarek olsun diyorum..

***

Duam odur ki;

Ramazan-ı Şerifin kurtuluşa ermenin fermanıyla,

Ramazan Bayramının sevinç ve coşkusuyla,

Milletimizin birliğine,

Beraberlik ve kardeşliğine,

Yardımlaşma ve dayanışmasına,

Huzur ve mutluluğuna,

Her türlü hayırların yağmur misali nur damlalarına dönüşmesine vesile olması,

Özellikle,

Yer küresini kan ve gözyaşına boğan anlayışların,

Savaşların,

çatışmaların,

Milletlerin soykırımına dönüşen emperyalist güçlerin sömürülerinin,

İslam alemi içerisindeki fitne ve şer durumların,

Kardeşi kardeşe kırdıran ırkçılığın define vesile olması

En kısa zamanda;

İnsanlığı ve yer küresini sarsan bu korona virüsü belasından tüm insanlığı kurtarması dilek ve temennisiyle!

Amin

***

Ramazan bayramınız mübarek olsun

Bayram sonrası görüşmek üzere, selam, sevgi, saygı ve dualarla!

***

RAMAZAN MI, ŞEKER BAYRAMI MI?..

Yine mi aynı terane!.. Yetmedi be bu kadar dil dökme ve her Ramazan-ı Şerifin arifesinde, bu durumun mevzu edilmesi!.. Ayıp ya!

***

Her şeyin bir adabı, edebi, ahlakı var Biz, İslam ülkesiysek.. Ve kendimizi, Müslüman olarak görüyorsak.. Kuran-ı Kerime inanıyorsak.. Peygamber Efendimiz, Hazreti Muhammed (S.A.V) diyorsak

***

Dahası, bin yıllık var olan bir kültürü, tanımı, söylemi, ismi değiştirmek ya da, isme dair bir kültür, yaşam ve felsefe diye tanım getirilmesi; en basit deyimle, acziyet ve küfürdür?..

***

Şimdi, 30 gün süreyle tuttuğumuz Oruçun ay itibariyle, adı nedir?.. Ramazan Orucu.. Ne diyoruz, Ramazan-ı Şerif.. Öyle ise, bu kutsal görevi ve sorumluluğun yerine getirilmesinden sonra bahşedilen, sevincin adı da, Ramazan Bayramı, sevinci denir

***

Şeker Bayramı ne demek?.. Dikkat ediyorum, yeniden aynı terane mevzu ediliyor.? Ha bir de, Şeker bayramı diyen ilerici imiş, Ramazan Bayramı diyen de; gerici imiş?..

***

Söylenecek söz; sevsinler sizi Ki sevilecek yüzünüz de yok.. çünkü, siz İslamı her evrede bir şekilciliğin içerisine sokmanın gayreti içerisindesiniz!?.

***

Şunu da ifade deyim.. Siz ister Ramazan Bayramı deyin, ister Şeker bayramı deyin.. İş sözde değil, özde onu yaşayabilmek, idrakine varabilmektir, bayram herkesin bayramı!..

****

BAY KEMALE ALINAN ARABA!

Bu mevzu, çok konuşulması ve sorgulanması gerekir.. Niyetim Bayram sonrasına bırakmaktı.. Ama, denir ya, hadise bayatlanırdı?. İki kelam edersek!

***

Cumhurbaşkanı Erdoğana uçak alımı, araba alımı ile etmediği laf bırakmayan, israf, israf, israf deyip bir araba sana yetmiyor mu? diyen Kemal Bey!

***

Kendisine havalı, ful donanımlı, çok ama çok pahalı bir lüks makam otomobili satın almış.. Pardon, kendisi kendi parasıyla satın almamış.. Partinin hesabından.. O para da, bağış mı yoksa, dulun, yetimin, öksüzün payının bulunduğu Hazineden partiye aktarılan para?

***

Yani, birine laf etmeden aynaya bi bak dedirten Bay Kemale, sorulduğu gibi; İktidara gelince kaç uçak, kaç araba, kaç ulaşım filosu alırsınız?..

***

BİZİM TEMELİN İDDİASI!..

Siyasetin Temeli.. Yine kehanette bulunmuş Diyor ki, Seçime müdahale edecekler?.. Sonrasında bunu nasıl anlarsanız anlayın. Oylara müdahale edecekler? diyerek, noktalıyor!..

***

İyi de, Bay Temel.. Henüz ortada fol yok, yumurta yok.. Ne seçim var, ne de seçime dair bir beyan var.. Ha bir de, bu iş nasıl olacak?.. Ona dair de; bir beyanın da yok! Bu kehanet nerden?..

***

GÜNÜN SÖZÜ

Siz, siz olun; büyük lokma yiyin, ama büyük laf sakın ola etmeyin..

***

Not.. Bayram Süresi içerisinde; Gazeteyi çıkarmama geleneğimizi, sürdürüyoruz.. Üç gün yokuz.. çarşamba günü görüşmek üzere!