FIRTINALI HAFTANIN, TARİHE DÜŞEN NOTLARI!
Eklenme: 3/22/2021 12:00:00 AM

Kim ne der bilmem!?

Lkin her yönüyle nefes kesici, fırtınalı bir hafta geçirdik..

Ki bu fırtına, bakalım yeni haftaya nasıl bir etkiyle boyut kazandıracak.

Doğrusu, geçirdiğimiz haftadan daha sert geçeceğe benziyor

Andımız..

Ömer Faruk Gergerlioğlunun Vekilliğinin Düşürülmesi..

HDPye kapatma davası gelmesi..

600 üzerinde siyasetçiye yasak

Tabi haftanın son gününde, İstanbul Sözleşmesinin feshi yönünde gelen hükümet kararı

Gidişat, denir ya tuzu biberi misali bir hale döndü

***

Malum, haftanın ilk günü!..

Tarihe not düşmek ve birileri, o gün neler yaşandı sorusuna yanıt bulma adına; haftanın resmini çekelim.. Bakalım, nasıl bir kare ortaya çıkacak?

Her yönüyle irdelemekte fayda var sanırım?

Tabi bizim fikrimizin de beyanıyla

Notumuz, ifadelerimiz, fikrimiz yerini bulur mu, bulmaz mı? onu tarih sorgular.

Önemli olan, gerçek tarihin tefsiridir..

Öyle ya, Türkiye insanı olarak, bir asırdır hep yalan tarihle meşgul olduğumuzdan dolayı sürekli gel-git krizleriyle boğuşuyoruz

***

Zihnimi çok zorladım, yaşananlar birer domino taşı mahiyetli mi?

Yoksa zinciri tamamlayan birer halka mı?

Doğrusu, Andımız ve HDPnin kapatılma davasını şöyle bir fikri analizle sonuçlandırmak gerekir diye düşünüyorum

Sanki bir akıl, eş zamanlı iki hamlenin ikmale gelmesine vesile olma adına, ellerini farklı alanda kullandırdı..

Ve şu yol seyrini, sesli düşünmemizi ve dillendirmemizi sağladı diyebilirim!...

***

ANDIMIZ PİMİ çEKİLEN İLK BOMBA!...

Öyle ya, çağa uygunluğu artık atıla düşmüştü

Irkçı bir kulvarın ürünü olarak, kullanılır hale gelmişti..

Andımıza dair, Danıştayın vermiş olduğu artık okullarda okutulmasın kararı, önemli ve hassasiyete sahiptir!

Bu karar üzerinden milliyetçi akımda yükselen seslerin, tansiyonu germe hali, çok yönlü konuşulmaya başlandı

İfadenin sahibi Bahçeli olsa da..

Pimi çekilmiş bomba gibi, atıldı ortaya!

Sonu nereye varır bilmem!?

Cumhurda bir kırılma oluşturur mu?

Önümüzdeki zaman dili içerisinde, çağın ruhuna uygunluk arz etmeyen Andımızın okullarda her sabah öğrenci içtiması misali askeri bir fikriyatla okutulması istenilir mi?

***

Yoksa iki yıldır okunmadığı için, kıyametin kopmadığı ve herkesin memnuniyet içerisinde olduğu hale devam mı denir?

Onu zaman gösterecek..

Ama, MHPnin Türk kimliğine odaklı milliyetçi siyaseti bu alanda direnişe meyletmemeli

Nitekim, muhalefetin bu kulvarda hayli saldırı kodunda olduğunu görüyoruz..

Danıştaya değil, ortağına bak diyor

Neyse, MHP ittifakı bozma gibi bir eğilim içerisinde şimdilik görünmüyor..

Nitekim, Bahçeli Parti Kurultayında konuştu..

Seçimler 2023te, Cumhurbaşkanı adayımız da Erdoğan..

Yani Cumhur ittifakını Andımız üzerinden bozma ve kırılma yaratma gibi organizasyonların, sonuç vermediğini şimdilik gösteriyor!..

***

HDPNİN KAPATILMASININ çEKİLEN PİMİ?

48 saat geçmeden; HDP Milletvekili Gergerlioğlunun dokunulmazlığıyla alakalı Meclisten çıkan karar

Dokunulmazlık kalktı..

Ki önceki akşam Mecliste başlattığı oturma eylemine müdahale edildi..

Gözaltına alındı Gergerlioğlu..

Ankara ve siyaset bu kulvarda, Andımızın da dozajıyla tartışmaları ideolojik, ayrıştırıcı kamplara doğru meyil etmenin etkisiyle kafalar hayli meşgul oldu

Öyle ki Gergerlioğlunun fezlekesinin muhtevasına, mahkeme kararına, Yargıtay onayına dahi odaklanılmadan, siyasi infaz körüklenmesi söz konusu edildi!

Ki akşam saatlerinde bir başka bombanın pimi çekilerek, ortaya atıldı..

O da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının HDPnin kapatılması istemiyle, Anayasa Mahkemesine dava açma başvurusu oldu..

609 sayfalık koca bir iddianame..

Kapatma ve beri yandan 600 üzerinde siyasi kimliğe 5 yıl süreyle siyasi yasak getirilmesi istemi!

Ki 24 saat sonra Anayasa Mahkemesi raportör görevlendirmesi de yaptı..

Yani süreç işliyor..

***

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİN PİMİ çEKİLDİ?

Peş peşe tansiyonu yükselten, siyaset dilini daha bir haşinleştiren gelişmeler iktidar ile muhalefetin karşı okların yoğunluğunu alırken, haftanın son gününde, gece yarısı iki hamle gelişti..

Birincisi, kim imzaladı, nasıl kabul edildi, gece yarısı operasyonuyla meclisten nasıl geçti denilip durulan..

Ve bunun kabulüyle, Türkiyeye aile mefhumu denilen bir kavramın bırakılmadığı, kadını yalnızlaştırdığını, toplumsal ahlaki çöküntüleri körükleyen özellikle cinsel eğilim denilen kavramdan üreyen LGBTlilerin ideolojilerini özgürleştiren, milli ve manevi değerleri toplumdan, uzaklaştıran..

Cennet annelerin ayakları altındadır inancıyla kadınları Kutsal sayan anlayışı yok etme adına Kadın hakları üzerinden lut kavmini yeniden hortlatan LGBTlileri konsolide eden İstanbul Sözleşmesinin fesih edilme kararı..

Karar, Cumhurbaşkanı Erdoğanın kararnamesiyle duyuruldu

Tabi iki gündür sosyalistler, komünistler, emperyalizmin, batının ve batılın ruhuyla hareket eden, muhalefetin tüm kanatlarının üzerinde hükümeti yerme adına sergiledikleri siyasetin çirkef saldırılarıyla, yaşanan gidişat daha bir dozajı artırdı

***

EKONOMİDE YENİ DEĞİŞİM?

Ve aynı gece, hükümetin ekonomik politikasıyla ilgili flaş gelişme..

Malum, Berat Albayrakın Maliye ve Hazine Bakanlığından, ayrılmasıyla bu kulvarda, yeni bir oluşuma gidildi..

Albayrakın yerine Lütfi Elvan Bakan oldu..

Aynı değişikliğin içerisinde, Merkez Bankası Başkanı da değiştirildi, Naci Ağbal getirildi

Ne garip ve ilginçtir, flaş gelişme Ağbal odaklı oldu..

Ağbal, Merkez Bankası Başkanlığından alındı..

Yerine, Albayrakın ekibinden olduğu ifade edilen Prof. Dr. Şahan Kavcıoğlu getirildi..

***

Değişikliğin nedeni; 200 puan faizlerin artırılması mı, yoksa Parti Kongresi sonrasında beklenen kabine değişikliğine şimdiden, zemin ve kadro teşkil etmek mi?

Bir çok soru var..

Ama görünen o ki bu değişiklik haftanın ilk gününde dövizde sert rüzgar estirecek.?

Haftasonu olması münasebetiyle dolarda yükseliş söz konusu..

İstanbul Borsası nasıl tepki verir, göreceğiz?

***

Velhasıl!

Haftanın gelişmeleri bu minvalde..

Peki, verilen mesajlar ne derseniz?

***

ANDIMIZ!

Özellikle Kürtlere dönük, inkr ve asimilasyon politikalarına artık dönüş yok..

Ve imkn da yok..

Tekçi, vesayet üretici, ayrıştırıcı dil, söylem ve eylemlere, prim verilmeyecek..

Türk kavramını etnik kimlik vurgusu, ve dayatması hiçbir zümre tarafından kullanılamayacağı gibi dikte de edemeyecek

Kürtleri bir sorun, sorunlar manzumesi haline getiren bu minvaldeki anlayışa ve siyasi akıma, zemin ve imkn tanınmayacak.

Kimlikler üzerinden üstünlük taslayan kavram ve siyasi beyanlar oluşup ve partilerin varlık ve istemleri, tehdit ve tehlike arz edicidir

***

PARTİ KAPATMA DAVASI

Terörün, şiddetin, ırk, kimlik, inanç üzerinden veya gölgesinde, toplumsal birliği, dirliği, bütünlüğü, vatan coğrafyasında ayrıştırıcı oluşum ve yapıların himaye edildiği siyasete ve siyasilere, imkn ve zemin tanınmayacak..

Hoşgörülü olunmayacak..

Hukuk, yasalar ve kanunlar çerçevesinde mücadele edilecektir..

Ülkeyi ve milleti kamplaştıran farklı yönetimsel akılları enjekte eden, demokrasiyi ve Demokratik siyasetin koruma ve kollanma noktasını zaafa uğratacak her türlü siyasiye ve siyasete, rıza gösterilmeyecek

En ciddi ve radikal duruş Demokratik siyasetin zaafa ve zafiyete uğramaması, halel getirilmemesi için her siyasetçinin ve siyasi faaliyetin sorumluluk ilkelerinin ötesine geçmesine göz yumulmayacak...

***

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

Anayasamızın, kanunlarımızın, medeniyetimizin ve tüm değerlerimizin bize yüklediği görev ve sorumlulukları tamamen bir uluslararası sözleşmeyle ciro etmek ve eşitlemek, hem kendi büyük devlet geleneğimize hem bin yıllık medeniyet birikimimize yakışmaz..

Türkiyenin özgüvenine, kendi yapabildiklerine ve kapasitesine haksızlık olur bu sözleşmeden medet ummak.

Elbette ki aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadeleyi de insan hakları çerçevesinde, huzur, güven ve asayiş anlayışıyla, vatandaşımızın her şeyin en iyisine layık olduğu bilinciyle dün olduğu gibi bugün ve yarın teminatı bu ülkenin kendisi olacaktır

Kadının toplum içindeki itibar ve saygınlığı, geleneksel toplumsal dokumuzu da muhafaza ederek daha ileri noktalara taşımaktır azmimiz..

Yani, çözüm bizatihi gelenek ve göreneklerimizde, özümüzde mevcuttur.

***

GÜNÜN SÖZÜ

- Yanıltmasın seni masum bakışlar, bazılarını şeytan ayakta alkışlar...