YÜZDELİK POLEMİĞİ…
Eklenme: 10/5/2019 12:00:00 AM

Laf salatasına gerek yok.. Yine.. Evet, yine havanda su dövüyoruz..! Öyle ya, ülke, millet süt liman.. Hiç bir sıkıntı yok..

Ne içte, ne dışta, ne kapı komşuda; her şey güllük, gülistanlık..

Barış var, huzur var, istikrar var.. Yaşanan bir ekonomik buhran yok..

İşsizlik, yoksulluk giderilmiş.. Siyasi ve ideolojik bir kutuplaşma yok..

Toplumsal travmatik bir hal yaşanmıyor..

Ruh halimiz, hepsi yerinde

***

Anlayacağınız; keyif çatıyoruz.. Onun için de seçim yüzdeliği, en büyük meselemiz olmuş!..

Neymiş, eski AK Partili Faruk çelik konuşmuş..

Demiş ki; 50+1 ülkeyi ve milleti yoruyormuş.. Yerine, 40+1 gelirse, bir rahatlama olacak..

Yani tüm meselelerimiz; çözümlenecek..

Ülke daha bir huzurlu ve istikrarlı, konuma gelecek

***

Doğrusu!.. İki dönem bakanlık yapmış.. Parti Genel Başkan Yardımcılığında bulunmuş..

Kendi deyimiyle; 30 yıldır siyasetin dehlizinde bulunuyorum diyen bir zat, nafile bir mevzuyla, gündem olması, der demez şu soruları ikmale getirmiyor değil..

Bu çıkış; sistem tartışmasını alevlendirip, Cumhurbaşkanlığı makamının taraf-sız-lığını mevzu etmeye yönelik, muhalefete bir pas mı?...

***

Gaye bu değilse!.. Söylenecek söz şu olur.. Günaydın.. Bu sistem tartışılırken.. Meclise sunulurken Sonra halka taşınırken Referandum yapılırken..

Partilerin, siyasilerin meseleye dair fikri beyanları, ekran ekran, sütun sütun kaleme alınırken..

Siz bu zaman dilimi içerisinde; neredeydiniz?..

Bu ülkede, bu partide bulunmuyor muydunuz?

***

Denilebilir ki.. Yüzde 40+1le ülke yönetilemez mi?.. Yani yüzde 100e hükmedebilir mi?..

Eder.. Ama sistemi geriye döndürürseniz..

Yani, parlamenter sisteme dönüş yaparsanız..

Ki, yüzde 40+1le değil, daha düşük bir yüzdelikle, ülkeyi yönetebilirsiniz..

80lerden, 2015lere kadar gelirsek..

Ecevit, yüzde 22.. Erbakan yüzde 25.. Ak Parti yüzde 34.. Tansu, Mesut onlar, yüzde 20lerle, idareyi elinde tuttu..

***

Tabi, enkaz hali.. Yaşanan ve yaşatılanlar; herkesin hafızasında!.. Yılda bir iktidar.. 1.5 yılda bir seçim

Yani; handikabı, buhranı, yorgunluğu, kızıl-kıyamet misali yüksek korku içerikli tünellerden geçildi

***

Neyse! Sistemle Cumhurbaşkanıyla alakalı bir sıkıntı yok..

Halk, işin farkında ve şu hakikati, kendinde ikmal ediyor..

Siyasi temsiliyeti de, icraat mekanizması olan hükümeti de

Ki o hükümet, Cumhurbaşkanlığı sistemi..

Seçen benim.. Birinci turda, ikinci turda, üçüncü turda; tercih benim..

Daha etkinim.. Seçme özgürlüğüm güçlenmiştir

Elimden bırakmam..

***

Sonuç!.. Bir eğilim yok.. Ne iktidardan, ne muhalefetten.. Yani; boş bir mevzuya kafa yoruyoruz!..

Baksanıza, herifin biri nasıl da parmak sallıyor..

çelikin havandaki dövülen suyuna parmak sallıyor..

Diyor ki, iktidarı korku sarmışta ondandır, yüzde 40+1 diyor.. İyi de senin çapın ne?.. Yüzde bir bile değilsin..

Müfettiş misali partileri de, teftiş ettiğini sanıyor..

Nasıl bir alem!

***

Netice itibariyle! Farkında mısınız; bizde hafta sonunu nafile bir mevzuya ayırdık..

Laf gevezeliğiyle, havanda su dövdük..!..

Boş bir vakit kaybı..

Ama; haftanın yorgunluğunu atma adına; iyi bir çekiştirme oldu..

Yoksa, derin mevzulara girseydik; hayli zihin yorgunluğu yaşardık ki, bedenimiz yeter diye çığlık atardı..

***

Özkök ne diyor..? Diyor ki, bu mevzu, bana göre İzmir Kordonunda, Picasso sergisini gezmek için kuyruğa gidenlerden, daha önemsiz!..

Yani, sergi kuyruğu daha önemli.. Ki, manşete taşınması gereken, bir kuyruk diyor..

Haksız da değil..

çünkü, sanata verilen değeri, anlatırken, sanat üzerindeki kutuplaşmayı da, silen bir görüntü..

İşe limon sıkan da olur..

Tıpkı, yüzde 00.01 oy sahibi olan siyasetçimiz gibi..

***

GÜNÜN SÖZÜ.

Bakacağın yüze, utanacağın söz söyleme!