‘’EN BÜYÜK ANDIMIZ İSTİKLAL MARŞIMIZDIR!
Eklenme: 10/26/2018 1:48:00 PM

Evet, sevgili okurlar.

Başkan Erdoğan, dün TBMMde AK Parti Meclis Grup toplantısında yaptığı konuşmada çok önemli konuları dile getirdi.

Ve konuşması, üç dilde yayımlandı.
Türkçe, İngilizce ve Arapça.
Ki, dünya kamuoyu, olup-bitene vakıf olsun diye..
Dünya ülkeleri ile birlikte birçok Arap ülkeleri de Başkan Erdoğanın konuşmasını pür dikkatle izledi.

İnanınız, sevgili okurlar Erdoğanın dünkü konuşması tarih önünde, insanlık önünde çok anlamlıydı.
Erdoğanın ne kadar büyük bir insan olduğu; vicdanı olan insanlar nezdinde kendini bir kez daha kanıtladı.

Konuşmasının en dikkat çeken bölümü de hiç kuşkusuz ki, Suudi Arabistanlı bir gazeteci olan Cemal Kaşıkçının öldürülmesiyle ilgiliydi
Aslında başkan Erdoğan, bu mavzudan daha önce Türkiye halkını ilgilendiren iki önemli konuda da açıklamalarda bulundu.
Bunlardan birincisi Danıştay 8. Dairesinin bir hafta önce karara bağladığı okullarda okutulması gereken ve andımız olarak adlandırılan ırkçılığa dayalı Öğrenci Andı konusuydu.

Bir diğeri ise yerel seçimlerde MHP ile yapılacak ittifak konusuydu ve MHPnin önerdiği af çıkarma mevzuusu hakkındaydı.
Bu iki konuya bilahere geleceğiz!
Lakin dünya kamuoyunun pür dikkat kesildiği Cemal Kaşıkçının katedilmesi olayı..
Erdoğan, Suudi Arabistan hükümetinin dünya kamuoyu gözünde düştüğü girdap hakkında açıklamalarda bulunurken, Türkiyenin istikrarlı ve dik duruşuna da vurgu yaparak; Bu cinayetin davasının, Türkiyeye görülmesini, sanıkların burada yargılanmasını istiyorum dedi
Yani vicdanları rahatlattı
Bu açıklamalardan ötürü Erdoğan yine büyük bir insan potansiyelinin duasını aldı
Takdirini topladı
Ve yüce bir kişiliğe sahip olduğunu kanıtladı.

Her zaman bu köşede vurguladığımız gibi, Erdoğanın yürekliliği, dik duruşu, dost doğru bir insan olduğu tüm konuşmalarından ve uygulamalarından zaten anlaşılıyor.

Bu itibarla acizane olarak şunu söylemden de geçmek istemiyoruz.

Erdoğan, Allahın himayesi altındadır.

Mazlumun yanında olduğunu, zalimlere itibar etmediğini her zaman kendini gösterdiği gibi dün grup toplantısında da yine aynı şekilde kendini kanıtladı.

Erdoğan, katil Suudi Arabistan hükümetinin yaptığı iğrenç, insanlık dışı Kaşıkçı cinayetini dile getirirken Suudi Arabistan hükümetini tabiri caizse; yerin dibine batırıp çıkardı.

İnşallah ümit ediyoruz ki, tüm dünya artık bu hükümete hükümet demez.

Dese de, olsa olsa bir aşiret ağası der
Ki öyledir...

Suudi Arabistan, feodal bir yapıya sahiptir
İsrailin veya ABDnin kölesi durumunda bir İslam ülkesi vasfını almıştır
Kısacası, Hicaz coğrafyasını işgal etmiş, bir yönetim fikriyatına sahiptir
İslamiyetle uzaktan yakından alakası olmayan bu yönetim, yıllardan beri o ülkenin yeraltı kaynaklarını yiyorlar ve emperyalistlere de peşkeş çekiyorlar.

Cemal Kaşıkçının öldürülmesi hem de Türkiyede öldürülmesi, hem de Suudi Arabistan konsolluğunda önce boğularak öldürülüp, sonradan cesedinin parçalara ayırılıp bilinmeyen meçhule doğru götürülmesi bize göre; insanlık suçudur
Bir rezalettir.

Bir insanlık dışı vahşettir.

Ama Erdoğan bunu peşini bırakmıyor ve gerekeni yapacağız diyor

***

Gelelim, Andımıza!...

Erdoğanın, Türkçülük ırkçılığı hakkında dile getirdiği ifadeler ve cümleler netti!.
Açık ve tartışma götürmez; ifadelerdi?
Bu beyanlarına karşılık, vicdanı, inancı, izanı olan herkes Erdoğanın yanında yer almalıdır..
Onu kabullenmelidir.
Andımızla ilgili tarihe vurgu yaparken, şu gerçeği dile getirdi
Dedi ki,
Andın ilk halini, Türk Ocaklarını kapatmasıyla, üniversiteleri perişan etmesiyle bilinen tıp doktoru Reşit Galip yazmıştır.
İnsanları kafataslarına göre sınıflandıran çalışmaları destekleyen bu kişi aynı zamanda Türkçe ezan zulmünün de mimarıdır..
Yani, Andımızdaki Türk kelimesi, sıradan bir ifade değil
Etkin kimlik vurgusudur..
İşte Erdoğan bu noktada bir andımız varsa o da; İstiklal Marşımızdır..
Ve şöyle seslendi;
En büyük andımız istiklal marşımızdır.
İstiklal marşı dışında bir marş tanımıyoruz.

Bırakalım Türk Türklüğüyle, Kürt Kürtlüğüyle, Laz Lazlığıyla, Roman Romanlığıyla, çerkez çerkezliğiyle, Abaza Abazalığıyla övünsün ama asla bunu kalkıp da ırkçılık yapma boyutuna taşımayalım.

Bunu yaptığınız anda ayrımcılık yapmış olursunuz.

Bu konuşmaları yapan Sayın Erdoğan, kamuoyunu yeniden aydınlatmıştır ve uyarmıştır.

Başkan Erdoğan devamla şöyle dedi;
Ülkemizi, bu köhne metin üzerinden 2. Dünya Savaşı öncesi iklimine döndürme heveslerine destek vermek, asla vatan ve millet sevgisiyle izah edilemez.

***
Evet, sevgili okurlar.

Bende Türküm ama Türkçü değilim diyen Başkan Erdoğan bu çıkışıyla, Türkçülük üzerinde ırkçılık taasubunu oluşturmak isteyen anlayışa gösterdiği tepki; bütün vatan satında önemli ve kapsamlı bir halk potansiyelinin teveccühünü kazanmıştır
Toplumun, dualarına mazhar olmuştur
Aydın, bilinçli, okumuş bir devlet adamına da, pek tabi ki bu yakışır zaten
çünkü dinimiz; ırkçılığı kökten yasaklamıştır..

***

Değerli okurlar

Bilindiği üzre, 600 yıllık bir Cihan imparatorluğu olan Osmanlı imparatorluğunu yıkan ve Sultan Abdülhamidi tahttan indiren temel unsur Turancılık adı altında Fransada okuyupta İstanbula gelen Jön Türklerın ırkçılık üzerindeki, kurgularıydı..
Türkçülük..!
Jön Türklerin başını çekenler de, Namık Kemal, Ziya Gökalp gibi nice edebiyatçı geçinenlerdi
Bunlar, Fransadan ithal edilen ırkçılık anlayışıyla Osmanlının bünyesine yerleştirildiler
Böylece Turancılık anlayışı doğrultusunda oluşturulan ırkçılık taasubuyla, bir devleti yıkabildiler..
Nihayet İngilizler, İstanbulu işgal etmekle muradlarına nail oldular.

Hele hele Cumhursuz bir cumhuriyeti kurupta ardından Lozan Anlaşmasının altına imza atılması!
Ardından, Memalik-i İslamiye denilen İslam ülkelerinin coğrafyalarının büyük bölümünün bu anlaşmayla haçlı hegemonyasına teslim edilmesi!.
Yani, sahada kazanılan, masada geri verildi!
İşte bu anlayış ve ırkçılık sonuç itibarı ile Türkiyeyi tek parti şeflik ve dipçik fikriyatına teslim etti
Ki, CHPnin altı oku da bunu bize kanıtlıyor.

En derin saygı ve sevgilerimle