EHİL VE LİYAKAT!
Eklenme: 7/17/2018 12:00:00 AM

15 Temmuza dair

Demek ki

Devlet mekanizmasında...

Asker de

Yargı da...

Sivil komuda ehil ve liyakat önemli..

Kanunlar..

Nizamlar..

Yönetmelikler..

Yani mevzuatın paralelinde; görev yürütülmeli

İş..

İşlem..

Ve görevlendirme; başkasına itaat ve biad..

Ya da sadakat odaklı olmamalı..

Şunun..

Bunun..

Ötekinin..

Siyasi, ideolojik, inanç ve ırkdaş nokta-i nazarda kayrılmamalı

FETÖ dahil...

Görüyoruz ki, yıllardır benzer akımlar...

Kamuflajla

Gizlilikle

Sinsilikle

Yasadışı

Ahlakdışı

Kör bir taassubun işleyişiyle devletin mekanizmasına nüfuz etmiştir..

Ne atanmış..

Ne seçilmiş..

Ne görevlendirilmiş..

Ne de yetkilendirilmiş kişi ve oluşum bağımsızlık şuuruyla hareket etmemiş..

Ya abilerine..

Ya ablalarına..

Ya da; ensesi kalın, göbeği şişik dayı diye tabir edilenin; komutasında olmuştur...

Türkiyenin, geldiği zaman dilimine bakın

95 yıllık mazi

Birçok kez benzer yapıların; devleti ele geçirme hamlelerini görüyoruz...

Önce nüfuz...

Sonra hükümranlık

Demik ki

Hukuki bir bürokrasi işlev görmeli

Yani özetle

İster asker

İster yargı

İster sivil kurumlar

İster kamunun bir bütünü dahil

Hukuku..

Liyakati..

Ehliyeti..

Ve yargısal bağımsızlık şiariyle; işlem görmeli

Bağımsız kurumlar..

Yoksa!

Dün FETÖnün komutasında idi...

Yarın çETÖ komutasına girer

Ne diyoruz

Darbelerin panzehiri; bağımsız, güdümsüz hukuktur...

***

FETÖ BİTTİ Mİ?

Hayır!

Bitecek gibi de değil...

Hala tehdit...

Hala plan ve kurgu gayreti içerisinde

Baksanıza...

Her gün, 70-80 kişi gözaltına alınıyor...

Yakalanıyor...

Yeni davalar...

Yeni soruşturmalar

Ne diyor Başkan Erdoğan; darbe tehlikesi kalmadı

Ama; FETÖ hala, direniyor

Ki bunun; dış destekleri

Yani; virüs hücresel yayılmacı...

Askeri

Yargısı

Polisi

Kamusu

Ama hala siyasetçisi

Ama hala sivil kanadı

Ama hala devlet içerisindeki kriptosu vaki!

Onun için derim...

FETÖ bitmiş değil

Diyen; toprağı başına dökendir...

***

VALİLİKTE MESAİ KAçTA BAŞLAR!

Son günlerde sıkça konuşyuluyor..

Ki bizim de; muhatap olduğumuz bir soru!

Okurlar da soruyor

Ki Valiliğe hiç gittin mi, diye de serzeniş var..

Valiliğin

Özellikle, Vali yardımcılarının..

Yetkili birim amirleri de dahil olmak üzere

Bulana aşk olsun!

Burada mesai kaçta başlıyor, kaçta bitiyor?..

Tabi soru mahiyeti; mesaiye uyulmadığı noktasında..

Serzeniş var..

Gidiyoruz yok..

Soruyoruz yok..

Öğle olmuş; daha gelen yok?

Bekleyin gelecek..

Bir değil, iki değil

Alışkanlık hasıl olmuş...

Bazı oda başkanları da; benzer bir eleştiri yaklaşımı içerisindeler..

Neyse..

Okurların sorusu bu minvalde..

Pek detaya gerek yok..

Ki sorunun muhatabı; ben değilim

Diyarbakır Valiliği

Ne cevap verilir bilmem?

Ki söylenenler, konuşulanlar ne kadar hakikati içeriyor bilmem!

Sorun bize iletildi...

Biz de muhatapa iletme noktasında mevzuu ediyoruz..

Bildiğim kadarıyla

Yaptığım araştırmada

Valilikteki resmi mesai saati değişmez..

Hep aynıdır...

Diğer kurumlardaki gibi

08.00de başlıyor, 17.00de bitiyor

Tabi olağan hallerde; Vali Yardımcıları ve Amirler açısından değişebilir..

Ki yetkili personeller için de durum farklılık arz edebilir..

O da mesaiye kalmak...

Heyetlerdir..

Bakanlardır..

Yardımcılarıdır..

Başkan..

Yani Valilik bu, hareketli..

Doğrusu

Sıklıkla mesaiye geç geliniyor mevzubahsi, der demez; kafaları kurcalamıyor değil..

Tabi çift eksenli..

Eğer ki mesai riayetsizliği; süreklilik ve keyfiyet arzında işliyorsa

Ki bu nokta sorgulanıyor..

İşte bu arıza-i durum nerden çıkıyor sorusuna yanıt bulunmalı?

Neden mesaiye geç geliniyor?

Ya da mesai mefhumu diye bir zarurulik

Bizden söylemesi.