İKİ KELAMLA PİLAV PİŞMEZ!
Eklenme: 7/25/2019 12:00:00 AM

Piştiği vaki mi?.. Ne yazık ki, değil..

Ama, bizim avenelerimiz, hep bu akılla yol almışlardır..

Biz söyledik.. Biz iki kelam ettik.. Ma gittik, konuştuk tamam dediler..

Yani mangalda kül bırakmama hali!...

Sonrası, bekle ki; pilav pişsin..!

Kelamla pilav pişer mi?.. Yani lafla gemi yürümüş mü?

İcraat lazım.. Somut eylem lazım Söylemi fiiliyata dönüştürmek lazım..

Lobi oluşturmak lazım.. Kentin taleplerine kulak kabartıp; mekanizmayı işler hale getirmek lazım!

Ama nerdeee Boşuna debelenip durmuyoruz

Elin gavuru, uzaya mekik dokuyor Ama biz hala iki uçak Diyarbakıra artırılsın yalvarması içerisindeyiz!

Ki o uçaklar düne kadar vardı, şimdi yok! Var olanların da maşallahı var; köy minibüsü gibi!

Dört bir tarafı dağılmış! Tarihin en eski uçakları..

***

Dediğim gibi! Diyarbakır taşı gibi bahtı da kara..! Bir türlü; yüzü gülmedi..

Güldüren de; olmadı!. Olan olduysa da; kıymeti bilinmedi.. Sahip çıkılmadı, tu kaka edildi!

Büyük bir sahipsizlik.. Büyük bir keyfiyet arzıyla; üst katmanda menfaatperestlik hakim kılındı!.

Kimse gocunmasın Kimse, ne diyorsunuz demesin!

Vaziyet, herkesin gözü önünde vücut bulmaktadır..

Dün de, bugün de! Diyarbakır sosyal, ekonomik, kültürel hatta siyasal yönde; bahtsız ve sahipsiz..!

***

Dedik ya; iki uçak sayısı artırılsın diye, aylardır yalvarıyoruz!

Ben değil.. Diyarbakır ahalisi.. Bölge insanı.. Ve tabi ki, bu bölgenin batı illerinde bulunan yaşayanları..

Ki, batıdan bu bölgeye gelmek isteyenler dahil!

Yani, siyasilerimiz.. Yani Milletvekillerimiz Ki, Ak Parti ve HDP, diğer parti milletvekilleri de

Valilerimiz Belediye Başkanlarımız İl teşkilatları..

Ha bir de, STKlarımız, Oda Başkanlarımız Bir de; ak sakallı kanaat önderlerimiz!..

Onlar hariç çünkü onların; cebinden çıkan bir şey yok..

Makam, mevki, güç ve kapital zenginlik ceplerine el attırmadığı için; umurlarında değil

***

Geriye kalan; ahalinin tümü muzdarip, tepkili, öfkeli

çığlık çığlığa; mağduruz, soyuluyoruz, bu bir soygun ve zulüm diyor

Dinleyen var mı; yok!. Klişeleşmiş ifadeler olacak ama!..

Elden ne gelir; mevzu hayli can yakıcı!!! Bu minvalde; kaç yazı yazdığımı hatırlayamaz haldeyiz

Lakin aylardır, aynı drama yaşanıyor

Uçak seferleri, düşürüldü.. Yolcu kapasitesi yüksek uçaklar, küçültüldü!..

İstanbul ve Ankara uçuşu; tarihin lüks seyahatine döndü!

Bilet bulmak güç.. Hele ki satın almak daha bir güç

200 liralık bilet; bin liraya yükseldi.. Fahiş fiyat En sıradan uçuş; 400-500 lira!

Aktarmalı Güne özgü; uçuşlar Yani; havayoluyla seyahat Diyarbakır için imkansız hale geldi!!..

***

Peki, çözüm üreten var mı?.. Yok.. İlgili ve yetkililerin bir beyanı var mı yok?

Hepsi ketum! Bir iki oda başkanı mırıldandı?

Ama iş; muhataplığa gelince.. Vaziyet eski tas eski hamam misali!

Bayanlar Beyler.. Eeyyy kentin dinamikleri..

Güç sahipleri Ahalinin sözde temsilcileri.. Bürokratlar

Yahu bir lobi oluşturup, şu Ankaranın yanağına bir dokunsanıza ya!

Ne bu zulüm.. Ne bu keyfiyet.. Ne bu bölge insanına üvey evlat muamelesi çekip; söğüşleme hali deyin ya!..

Deyin ama deyin!.

***

çünkü bu hadise!..

Ekonomiyi etkiliyor.. Turizmi etkiliyor..

İş, aş, sağlık alanını etkiliyor.. Kentler arası diyaloğu etkiliyor.. Ve bu talep; ayrıcalıklı bir talep değil..

Haklı bir taleptir.. Eşitlik talebidir..

Ve şuna da dikkat edin vakıa; duygu ve ideolojik noktada, farklı fikirlere de yol açıyor!

Neden salt; Güneydoğu illerine bu reva görülüyor! Bu söz; kopukluğu da, körüklüyor!

Hasılı kelam!.. Diyorum ki; iki kelamla pilav pişmez!

Vaziyet; kelamlık değil, doğrudan, fiili ve somut müdahaleyle aşılabilinir!

***

Yani, Ulaştırma Bakanlığına gidilecek..

Sayın Bakan bölgeye dair; bu itici, yıkıcı ve fahiş tahribat içeren sefer askıları nedir

Gerekçeniz nedir? Ki hiçbir gerekçenizi de kabul etmiyoruz

Uluslararası bir havaalanı yaptınız..

10 körük var.. Ama inen uçak, o körük sayısı kadar değil Ne yapın, edin ama mutlaka sorunu çözün deyin!

Ötesi yok..

Bilmem, muhatap olan zevat vakıayı kavrayabildi mi?

Biraz daha sabır deyip, bekleyip görelim!..

O zevattan birileri kavrayabilme yeteneğini kullanmış mıdır?

***

HANİ İLçESİNE TEBRİKLER

Afiş.. İçerik Ve temel mesaj...

Hepsi; Ortak aklın; kullanımı..

İşte bu

Kaymakamlık.. Belediye.. İlçe Müftülüğü.. Ve ilçenin ihtiyar heyetinin ortak kararı!

Taziyelerde; taziye yemeği artık verilmeyecek..

Kaldırıldı

Umarım bu adım; öncü adım olur

çünkü, taziye yemeği!..

Gerek taziye evi için.. Gerek taziyesi olan aile için..

Doğrusu!

çok yönlü ikinci bir acı ve yük oluyor Hem maddi hem manevi bir eziyet

Kimi karşılayabiliyor..

Kimi karşılayamıyor? Karşılayamayan; borç, harç edip ödüyordu..

Ama artık yok!

Netice itibariyle; tebrikler Hani ahalisine!

Doğru bir karar!..

Umarım, tez elden bu öncü adım, kentin dört bir yanını kapsasın!..

***

TRABZON VALİSİ!

O hadiseyi.. O çirkin tabloyu.. O yaşanan linç görüntülerini görmeyen yok.. ki konuşmayan da kalmadı..

Sadece; siyasal iktidar..

Ve olayı provoke eden, kent yönetimi!..

Olay basit görüldü..

Sıradan görüldü..

Dahası, Trabzona turist olarak giden misafirler kabahatli ilan edildi..

Saldıranlar, serbest..

Geziye gidenler sınır dışı..

Hasılı kelam; Trabzon valisinin sonuca dair icraatının bedeli ne oldu biliyor musunuz?

Gayri resmi!

Diyarbakır dahil.. Bölge illerinde; Karadenize dair turlarda yüzde 80 azalma oldu.. Ki bu 10 bin kişiye tekabül ediyor..

Ya Kuzey Iraktan gelmek için; tur planı yapanlar..

Yani, delinin birinin kuyuya attığı taş misali!

TEŞEKKÜRLER

Dün yazmıştım!.. Basın bayramı yaşanan ortamda kutlamak mümkün mü?

Bayram mı, mayram mı!

Eee, manzara ortada..

Ama sağ olsun siz değerli okurlar..

Dostlar

Sevenler..

Oda başkanları.. Ki Sağlık-Sen Başkanı Nurhak Ensarioğlunun özellikle; jesti!..

Hasılı, günümüzde yalnız bırakmadınız

Hepinize teşekkürler..

İyi ki varsınız.. İyi ki bu çatı altında bir aile olarak; hep birlikteyiz!

Ya sizler olmasaydınız!...