KURUM'UN DİYARBAKIR ZİYARETİ!...
Eklenme: 7/23/2018 12:00:00 AM

Dikkatimi çekti

Hafta sonu

çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Diyarbakırdaydı.

Genç bir sima

Hareketli

Ve aktif bir görüntüyle; şehri turladı

Sevindirici olan

Tam da bizim mevzu ettiklerimizin, halet-i ruhiyatını yerinde gördü..

Hevsele gitti..

Fiskayaya gitti..

Suru gezdi..

Dicle Vadi Projesine, eğilim gösterdi..

Millet Bahçesi; eski stadyuma baktı..

Anlayacağınız

Hafta sonu, pür dikkat bir hareketlilik hakimdi..

Onun için de Diyarbakır Sözün manşetine; Surun çıtası yükselecek dedik?

***

Tabi..

Haber..

Gezi..

Konuşulanların dışında; dikkatimi çeken bir durum vardı

Meslektaşlarımın..

Haberce arkadaşların

Pek de; dikkatini çekmeyen bir vakıa diyorum..

çünkü olay!

Bakan Kurumun şehir programı esnasında; aşina olduğumuz o siyasetçi ordusu yoktur?

Eksikti

STKlar

Oda Başkanları

Resim vermek isteyenler

Valilik

Sur ziyareti

Ve basına demeç verme görüntüsünde kimsecikler görüntü vermedi?..

***

Sadece ve sadece

Vali

Kayyum

Vali Yardımcıları.

Ve ilgili kurum müdürleri hazırdı.

Ötesi; yoktu!

En dikkat çekeni ise, AK Partinin Üç milletvekillinden hiçbiri yoktu.

Malum

Önceki ziyaret ve gezilerde; vekillerin hepsi hazır olurdu?

Havaalanında..

Valilikte..

Esnaf ziyaretinde..

Gezi yapılacak yerlerde; görüntü ve selfieler verilirdi

Sosyal paylaşım yapılırdı

Mesajlar verilirdi

Ama bu kez; ne hikmetse siluetini göstermedi

***

Ki, Milletvekili Ebubekir Bal Diyarbakırdaydı

Mehdi Eker

Oya Eronatı bilmem

Ki, İl Başkanı Serdar Budakın ifadesiyle

Dün WhatsAppdan görüştük

Ben oradaydım diyerek..

Mehdi bey yurtdışında..

Oya hanım şehir dışında..

Ebubekir beyin farklı bir programı vardı..

Kendisi de; programa dhil olduğunu bir ara ayrılmak zorunda kaldığını söyledi...

Neyse!

Bal ve Budakın bilahare bir işyerinin açılışına katıldıklarını da not edelim.

***

Anlayacağınız..

Garip gelen hal-i durumu kime sorduysam, Kılıçdaroğlu gibi cevap vermeli oldu.

Nasıl ki..

Partinizde kurultay için imza toplanıyor..

Ne diyorsunuz sorusuna..

Topu taca atarak..

Ekonomi perişan vaziyette..

İnsanlar geçim derdinde diye yanıtladıysa..

Bizimkiler de öyle yanıtladı..

Bin dereden su taşıyarak

Acaba diyorum;

Yeni hükümet sisteminde konsept böyle mi olacak?

Yoksa Bakan Kuruma karşı bir hazımsızlık mı var?

Yoksa da Devlet-i liyenin heyetine dair bir arıza-i durum mu?

Vakıa karışık...

Ancak, siyasi katılım noktasında arıza-i durum var?

***

BİRAZ DA DİNE SAYGI OLSANIZ!

Bu topa girmeyecektim..

Ama okur zorluyor..

Ne diyelim..

Girdik; bile..

Anıtkabir

Atatürke söven o bayan var ya!

İşte o; meczup!...

Şekli de..

Şemalı da..

Renklilik hali de; provokatör olduğu gibi..

Eylemi de; provokasyonca!

Yine birilerinin organizasyonu!

Yoksa Safiye İncinin ne haddine; bu ahlaksız tutum?

Geçmişine bakmak lazım

Dün nasıl giyiyordu.

Bugün nasıl?

Sakın kimse tövbekar demesin..

Olamaz da!

***

Elbette ki

Atatürkün manevi şahsiyetine..

Her kim olursa olsun..

Sövme..

Hakaret..

Ve farklı bir meczubiyet içerisine giremez..

Giren kimse; ceza görmeli..

Ki, İnci tutuklandı..

Bunun bir ders-i ibret olması lazım

***

Ama şu gerçeği de görmeliyiz!

O meczubun yaptığını

Provokasyonunu

Provokatörce planının değirmenine su olunmamalı.

Oyuna gelinmemeli.

Özellikle, hadiseyi genelleştirmemeliyiz.

Bakıyorum.

Bu seviyesiz bayana karşı, tepki gösteren bir kesim var ki!

Maazallah..

Şeytan-i iblisleri de; geride bırakır gibi ateşe benzinle gidiliyor..

***

Başörtülüdür diye..

çarşaf giymiş diye

İslama,

Müslümanlara genelleme bindirmeyle; hakaret ediliyor..

İşte diyorum ki

Meczubeye gösterilen tepkiyi..

Neden;

İslama,

Kuran-ı Kerime..

Peygambere..

İnanca..

Kültürel değerlere, mabetlere kin kusan iblislere de o tepki gösterilmiyor?

Niye!

İşte, Siyonizmin devşirmesi Adnan Oktar

Onun üzerinden de aynı; zihniyetin körüklemesi var..

Ne hikmetse..

Herkes bu minvalde; ketum kesiliyor..

Vaziyet!

Her şekliyle; sinsiliğe körük!

***

28 GÜN!

Olsun mu, olmasın mı?

Neyse!

Bugün, zort denilecek

Peki, kalksa ne olur, kalkmasa ne olur?

İki şey olur..

Bir, 15 bin lirayı veren..

28 gün askerlik yapmaz ise!

Askerlik anılarından mahrum kalacak

çocuklarına

Torunlarına askerlikle anlatabileceği bir şeyi olmayacak

Tabi; işi, gücü, mesaisi

Zamanı, cepte olacak, arıza-i bir durum olmayacak..

Giderse..

Peygamber ocağını görecek..

Askerlik nasıl bir şey vakıf olacak..

Temel eğitimi alacak

Sonra, ömür boyu çocuğuna, torununa anılarını anlatacak

Ama; iş, güç ve mesai noktasında, faturası olacak

Tercih

***

DEDAŞTA ZİHNİYET AYNI?

Maalesef

Özelleştirildi

Yıllar geçti

Ki devrine sayılı, zaman kaldı.

Ama hala; zihniyet aynı zihniyet

Laçka!

Kış oluyor.

Yaz oluyor

Dört mevsim geçiyor

Kesintiler

Voltaj düşüklüğü

Dalgalanma

En vahimi de, çözüm üretmeme gibi gaflet hal!

Ne yazık ki; değişmiyor

Bildik

Kesintisiz devam ediyor

Umursamaz halde!

Kaçak diyor; devlet karşılıyor

Alt yapı diyor

Hizmet diyor

Akıllı sayaç diyor

Yani diyor da diyor

Ki dediğini de; faturaya katmerli işliyor

Tüketilen eneri; 30 lira

Kesilen fatura 120 lira

90 lira o diyorlar için

Ama zerre-i miskal; sadra şifa verdiği yok

Nereye kadar?

İşte orayı kestirmek zor

Etkili ve yetkili zevata

Derim ki

Vatandaş için sabrın da bir sınırı var?

Sınır aşılırsa

Diyeceğim bu kadar

Arif olan anlar

***

GÜNÜN SÖZÜ!

Okur tarafından iletildi

Diyor ki

Ülkeye ihanet eden; suçlular

FETÖcü

PKKcı

TİKOcu

DEAŞci

Yani tüm suçluların; yurtdışına kaçışına neden sadece hükümet alaka gösterir..

Sadece, hükümet iadesini ister

Siyasi faturası da; hükümet öder

Niye muhalefet

Niye ana muhalefet

Niye hükümet dışındaki siyasi oluşumlar; bir gayret göstermez?

Niye?

Eee..

Biz de buradan muhalefete, okur ifadesiyle soruyoruz..

Siz niye; kılınızı kıpırdatmıyorsunuz!?