MAKSAT, MUHABBET OLSUN!…
Eklenme: 3/28/2020 12:00:00 AM

Aynen de öyle! Ne de olsa; Evdeyiz.. Zorunlu.. Sağlık için, millet ve ülke için; şartlı bir durumEvdeKal.. Evde sağlık var.. Evet, aile fertleriyle bir aradayız.. çekirdek aile.. Gelen-giden, misafir de yok.. Yani biz bizeyiz.. Öyleyse; aile içi muhabbet şart Muhabbetin konusu mu, aha da benden bir demet!?

***

Covid-19un bizi disipline ettiği halden başlayayım! Vaki mi, hiç bir dönemde millet olarak böylesi bir şekilde disipline olduğumuz.. Sanmıyorum.. En katı sıkıyönetim, ihtilal dönemlerinde bile bu kadar kural koyucu ve uyucu bir şekilde disipline olarak, uymamıştık.. Sizce.. Neyse siz mülahaza edin, benden bir öneri.. Bu disiplinli halimizin bir mükafatı olmalı.. Sizce ne olmalı.. Bence haftada bir gün çarşı iznini artık aile fertleri olarak hak ediyoruzdur

***

Ha bu arada şunu da artık not etmeliyiz.. Eğer ki bir gün, sokağa çıkma yasağı gelirse.. Ve olağanüstü bir hal söz konusu olursa.. Yani arıza-i durumların getirisi olarak millete fatura edilme hali yaşatılırsa, bilmeliyiz ki bir avuç disiplinsizlerin yüzündendir Hani şuan EvdeKaldan kendine göre keramet çıkarıp, racon kesici olan züppeler var ya, işte onlardır müsebbip.. İsterseniz balkondan bir aşağı bakın; kimler bize bir şey olmaz deyip, yasak delici oluyorlar

***

Sahi, aile kutsallığına vakıf olabildik mi?.. Özellikle EvdeKal noktasındaki evde hayat var gerçeğini, irdelemek!.. Öyle ya, iş, aş, okul, çarşı, pazar deyip günlük hayatın bencilliği içerisinde; eve kapağı atarken herkesin birbirine selam dahi vermeyip, bir kenara çekilmesi!.. Bir arada yemek, bir arada olabilmek, kahvaltı yapabilmek!.. Yok..

***

Şu mizahi karikatüre bakar mısın!.. çocuk, eve gelen babasıyla ilgili annesine ne diyor.. Bu adam kim diye?.. Annenin cevabı, O senin baban , kahvehaneler kapandı da eve gelmeye başladı?.. İşte bu nüansın, yaşamda neleri aksattığımızı, aile birlikteliğine dair ne kadar umursamazlık içerisinde, birbirimize pamuk ipliği kadar bir bağ bırakmadığımızı göstermiyor mu?.. Siz hele bir mülahaza edin?..

***

Ve Ölüm ile Yaşamın kıymeti.. Ve tabi ki, nefsin muhasebesi.. İnanç.. Din.. İbadet.. ve Yüce Allaha olan itaat.. Kuran ve Peygamberin yol göstericiliği.. Bir ümmet olabilmenin; yardımlaşma ve dayanışmayla mümkün olabileceği, hakikatine varabilmek.. Hak, hukuk, adalet ve eşitlik, insan olabilmenin kriterlerine, uyarak vicdan, izan, ve merhamet duygusunu, maddiyata kurban etmemek!.. Bir nefis, sorgusu

***

İman nokta-i nazarda düşünelim.. Bu virüs kimi etkiliyor?.. Hiç kuşkusuz ki yer küresinde, yaşayan, nefes alan, herkesi.. Dil, din, ırk ayırımı yok.. Renktir, yaşamdır fark etmiyor.. Herkese aynı muamele, herkese eşit mesafede İşte, Orta Asyadan, Avrupaya ve ABDde.. Yani, yedi düvel halk deyimiyle aynı gemi ve yolcu otobüsündeyiz.. Düşünmeliyiz, içerisindeki fertlerin bizler olduğunu?...

***

Neyse, işi ciddileştirip, aşırı zihne yüklenmeyelim.. Dedik ya, maksat muhabbet olsun; ama fikri mülahazamız da olsun.Sahi, şu el, yüz yıkama, temizliğe önem verme alışkanlığımızı, virüs illetinden kurtulup, hayat normale geçtikten sonra, devam ettirebilecek miyiz?.. Yoksa.. Evet yoksa Allahın bir tufanı olan bir başka virüsle yüz yüze gelene kadar her halimizle kirliliğimize nerde kalmıştık mı diyeceğiz

***

SİYASETİN TATİLİ BİTİYOR?..

Galiba öyle Şu virüs siyaseti de bir süreliğine EvdeKal koduyla hapsetmişti ya! Görünen o ki, hırçın siyaset disipline uymayarak, tatilden dönme gayreti içerisinde!.. çünkü, son iki günlük trafik, özellikle infaz yasası üzerinden geliştirilen sağlı-sollu salvolar fena bir şekilde, ortamı geriyor

***

Neyse ki, millet evde! Bozguncu ruh hallerine meyil vermeyip, Evde hayat var deyip, yüz çeviriyor.. Diyorum ki, ahali olarak bu yöndeki alışkanlığımızı hiç ama hiç değiştirmezsek!.. Denir ya bırak, ne halleri varsa, kendileri görsünler, bizden uzak dursunlar yeter!.

***

SİZİ GİDİ İRADE HASIMLARI?..

Bilmem farkında mısınız?.. Bir kesim ısrarla sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi için, ha bire dürtüler oluşturuyor.. Malzeme olarak da virüs üzerinden felaket tellallığı yapılıyor.. Ölü sayısına, test sayısına, pozitif ve negatif sayısına boğucu bir panik atmosferiyle; daha neyi bekliyorsunuz demeye getirerek, kafa meşguliyeti yaratıyorlar..

***

Hükümeti de.. Sağlık Bakanını da İlgili ve yetkili sivil yönetimi de; enva-i şekliyle eleştirerek, tepki koyarak, başarısız göstererek, siyasi polemik üretme gayreti içerisindeler Tek çözüm ülkede sokağa çıkma yasağı ilan edilsin.. Ve bunu da, tek elden Asker yürütsün Tıpkı, 80lerin dönemi gibi laf üretiyorlar Sanki sokak ve ahali vebalı gibi!...

***

Peki size göre, bu siyasi ifadeler sergilenen tutum salih bir niyet ve amel içeriyor mu?.. Ben sanmıyorum.. Ki aklıselim düşünen hiç kimse, iyi niyetli bir talep ve istek olmadığını biliyor

***

2002den buyana, siyasi iktidara çekilmek istenilen ayarları yaşayan ve bilenler olurduk.. Hiç de; masumiyet içermiyor çünkü, boğucu atmosferi yaratanın tek gayesi var, o da dün olduğu gibi bugün de sivil iradeyi geri plana bırakıp, askeri ve bürokratik işleyişi güçlü hale getirmek.. Kısacası, Erdoğanı bir türlü pasifize edemedikleri planlarını, bu virüs üzerinden yaratıp, sokağa çıkma yasağıyla ülke yönetiminde, el değiştirmek Buna bu millet cevaz vermez!...

***

SİLİK YARIŞI!

Ayıp ya!.. Vallahi de, billahi de, ayıp!.. Muhalefet için de, hükümet için de; özellikle tarafların trolleri..

***

Şu virüsle mücadeleyi getirip, iktidar muhalefet belediyelerinin kim ne kadar önlem aldı, kim iyi mücadele ediyor, o bunu, öteki şunu yapıyor deyip içerisine girdikleri silik yarışı rezilce bir hal aldı!

***

Beyler.. Bayanlar.. Gün sizin silik yarışınızın günü değil, gün elbirliği, güç birliği, milli bir dayanışma zamanı?.. Vazgeçin; hizipleşmeden medet ummayı?

***

GÜNÜN SÖZÜ

Virüse karşı en büyük koz ona yakalanıp, enselenmemek!