MEHMETHAN NEDEN KAMULAŞTIRILDI?..
Eklenme: 1/11/2021 12:00:00 AM

Sorunun, soruyu ikmale getiren sorunun muhtevasına dair, üç yazım oldu!.. Ki bu da, dördüncü olacak.. İlk üç yazımda, bir sorgulama yapmıştım! Dahası, esnafın serzenişine müdahil olduk.. Köprü misali!...

***

Özellikle, iki yıl önce çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün tavsiyesi üzerine kamulaştırılan Mehmet Han Pasajı esnafının, bu karda-kışta tahliye kararıyla, karşılaşmaları! Elektrik ve sularının kesilmesi.. Yani, Binanın ivedi şekilde, boşaltılmasıyla yüz yüze gelen esnafın, muhatap bulamayışı!

***

Ve şöyle seslenmiştim!.. Bu kentin seçilmiş ve atanmışları nerde?.. Siz muhatap olmayacaksınız da, kim bu esnaflarla, 80 işyeriyle, yüzlerce insanın çalıştığı pasajın hal-i durumuyla, ilgilenecek diye?.. Sivil Toplum örgütlerini de, dahil etmiştim?..

***

Tabi, iki yazıda bunu, aktarırken!.? Bir de not düşmüştüm; bu bina neden kamulaştırıldı, gerekçesi nedir diye! Okkalı sorular zinciri!! Neyse, az sonra detaylandıracağım! Ama önce sıcak gelişmelere odaklanalım! Muhatap yok, çağrısının, cevap bulması!..

***

Nihayet, hafta içerisinde Pasajı esnafı, ilin mülki amiriyle bir araya geldi.. Yani; muhatap buldu! Ancak alınan cevap; bugünkü koşullarda yasal açıdan, yapılabilecek herhangi bir işlem yok?..

***

İlla ki tahliye edilecek; pasaj!.. Yıkım gerçekleşecek mi; onu göreceğiz(!) Boşaltılması için, komisyon kurulması kararı alındı.. Ticaret Odası ve Esnaflar Odasının işbirliğiyle Ancak, tahliye desteğini valilik sağlayacak!

***

Şimdi gel gelelim; sorumuza Ne diyor, pasaj esnafı?.. Kamunun ihtiyacı olmamasına rağmen, kamulaştırıldı?.. Bu sokakta kamulaştırılan tek bina, burası.. Bina hiç bir projeye; engel teşkil etmiyor. Peki neden; kamulaştırıldı?..

***

Şimdi yüksek sesle buradan sormak istiyorum? Kim yanıtlar bilmem!! Ki, yanıtlayabileceklerini de sanmıyorum?.. Yine ketum kesilirler?

***

Evet, Sur ilçesindeki Mehmet Han Pasajı, neden ve hangi gerekçeyle neye dair, 2017 tarihinde kamulaştırma kararı alınarak, satın alındı?

***

Aciliyet gerekçesi neydi, hangi projeye dair, yangından mal kaçırırcasına tez elden satın alınma işlemleri ve gereği duyuldu?

***

Yüzlerce kamulaştırma bedeli sıra beklerken, jet hızıyla bu kamulaştırma yapılıp, tapu devri gerçekleştirilerek bina hazinenin malı edildi?.. Ve ödenen para miktarı nedir?

***

Yıkım kararı alınan, binanın yerine yapılması düşünülen nedir?.. Yeni bir yapımı inşa edilecek, yeşil alan mı yapılacak, yoksa otoparka mı dönüştürülecek?

***

Ve en hassas soru! Burası, kamu yönetiminde mi olacak? Resmiyet mi işletecek.. Yoksa, denildiği gibi rant odaklı birilerine, çevresel peşkeşe mi organize edilecek?..

***

Dahası, her önüne gelen kişinin, ben binamı, pasajımı, işyerimi, evimi kamulaştırmak istiyorum talebi böyle jet hızıyla kabul ediliyor mu?..

***

Velhasıl! Özetle ve şimdilik diyerek, Mehmet Han Pasajına dair, sorularım bu minvalde?.. Cevap bekliyorum.. çünkü; fena ve hiç de hoş olmayan, kokular alıyorum!...

***

SAADET CUMHURA MI DAHİL OLUYOR?..

Saadet her ziyaret böyle okunmamalı dese de!.. Ziyaret edilen kişinin Oğuzhan Asiltürk olması.. Ziyaret edenin de, Erdoğanın bizat-ihi şahsı.. Ve bu ziyaretin de, Asiltürkün evinde gerçekleşmesi; çok şey söyletiyor.. Saadet Cumhura mı dahil oluyor mu beklentisini öne çıkarıyor?

***

Farklı bir tartışma başlığı açmak istemiyorum.. Bazı Saadetçi dostlar alınabilir.. Hatta, Genel Başkanları Temel Karamollaoğlu da; biz neciyiz diyerek gönül koyabilir?.. Olsun

***

Asiltürk.. Ki Erdoğanın da, Milli Görüş kulvarında abi ve büyüğümüz demesiyle, gerçek sıfatını, aktarmış olduğunu önce bilelim çünkü, O Saadetin, bir numarası?

***

Şöyle ki.. Merhum Erbakanın kurduğu Yüksek İstişare Kurulu başkanı.. Ki bu kurul, Erbakanın vefatına kadar diriydi? Hoca sonrası, bayrağı Asiltürk aldı.. Yetkisi de geniş..

***

Parti politikalarını belirlemede, yönetim kadrosunu oluşturmada, daha da ileriye gidersek, Genel Başkanı belirleme, seçme ve görevden alma, uzaklaştırma gibi sınırsız yetkiye sahip!

***

Demem o ki! Saadeti bilen.. Milli Görüşü tanıyan Bilir ki, bu yolda yürüyen her kim ise; geleneklere bağlıdır. Dava adamlarını sahiplenme ve biat edicilik; saygı ve sevgi noktasındaki duruş yüksektir!

***

Her kim olursa olsun! O makamda oturanın sözü, hep dinlenilir.. Dinlememe gibi bir itiraz da pek olmaz!

***

Bilindiği gibi, Saadetin 2018deki seçimlerde kurduğu ittifak parti tabanından yüksek tepki aldı.. Ki hal-i hazırda hala da o tepki, dozajı yüksek.. Özellikle, millet ittifakı içerisindeki sinir bozucu hal, parti adına yeni bir yol zorunluluğu oluşturdu

***

İşte bu yol, yüksek derece Cumhuru gösteriyor!.. Tabi bir diğer önemli nokta ise; Abdullah Gül dahil, AK Partiden çıkan yeni partilerin de, bu rotaya alınması adına, Asiltürk ekseninde, mekik dokuma ihtimali de uzak değil Bir hesap ve plan gözüküyor!..

***

NEDEN SADECE 8 ADAY?..

çok konuşulan, Boğaziçi Üniversitesiyle alakalı; ilginç bir durum var.. O da; Rektör aday sayısı!.. Şöyle ki, 8 öğretim üyesi Rektörlük için başvurmuş.. Bunlardan sadece 3ü Boğaziçinde bilfiil, görevli.. Diğer 5 aday ise dışarıdan!

***

YÖK verilerine bakıyorum!.. Son, rektör atamalarında, ki en düşüğü Dicle Üniversitesi.. Başvuran Rektör adayı sayısı 20nin üzerinde.. Kimi yerde, 60-70e varan başvuru söz konusu! Az başvurunun sırrına gelince; dışlanma korkusuymuş Boğaziçi üniversitesinde?

***

Demek ki! İşin temelindeki sinsilik ideolojik ve politik!.. CHPnin, arka bahçesine meyil olma hali!.. Yoksa, Rektör atamasından daha çok, atanan kişi üzerinde kızıl kıyamet kopmazdı? Kayyım denilmezdi?..

***

YÖK Başkanı Yekta Saraç ne diyor?.. Ülkemizde maalesef üniversite rektörü atanması, meselenin hem başlangıcı hem de sonucu olarak görülmektedir.. Asıl önemli olan, atama süreci sonrasındaki performans önemlidir

***

Yani ehil mi ve liyakatli mi; o zaman ortaya çıkar!..

***

Neyse, aranması gereken kriterin şu olması gerekmez mi?.. Sadece, Prof. olması yeter mi? Değil..

Akademik birikim.. Liyakat.. Yönetim tecrübesi.. Mali donanım.. Uluslararası tanılırlık Bunlar bir kriter

***

Ya, Şehir, üniversite ve halk şiarına vakıf olma bilinci! Peki, yerel, milli ve inanç nokta-i nazarındaki, ölçülere sahip olması gerekmez mi?.

***

Sonuç itibariyle.. yönetim de.. Akademik faaliyette.. Atanan da, görevlendirilen de, liyakat ve ehliyet ölçüsüyle, bütünleşirse.. Dahası, üniversitelere her yönüyle hak ettikleri önemi verirsek, bugünkü sorunlarımızın birçoğu kendiliğinden çözülmüş olmaz mı?.. Sizce

BULU HOCANIN YAPMASI GEREKENLER..

Bugün haftanın ilk günü ve mesai başladı.. Yani; yasak yok!.. Sevdim ben bu adamı dediğim; Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Melih Bulu Hocaya tesviyelerim var

***

Hani gönül alma, minvalinde! Kampüse adım attığında; halay çeken öğrenciler varsa, aralarına dal.. Halay başı ol.. Yuh, yuh diyenlere, gönül değil, beğeni koy.. Gördüğün her öğrenciye; Merhaba de.. Sonrası; nasılsın!..

***

Sırtını dönen, gördüğünde, yerinden kalkan hocalar varsa?.. Ne haber hocalar, diye sor.. Elini uzat Gidene, hele gel bir çay içelim.. Hava güzel de.. Arada bir de, espriler patlat.. Soğuk değil, sıcak gülümsemeye önem ver..

***

Sen bunları yap! Onlar bilmezse de; halik bilir! Sevdim seni be, Bulu hoca!.

***

GÜNÜN SÖZÜ

- İnsanları tanışırken değil, tartışırken tanırsın. çünkü öfke, sallanan kişiliği ortaya çıkarır.