OKUR SORMUŞ!
Eklenme: 2/21/2018 12:00:00 AM

Önceki yazılarıma..

Ki dünkü yazım da kast edilerek

Sormuş..

Sağlık diyorsunuz

Sağlıksız işliyor diyorsunuz

Sesimiz, kulağımız, gözümüz oluyorsunuz

Allah razı olsun

Amma velakin birileri; kış uykusunda!?

Olup biteni görmüyor

Şu ülkeyi yönetenler

İdareciler

Bakan

Ve Milletvekillerimiz

Şunu idrak etmiyorlar mı?

Koca bir sağlık camiası bu kadar mı zafiyet içerisinde yönetilir?

İçinde

Profesör var..

Doçent var..

Yardımcı Doçent var..

Uzman var..

Operatör var

Var da var..

Hal böyle iken; bir pratisyen doktor idareci ve sicil amiri olarak nasıl idareci olabilir?

Nasıl yönetebilir?

Nasıl, emir ve nüfuz edici olabilir ki?

Mümkün mü?

***

Sormak istiyorum

Siz böyle bir konumda olursanız

Yani; akademik unvan almış biri olarak

Böylesi bir idari yapıda

Siz kendinizi nasıl hissedersiniz?

Psikolojiniz ne olur?

Ne diyeyim, sevgili okur?

Elbette ki

Travmatik bir hal oluşur..

Dengem bozulur..

Vay be derim..

Nitekim durum da böyle..

İşte, hal-i vaziyet bu minvalde değil mi?

***

Baksanıza; işin politize olmuş haline

Liyakat..

Ehil olunmayınca

İş neye döner?

Adamcılığa

Akrabacılığa

Eş, dost, enişte, amcayla oluşan aile şirketine!!

Hele ki; İdeolojik! kamplaşma

Ya bir de hemşericilik

Velhasıl kelam...

Ne diyelim?

çark tersine döndükçe; vaziyet hep sağlıksız olur?

Boşuna söylenmiş bir söz değil.

Ayaklar baş, başlar ayak oldu diye!

İşte sağlık böyle bir girdapta!

***

DİYALİZ MERKEZLERİ!

İlçelerdeki diyaliz merkezleri!

Hani

çermik

Peş peşe; açıldı deniliyor

Sosyal medyada; hizmete girdi deniliyor

Sahi

Bunlar yeni mi; açılıyor?

Yoksa daha önce hizmete vardı da biz mi bilmiyorduk?

Yeniyse bravo

Emeğe geçene Allah razı olsun

Büyük bir kazanım

Ama değilse

Var da yeni gösteriliyorsa; kim kimi kandırıyor?

Biliyorum

Diyeceksiniz ki;

Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi..

Ağız ve Diş Hastalıkları Hastanesi..

Kadın Doğum ve çocuk Hastanesi..

Bugüne kadar; kaç kez resmi açılış gördü

Bir mi, üç mü; size göre kaç!

***

Neyse!

Hizmet hizmettir..

Yeter ki; verimli olsun..

İşleyişi sağlansın..

Gerisi önemli değil; velev ki para çıkarsın!

***

KİMYASAL HADIM!

Adanada yaşanan içler acısı tecavüz vakasından sonra kimyasal hadım yeniden gündemde.

Kimyasal hadım nedir?

Nasıl uygulanır?

Hüküm açısından, nasıl bir etkisi ve caydırıcılığı olabilir?

Bakalım...

Öncelikle; kimyasal hadimde şunlar uygulanmıyor

Ne penis

Ne testisler kesilmiyor

Ya ne?

Hadım etme işlemi; belli aralıklarla ilaç verilerek gerçekleştiriliyor

Hap

Ya da iğne sayesinde!

Suçlunun testosteron hormonu böylece azaltılıyor

Bir süre sonra kalmıyor

Ve böylece; cinsel isteği ortadan kalkıyor..

***

Peki

Hal-i hazırda bu işlem; dünya ülkelerinde kullanılıyor mu?

Kullanılıyor..

Birleşik Krallık,

Polonya,

Moldova,

Estonya,

Amerika Birleşik Devletleri,

Arjantin,

Avustralya,

Hindistan,

İsrail,

Rusya,

Ki Güney Kore gibi ülkelerde kullanılmakta

***

Aslında, Türkiye daha önce bir adım atmıştı

Cinsel suçlara ilişkin

Hapis cezasına mahkm olanlar hakkında, cezanın infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde denetim süresi içinde bir dizi hüküm getirilmişti..

Ki bunların başında da tıbbi tedaviye tabi tutmak!?

Lakin bu işlemde; Kimyasal hadım yok.

Rehabilitasyon var

***

Bir haftadır konuşuluyor..

Dün de, parti liderlerinin gündemindeydi

Nitekim

Cumhurbaşkanı Erdoğan ifade etti

Cezai hükümde

Zina da

Taciz de aynı kapsamda değerlendirilmeli

çünkü istismar değil; hepsi bir bütünlük içerisinde alçaklıktır!

Toplumu çürüten; birer dinamittir!

Adalet Bakanı Gülde ifade etti

Hükümet sözcüsü Bozdağ cezalar artırılacak dedi.

Komisyon kuruldu

Muhalefette

Ki Bahçeli de..

Kılıçdaroğlu da

Aynı minvalde bir duruş ve söylem geliştirdi

***

Peki

Kimyasal hadım çözüm mü?

Caydırır mı?

Suçun mağduriyetini ortadan kaldırır mı?

Doğru

Muammalık söz konusu

Şöyle ki

Hukukçular pek netice vereceğini düşünmüyorlar

***

Türkiye Kadın Federasyonları Derneği Başkanı Canan Güllü

çözüm getirici değil

Bu alanda; ihtisas mahkemeleri kurulmalı

İyi hal indirimi kaldırılmalı

Özellikle; ensest davalarında; mağdur ve fail aynı çatıda olmamalı!

***

Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu!

Tek başına bir çözüm değil

çünkü dürtüleri yok etmiyor

Kimyasal hadım; yalnızca penetrasyonu durdurabiliyor.

Başka formül olmalı?

**

Feminist Avukat Diren Cevahir Şen..

Öncelikle; istismar gerçeğini ortadan kaldırmalıyız

Kadın da..

çocuk da..

Bürokrasi sürecinde mağdur ediliyor.

Sorun..

Erkeklerin egemenlik ve konfor alanını kullanarak istismara devam etmeleri!

Eğer ki

İstismara bulaşmış dernekler korunuyorsa

Sahip çıkılıyorsa

İyi halden söz ediliyorsa; çözüm zor!

***

Aslında

Sorunun köklü çözümü!

Eğitimden geçiyor

Ama; batıl eğitim değil

Dinine

İnancına

Değerlerine

Sevgisine

Saygısına

Aile bütünlüğüne

En önemlisi de; insan karakterine dair; bağlılık sağlayan bir eğitimle mümkün

Ama bizde yok.

Ceza var..

Kanun var..

Nizam var denilip, duyuruluyor

Amma velkin; iş icraata ve hükme gelince!

Üstünler adaleti

Üstünler hukuku

***

TV kanallarında

Dizilerde

İnternette

Enva-i iğrençliği empoze eden, yapı ve görüntüye izin vereceksin!

Gencin

çocuğun

Neslin ona ulaşmasına imkn ve zemin yaratacaksın

Beynine zehri enjekte edeceksin

İnancına

Geleneğine

Aile mahremiyetine pranga atacaksın!

Yok öyle şey

Ne demişler; kızını dövmeyen, dizini döver!

Biliyorum

Bu ifadeyle bir çok feminist saldırı moduna geçti bile

Nasıl söylersin diye?

***

Sonuç itibariyle!

Suç

Ve suçlu artıyorsa

Demek ki

Cezalarınız o suçu işlemede kifayetsiz kalmaktadır

Caydırıcı değil

Biraz olsun; işin ruhuna inilmeli ki; batakta sinek kalmasın!

çünkü

Tacizciler

Tecavüzcüler

Sapıklar

Zinacılar

İşte bu bataktan yetişen sineklerdir

Sinekleri yok ederek, bataklığı kurutamazsınız

Öncelikle, bataklığı kurutmak lazım!