Sanayi diyoruz..

Ekonomi diyoruz..

İsizlik..

İstihdam..

Yatırım deyip duruyoruz..

Ahkam kesiyoruz..

Ama ne yazık ki; altyapı ve üst yapıyı takmıyoruz..

Aha da; 2. Oto Sanayi Sitesi!..

Binlerce esnaf

Yine binlerce çalışanın istihdam edildiği bölge..

Ne yazık ki; yokluklar arenası..

Yol..

Su..

Kanalizasyon..

Ve elektrik

Tabiri caizse arap saçı misali..

Birbirine karışmış..

Ancak hiçbiri faal değil..

Saç baş-yontuyor..

Esnaf ne diyor..

Eziyet değil, hizmet istiyoruz.?!

Maalesef..

Sanayi sitesi demeye bin şahit lazım..

Yol yok

İş yok..

Her yer; toz-duman ve çamur..

Kışın çamur..

Yazın toz...

Geçit vermez bir hal..

Yollar asfalt yüzü görmemiş

Belki de; yarım asırdır..

Her iş yarım!..

Büyükşehir Belediyesi..

Yenişehir Belediyesi

Ve İl Valiliği

Vaziyete dair sükut hali nereye kadar?..

Muhammed Duranın dediği gibi..

çalmadık kapı..

Gitmedik makam..

Sormadık yer..

Sesimizi ve dilekçelerimizi iletmediğimiz kurum kalmadı.

Ama hepsi boş..

Lafta kalıyor..

Sanayi esnafı..

O şehrin ekonomideki lokomotifi..

Ama, en sahipsizi..

Biz insan gibi bir ortamda yaşamak istiyoruz..

Nerde devlet-i aliye!

Galiba; yoklar!

***

HANGİ SIFATLA...

Sahi Bay Kemal

Siz

Hangi sıfat ve yetkiyle; vaatlerde bulunuyorsunuz

Şimdi

İnce söylerse; inceden inceden anlarım..

Yetkilidir..

Cumhurbaşkanlığına adaydır..

Yani, iktidar, gayesi var..

Ha bir de..

İçinde bulunduğunuz; milli ittifaktaki parti liderleri de..

Akşener..

Karamollaoğlu..

Onlar konuşsa..

Vaatler sıralasa..

Şunu yaparız, bunu ederiz..

İyi hoş..

Azıcık, anlarız

Malum; reislik adayılar..

Ki partimizle birlikte bu yola çıktık diyorlar..

Ama siz!..

Sadece, CHPnin başındaki birisiniz..!

Olası bir yetkide; onlar icranın başında..

Ya siz..

Diyorsunuz ki..

Ortadoğu Birliği kuracağım

Ülkeye dolar yağdıracağım..

Faizi düşüreceğim..

Asgari ücreti artıracağım..

Emekliye bakacağım..

Mazotu..

Benzini..

çiftçiye bedava vereceğim..

İyi hoş, güzel de!..

Ne sıfatla..

Yoksa..

Evet yoksa, İncenin patronuyum, tribinde misin?

Sen hala..

Gel Buraya Muharrem noktasındamısın..

Geç onu..

Ne diyorlar; siyasi korkak..!

Patronluk taslayacaktıysa..

Niye; patron gibi, aha da ben reisliğe talibim derdin..

Ama demedin..

Zemin kayıyor..

Haberin olsun..

İnce, kasetli koltuğu inceden inceye, deviriyor..

Eğer ki, reislik koltuğu olmaz ise..

Bil ki, 6 ay sonra..

CHPnin koltuğu; İncenin altında olacak..

Azıcık buna kafa yor..

İşkembe-i kubrayi bırak..

Miadın doldu..

Eski çamlar bardak oldu..!

***

KA AKIL.

Bizim bölgeye ait; bir ifade..

Kürtçe bir deyim..

Olması gerekeni

Olmaması gerekenle; karıştırana denir..

Ka akıl..!

Bizim muhalefetin de; zikri ve fikri bu deyimin içinde..

Baksanıza..

Kıraathane

Kahvehane..

İkisini ayırt edemeyecek; zihne sahip!..

Biri, Osmanlı dönemine ait..

Diğeri, Cumhuriyet sonrası

Malum..

Kıraat.. okumak demektir..

Hane ise ev demektir..

Demek ki; Kıraathane demek, okuma evi demek!

Tarihi.

Azıcık ka akıl olsa, kültürümüzde ve değerlerimizde; yeri görülür..

Bilinir..

Tabi tarih sayfasını çevirebilse..

Ama yok.

Eee..

Adam zaten, Cumhuriyet sonrasını tanımıyor ki?

Ne diyor?

Türkiyenin tarihi, cumhuriyet sonrası..!

Kahvehane!

Kahve

Malum, neyin ne olduğunu gösteriyor..

Hane de ev olunca..

Kahve evi..!

Velhasılı kelam..

Birinde kitap okunur..

Eğitim ve bilgi verilir..

Ahali de, dinler..

Diğerinde ise; keyfiyet ve boş zaman geçirme..

Gelsin kahveler, çaylar..

Ha bir de; çağın sigaradan beter zehirleyen nargile keyfi..

Gel de ikisini bir et..

Ah be.. Ah.. Ka akıl!

***