Galiba; ikisi de vücut bulmuş.. Yoksa; kamuda hayatı önem arz edici, işlemler askıda kalmazdı
Cihazlar, arızalı bırakılmazdı..
İşte, Ergani Kaymakamlığı.. Aylardır jeneratör, ya da güç kaynağı devre dışı!..
Arızalı..
Ne onarılıyor.
Ne de bakıma alınarak, hizmete sokulmuyor Öylece atıl!
100 bin nüfuslu ilçe..
Kaymakamlık..
Nüfus Müdürlüğü..
Maliye
Kadastro..
İlçe Milli Eğitim müdürlüğü..
Ve daha bir çok kurumun Şube müdürlüğünün bulunduğu bir hizmet binası..
Yani, hükümet konağı..
Elektrik kesilince..
Ki, DEDAŞın maşallahı var.. Saat başı; kesinti mahrumiyeti..
İlçeye özel; uygulanan periyodik, kesintiler..
Hafta içi; 08 lia 12.00 arası iki saat!
Kesinti olunca tüm kurumlardaki elektronik işlemler istop diyor..
Ne işlem yapılabiliniyor..
Ne de gelen vatandaşın talepleri karşılanabiliniyor..
Söylenen; git, elektrik geldiğinde gel..
Bu çağda, bu hizmet aklı!
***
İyi de neden; onarılmıyor?.. Önceki gün, gazetelerde haber olarak yer aldı!..
Vatandaş mağdur diye..
Ama, aldırış eden yok..
Denilen o ki, ödenek yok..
Denilen o ki, idari zafiyet var?
Denilen o ki, Ramazan ayından beridir durum; bir çile!..
Sormak lazım..
Sahi, hükümet konağında mülki idare amiri oturmuyor mu?
Yani; kaymakam nerde?
***
Gelelim; Bismil Devlet Hastanesine!!!
İdarenin değil..
Ama hekimlerin..
Hastaların bulunduğu bölgedeki klima sistemi bozuk!..
Diyarbakır sıcağı..
Bismilin nemli havası..
Ekin dönemi
Bunaltıcı havada; serinleten sistemin devre dışı haline kim ne diyecek?
Şikayeti yapan hekim okurun dediği gibi..
Tok acın halinden anlar mı?
Doğru, anlamaz..
çünkü, idare tarafında hava serin..
Klimalar çalışıyor..
Püfür püfür..
Sistemde bir arıza yok..
Peki, hasta tarafı, poliklinik bölgesi; aman boş ver, vatandaş, gelir-gider?
Olmazsa da olur?..
***
Söz, klima, boğucu havadan açılmışken..
Zafiyet mi?
Parasızlık mı?
Yoksa keyfiyet mi diyerek, şu toplu taşıma araçlarındaki klimalara ne oldu?
çalışmıyor..
çalışan varsa da; fanla işi kıvırtıyor
Hasılı kelam!
Etkili, yetkili ve sorumlu zevata, bizden ahali adına haykırış..
Eee; idareciler...
Vaziyet; bunaltıcı..
Vaziyet mağdur edici..
Vaziyet hiç ama hiç yakışmıyor
Hele ki, işgal ettiğiniz koltuklara ayıp!!!...
***
OKUR SORUSU!
Diyor ki..
Kayyum dönemine dair yazılarınızı takip ediyorum..
Son yazınızı da okudum..
Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu? diye, olup biteni yazmışsınız..
Acaba!..
İlgili ve yetkililere.. Ki şuan ki, yönetime bir sorar mısınız!?
Kayyum
Kime.. Ya da kimlere.. Hangi siyasinin yakınına Veyahut, iş adamına! İmar rantı, sağladı..
***
Daha doğrusu 2.5 yıl içerisinde, hangi bölgede kaç bin dönüm araziyi; imara açtı?
çünkü kendisi; ben imara hiçbir yeri açmam diyordu?
Ama bugün; binlerce dönümden bahsediliyor..
Ne diyelim; ilgili ve yetkili zevata buradan duyurulur..
Biraz; imar işlerine eğilmek gerekmez im?..
Malum; büyük işler...
***
SİYASETİN YALAN çETELESİ!
Artık tutuluyor
Sağ olsun, İmamoğlu sisteme yeniden hayat verdi..
Daha önce, rafa kalkmıştı..
Özellikle, siyasi mizahın tavan yaptığı dönemde revaçta idi..
En küçük yalan; skeç olurdu..
Alkış..
Kahkaha.
Yani mizahı bir atmosferin, en şık hali yaşanırdı?
Tabi, atılan yalan, beyaz yalanlardı?..
Bugünkü, gibi değil
Var olanı inkar etmek..
Var olmayanı inkar etmek, gibi değil..
***
Neyse, yalan çetelesi artık, kaçınılmaz tutuluyor..
Ama; bu durum çatık kaşla, sinir gerilimiyle
Hasımlık vaki olduğunda, iş daha bir yakın markaç alıyor..
Baksanıza...
En küçük bir miting..
Açılış..
Tören..
Program..
Ya da ekran söyleşisi..
Mülahaza..
Yani, özellikle İstanbul seçimiyle alakalı, adayların beyanları; kelime kelime takip ediliyor..
Yalan atana hemen, bir eksi atılıyor..
Ki sosyal medya, bu minvalde çalkalanıyor..
***
Peki, şuan kim önde?
Doğrusu ne diyelim; işi yeniden revaç hale getiren!
Ekrem İmamoğlu
Öyle ya, rakipler unvan taktılar yalan makinesi diye!
Eee, onların da çetelesi var..
Ne diyorlar; hani yalancı?
***
Neyse!..
Sandık gününe ne kaldı ki?.
Diyorum ki..
Şu yalan çetelesi üzerine bir mizah geliştirilse de!
Ahali sandığa;
Stresli,
Gergin,
Kaşık çatık,
Asabi,
Öfke duygusuyla, gitmesin Güler yüzlü, huzurlu gitsin..
Şakayla..
Şakalaşarak..
Biraz yumuşarak, sandığa gidip oyunu kullansın..
Yoksa!..
Evet yoksa, seçimin akşamı kara bir mizahla yüz yüze gelebiliriz..
İşte o zamanda; kızıl-kıyamet yalanı devreye girer..
Onun için, aman ha diyorum..!
Relaks
***
SİVEREKTEKİ ALEV!!!.
Yakıcı.. Yıkıcı.. Öfke besleyici..
Arazi çatışması.. Kaybedilen 6 can
Vaziyet, akla ziyan bir seyir içeriyor..
Feodalite..
Aşiret
Ve Devlet-i Aliyenin zafiyet üretici, arazi toplulaştırması!
Üçlünün buluşması; müsebbip..
Bir barbarlık..
Bir caniliğin dışa vuruşu
Sıralanabilinecek bir çok çarpıklık var..
Ama, şimdi süknet zamanı..
***
Ne yazık ki onu bile sağlamada bir acziyet var
Önü alınmalı..
Bölgenin siyasileri..
Bölgenin kanaat önderleri..
Bölgenin STKları..
Bölgenin odaları..
Bölgenin ulema kesimi..
Ey, siz devletin nüfuz edici etkili ve yetkili zevatı!
Kazan öfke seliyle kaynıyor..
Taşmadan..
Taştırılmadan..
Yeni, yeni ölümlere, katliamlara yol açmadan; yanan ateşe su dökülmeli?
Adalet tecelli etmeli!
***
Ki iş, kime uzanırsa uzansın..
Hangi şahsiyet, vaki olursa olsun..
Zerre-i miskal vicdanlar, cüzdanlara, siyasilere, ensesi kalınlara ceket iliklemesin?..
Yoksa.. Ki, sonrasını ifade etmek istemiyorum..
çünkü, tarihte bir çok benzer vakıanın yarattığı travmatik hal var..
Bölgedeki; kan davalarının çağdışılığı da, buradan geliyor..
Adaletsizlik!..
***
GÜNÜN SORUSU
Hadi verin bakalım cevabı..
Sizce.. Sülün Osman kim?.
Alın size bir de tüyo.. Uzakta aramayın
Yakında, İstanbulda arayın..
Cevap bekliyorum!.. 23 Haziran sonrası; ödül var?