Emirdağ Lahikası
Eklenme: 27.02.2012 00:00:00

Sonra ilve etti: Bu, oradaki adliye memurlariyle zbıtanın sizin meseleye vukuf-u tmmeleri olmadığından ileri geliyor. Şimdi evrak önümdedir. Su-i tevehhüme uğramış mütalalarına birer birer cevap vereceğim dedi ve eserleri takdir ettiğini söyledi. Ben de Üstadımızın selmını söyledim, bilmukabele selm ve duanızı istediğini bildirdi.

Ondan sonra oradan ayrıldım, Diyanet Reisinin yanına girdim. Onunla da bir müddet görüştüm ve izahat verdim, cevaben: Ben Hoca Hazretlerini Drül-Hikmetten tanırım, hürmetim vardır. Kendisine selm ve hürmetlerimi iblğ ediniz. dedi. Ve bize: Lzım gelen cevabı vereceğiz, inşllah iyi olur. dediler.. ve bilumum Diyanet müntesibleri, eserleri takdir ile karşıladılar. Bu gibi yolsuz işlerin, ancak sr-ı dniye mütalasında hüsn-ü niyet taşımayarak kendi kafalarına göre mna vermelerinden ileri geldiğini anladım. Ertesi gün, Mehmed Efendi kardeşimiz, Erzurum mebusu Vehbi Paşayı görmüş. O zt dahi Ben dahiliye vekilini görüp bu hususta uzun uzadıya görüşeceğim. Üstad Hazretlerine hürmet ve selmlarımı götürünüz demiş. Bunun üzerine parti erkniyle görüşmeyi İsmail Efendiye havale ederek Ankaradan ayrıldık.

Kusurlu, ciz talebiniz

Refet

Bu şaşaalı baharın (Hşiye: Bu senenin emsalsiz bir rahmetli yağmuru ve ordunun başından şapkanın kısmen kalkması ve Kuran mekteplerinin resmen açılması ve Zülfikar, As-yı Msanın iman kurtarmak için tesirli bir surette intişar etmesi, bunun gibi çok rahmetli neticeleri vermesine delildir. Umum kardeşlerimize binler selm ve dua ediyoruz.) çiçeklerini temşa etmek için araba ile bir-iki saat geziyorum. Hiç hayatımda görmediğim bri tarzda bütün çiçekli otlar, detin fevkınde bir tarzda büyümüş, çiçekler açmış, tebessümkrane tesbihat edip, lisan-ı hal ile Sni-i Zülcelllerinin sanatını takdir edip alkışlıyorlar gibi hakkalyakn hissetiğimden; hayat-ı dünyeviyeye müştak hissiyatım ve gafil ve tahammülsüz nefsim bu halden istifade ederek, dünyadan nefret;ve hastalıklı ve sıkıntılı hayattan usanmak ve berzaha gitmeğe ve oradaki yüzde doksan dostlarını görmeğe iştiyak cihetinde karar veren kalbime; ve fnide, bki zevk arayan nefsime itiraz geldi.

Birden hissiyata da damarlara da sirayet eden man nuru o tiraza karşı gösterdi ki; mdem toprak bu kadar ceml ve rahmet ve hayat ve znetlere madd cihetinde mazhar olmasından hadsiz bir rahmetin perdesidir ve içine giren hiçbir şey başı boş kalmıyor.. elbette bütün bu zhir ve madd znetlerin ve güzelliklerin ve hüsün ve ceml ve rahmet ve hayatın mnev merkezlerinin ve bir kısım tezghlarının faal bir nevi, toprak perdesinin altında ve arkasındadır; elbette bu himayetli annemiz olan toprak altına girmek ve kucağına sığınmak ve o hakik ve daim ve mnev çiçekleri seyretmek, daha ziyade sevilir ve iştiyaka lyıktır.. diye o kör hissiyatın ve dünyaperest nefsin itirazını tamamiyle izale ve defetti. Dünyaperest nefsime de dedirtti.

Said Nurs

Aziz, Msum Evldlarım!

Kurnı öğrenmek için ders almağa çalışıyorsunuz.Sizin bildiğiniz yeni harfde noksanlar olduğu için, mümkün oldukça yeni harfden okunmamak lzım gelir.

Hem, Kurnı okumanın faidesi, yalnız hfız olmak ve dünyada onunla bir makam kazanmak, bir maaş almak değil; belki herbir harfi, hiç olmazsa on hayrından t yüze, t binlere kadar cennet meyvelerini, hiret faidelerini vermesini düşünüp ve ebed hayatın rahatını ve saadetini temin etmek niyetiyle okumak lzımdır.

Evet, mekteplerde, dünya maişeti, ya rütbeleri için fenleri ders okumak, bu kısacık dünyev hayatta derecesi, faidesi bri ise, ebed hayatta Kurn ve Kurnın kuds kelimelerini ve nurlu ve man mnalarını öğrenmek binler derece daha kıymetlidir. Onlar şişe hükmünde, bunlar elmas hükmündedir.

Devam edecek