Emirdağ Lahikası
Eklenme: 9.03.2012 00:00:00

Evet, mesel bir nokta beyaz kğıtta iki-üç nokta konulsa karıştığı ve bir adam, muhtelif çok vazifeleri beraber yapmasıyla şaşıracağı ve bir küçük zhayata, çok yükler yüklenmesiyle altında ezildiği ve bir lisan ve bir kulak aynı anda müteaddid kelimelerin beraber çıkması ve girmesi intizamını bozup karışacağı halde, aynelyakn gördüm ki: Hüvenin anahtarı ile ve pusulasıyla fikren seyahat ettiğim hava unsurunda her bir parçası, hatt her bir zerresi içine muhtelif binler noktalar, harfler, kelimeler konulduğu veya konulabileceği halde, karışmadığını ve intizamını bozmadığını

Hem ayrı ayrı pek çok vazifeler yaptığı halde, hiç şaşırmadan yapıldığını ve o parçaya ve zerreye, pek çok ağır yükler yüklendiği halde, hiç zaaf göstermeyerek, geri kalmıyarak intizam ile taşıdığını..

Hem binler ayrı ayrı kelime, ayrı ayrı tarzda, mnda o küçücük kulak ve lisanlara keml-i intizamla gelip, çıkıp, hiç karışmayarak, bozulmayarak o küçücük kulaklara girip, o gayet incecik lisanlardan çıktığı ve o her zerre ve her parçacık, bu acb vazifeleri görmekle beraber keml-i serbestiyet ile cezbedarne hal dili ile ve mezkr hakikatin şehadeti ve lisaniyle fırtınaların ve şimşek ve berk ve gök gürültüsü gibi havayı çarpıştırıcı dalgalar içerisinde, intizamını ve vazifelerini hiç bozmuyor ve şaşırmıyor. Ve bir iş diğer bir işe mani olmuyor. Ben aynelyakn müşahede ettim.

Demek, ya her bir zerre ve her bir parça havada nihayetsiz bir hikmet ve nihayetsiz bir ilmi, iradesi ve nihayetsiz bir kuvveti, kudreti ve bütün zerrata hakim-i mutlak bir hassaları bulunmak lzımdır ki, bu işlere medar olabilsin. Bu ise, zerreler adedince muhal ve batıldır. Hiçbir şeytan dahi bunu hatıra getiremez. Öyle ise bu sahife-i havanın hakkalyakn, aynelyakin, ilmelyakn derecesinde bedhatle Zt-ı Zül-cellin hadsiz gayr-ı mütenahi ilmi ve hikmetle çalıştırdığı kalem-i kudret ve kaderin mütebeddil sahifesi ve bir levh-i mahfzun lem-i tegayyürde ve mütebeddil şuunatında bir levh-i mahv, isbat namında yazar-bozar tahtası hükmündedir.

İşte hava unsurunun yalnız nakl-i asvat vazifesinde mezkr cilve-i Vahdaniyeti ve mezkr acaibi gösterdiği ve dalletin hadsiz muhliyetini izhar ettiği gibi; unsur-u havanin, sair ehemmiyetli vazifelerinden biri de elektrik, czibe, dfia, ziya gibi sair letaifin naklinde şaşırmadan muntazaman, asvat naklindeki vazifeyi gördüğü aynı zamanda bu vazifeleri dahi gördüğü; aynı zamanında bütün nebatat ve hayvanata teneffüs ve telkih gibi hayata lüzumu bulunan levazımatı keml-i intizam ile yetiştiriyor. Emir ve irade-i İlhiyenin bir arşı olduğunu kati bir surette isbat ediyor ve serseri tesadüf ve kör kuvvet ve sağır tabiat ve karışık, hedefsiz esbab ve ciz, cmid, cahil maddeler bu sahife-i havaiyenin kitabetine ve vazifelerine karışması hiçbir cihetle ihtiml ve imknı bulunmadığı aynelyakn derecesinde isbat ettiğini kati kanaat getirdim. Ve her bir zerre ve her bir parça lisan-ı hal ile dediklerini bildim ve bu Hüve anahtarı ile havanın madd cihetindeki bu acaibi gördüğüm gibi, hava unsuru da bir H olarak lem-i misl ve lem-i mnya bir anahtar oldu.

Mütebakisi şimdilik yazdırılmadı. Umuma binler selm.

Kardeşiniz

Said Nurs

Kardeşlerim!

Merak etmeyiniz ve Nurun fevkalde perde altındaki fütuhatına kanaat ediniz. Şimdiye kadar hiçbir eserin böyle ağır şerait altında bu derecede tesirli intişarını tarih göstermiyor.

Hem tam serbestiyet verilmemesinin sebebi ve hikmeti: Nurların fevkalde kuvvetinden korkuyorlar. Belki sarsıntı verecek diye, tam takdir ve kabul etmek ile beraber, şimdilik resmen intişarından telş ettiklerini Diyanet Reisi büyük reisle görüşmesinden haber alınmış.

Devam edecek