İşte biz de, bilirkişi ismini alıp bu su-i kasd vesikasını imza edenlere soruyoruz:

Bu millet, hş, dinsiz midir? Bu millet yüz yıllar boyunca dinden ve mandan hş mahrum bir vaziyette en sefih millet midir? Bu millet ve bu milletin parlak tarihini altınla yaldızlayan bir ecdad, bütün hayatlarında dünyaya sefahet ve dallet dağıtan küfür yolu üzerinde mi yürümüşler? İstanbulu feth ile dünya hayatında yeni bir devir açan, şarka-garba Kurnın bayraktarlığı vazifesiyle nur-u hidayet, ilim ve fazilet saçan, Avrupaya hakik medeniyeti ders veren ve İslm medeniyetin ziyasiyle beşeriyeti aydınlatan ve koskoca bir tarih, onların kahramanlığıyla dolu olan Yıldırımlar, Fatihler, Selimler ve Süleymanlar ve onların mensup olduğu bir millet, yazdığının tamamen aksine olarak; mneviyatı sönmüş, dinden haberi yok, İslmiyeti neşreden başka millet, o kumandanlar başka bir milletin tarihinde, tarih yalan söylüyor. Türkler, İslmiyetin kahramanı olarak Kurnın bayraktarlığını bütün milletler üstünde bir şeref tacı olarak taşıdıkları yalandır, öyle mi?

Veyahut bu millet, hakikat-ı İslmiyeden aldğı bir ders ile kadınlarını ve kızlarını db-ı Kurniye znetiyle znetlendirip kadınlığın haysiyet ve şerefini muhafaza ederek onların di ve kıymetsiz olmalarına mni olduğu, yalan! Uzun asırlarda İslm-Türk kahramanları namiyle maruf olmuş ve ahlk ve namusun, haysiyet ve şerefin kemaline yetişmiş bildiğimiz ve iftihar ettiğimiz ecdadımız, annelerimiz, bizim iftiharımızın aksine olarak emr-i Kurna ittiba etmemişler, güzelliğin hakikatını terbiye-i İslmiye dairesinde dab-ı Kurniye znetiyle zinetlenmek değil, vücutlarını çıplak olarak teşhir etmekle bilmişler, öyle mi?

Ey ehl-i insaf ve ey tarihiyle, mukkadesatiyle kahraman ve mübarek ecdadiyle iftihar eden nesl-i hzır! Geliniz, görünüz. Tarihinizi ve İslmiyetinizi tahkir eden bir su-i kasd vesikasını yazan ve imza edenlere hayatımızın hayatı, ruhunuzun ruhu bildiğiniz İslmiyetiniz namına ve kinatı ondört asır ışıklandıran ve kuds ve İlh düsturlariyle bin seneden beri milyonlar ecdadınızı nurlandıran ve ebed saadete sevk eden Kurnınız namına ve o düstr-u Kurna ittiba eden yüzer milyon ecdadınız namına ahlk-ı hasene ve namus muhafazası yolunda İslm terbiyenin ziyasiyle nurlanan ve terbiye alan ve kadınlığın hakik mnasını ve hakik güzelliğini yaşayışlarıyla ve giyinileriyle ve hayatlarıyla gösteren annelerinizin ve ninelerinizin ve hemşirelerinizin namına o müfterilere, o tezyif ve tahkir savuranlara teessüfünüzü, tekdirinizi ve reddinizi bildiriniz.

İşte o müfteriler, yaşı sekseni bulmuş, zehirlerden şiddetli hasta, din hizmetinden dolayı ömrü hapishanelerde çürütülmüş bir İslm kahramanınız; şimdi bütün münevverlerin ve çok ediplerin ve terbiyecilerin vatan ve milletperverlerin şikyet ettikleri ahlksızlığın ve fuhuş tehlikesinden muhafaza için gençlere iyi ahlk, yüksek namus, man ve fazilet dersi veren, vatana-millete bir uzv-u nfi hline gelmelerini temin eden, adalet ve syiş lehinde en birinci kuvvet olarak memleket ve milletin saadetine hizet eden Gençlik Rehberi adlı eserinin müsaderesine ve müellif-i muhtereminin mahkmiyetine sebep olmak için diyorlar:

Devam Edecek